26/12/2025
İtikâf, Serir sütunu, Mescid-i Nebevi içerisinde, Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) hatırasını taşıyan ve günümüzde üzerlerinde isimleri yazılı olan özel sütunlardır. Bu iki sütun aslında birbirine çok yakındır ve aynı bölgedeki manevi iklimin birer parçasıdır.
İşte bu sütunlar hakkında bilmen gereken detaylar:
Serir Sütunu (Ustuvânetü’s-Serîr)
"Serir" kelimesi Arapça’da sedir, taht veya üzerinde istirahat edilen yer anlamına gelir.
Önemi: Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Mescid-i Nebevi’de itikâfa girdiği günlerde, istirahat etmesi için bu sütunun yanına hurma yapraklarından ve liflerinden yapılmış bir yatak (serir) konulurdu.
Konumu: Bu sütun, itikâf hücresinin hemen yanında, Tevbe (Ebû Lübâbe) Sütunu’nun doğusunda yer alır. Efendimiz’in mescitteki özel istirahat alanı olarak bilinir.
İtikâf Sütunu (Ustuvânetü’l-İ'tikâf)
Bu sütun, Serir Sütunu ile iç içe geçmiş bir anlama sahiptir ve bazen aynı bölgeyi tanımlamak için kullanılır.
Önemi: Peygamberimiz (s.a.v.), özellikle Ramazan ayının son on gününde itikâfa çekildiğinde, çadırı veya özel alanı bu sütunun bulunduğu bölgeye kurulurdu.
Maneviyatı: Burası, Allah Resulü'nün dünyevi işlerden tamamen uzaklaşıp Rabbine yöneldiği, vahiyle ve ibadetle baş başa kaldığı en mahrem noktalardan biridir.
Bu Sütunların Genel Özellikleri
Yerleri: Bu sütunlar bugün "Ravza-i Mutahhara" (Cennet Bahçesi) olarak bilinen alanın sınırları içerisinde veya hemen bitişiğinde yer almaktadır.
Belirleyicilik: Osmanlı döneminde ve sonrasındaki restorasyonlarda, bu sütunların hangileri olduğunun karıştırılmaması için üzerlerine beyaz mermer üzerine yeşil ve altın sarısı yazılarla isimleri yazılmıştır.