Gazete Değişim

Gazete Değişim Çanakkale'nin Haber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Kerem İriç
[email protected]

23/09/2025

POLEMİKLERİ BIRAKIN, GELİN KARDEŞİM İŞ YAPALIM İSTİYORUZ!

“Çanakkale’nin faydasına ne varsa baş göz üstüne diyoruz. Hangi STK, hangi belediye, hangi kurum kamu adına ne derdi varsa omuz vermeye hazırız.

Bazıları anlamadı iftara attılar, dedikodu yaptılar, yapsınlar! Polemikleri bırakın gelin kardeşim iş yapalım istiyoruz…”

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent TURAN

25 Eylül 2022

Kerem İriç yazdı; "Bülent Turan Karşıtlığı ve İftira Siyaseti Hüsrana Uğradı" https://www.gazetedegisim.com/yazar/kerem-...
20/09/2025

Kerem İriç yazdı; "Bülent Turan Karşıtlığı ve İftira Siyaseti Hüsrana Uğradı"
https://www.gazetedegisim.com/yazar/kerem-iric/bulent-turan-karsitligi-ve-iftira-siyaseti-husrana-ugradi-936-kose-yazisi

Bülent Turan Karşıtlığı ve İftira Siyaseti Hüsrana Uğradı

Siyaset, bazen büyük ideallerin peşinden koşulan bir maraton, bazen de küçük hesapların, kişisel hırsların kapana kısıldığı dar bir koridora dönüşebiliyor. AK Parti Çanakkale teşkilatında yaşananlar, maalesef ikinci durumun acı bir örneği olarak tarihe geçti. Bir yılını dahi dolduramadan görevinden istifa ettirilen İl Başkanı Ömer Faruk Göktürk’ün hikâyesi, bu durumu gözler önüne seren önemli bir ders niteliği taşıyor.

AK Parti Çanakkale İl Başkanı Ömer Faruk Göktürk, genel merkezin talimatıyla daha bir yılını doldurmadan görevinden istifa ettirildi. “Olmadı, yapamadın, toparlayamadın…” dediler. Oysa Göktürk’ün elinde büyük bir fırsat vardı. 65 yaşın verdiği olgunluk, daha önce il yönetiminde bulunmuş olmanın sağladığı tecrübe, siyasette denge unsuru olma imkânı… Ama olmadı. Çünkü nefse, hırsa, kinin cazibesine yenildi. Geride kalmışların dolduruşuna geldi ve onların kullanışlı aparatı haline dönüştü. Elindeki il başkanlığı koltuğu, kendisini kullananların elinde bir silaha; kendisini ise adeta bir kiralık katile çevirdi.

Oysa il başkanı ile milletvekili sırt sırta verip “Çanakkale için ne yapabiliriz” diye plan yapmalıydı. Ama onlar sırt sırta verip planlarını Bülent Turan’a karşı kurdular. Varsa yoksa Turan dediler. Hiçbir şey yapmadan her şey olmak isteyenlerin çağında, yolun önde olana saldırmaktan geçtiğini sandılar. Eleştiriyle husumeti birbirine karıştırdılar. Halbuki husumet siyaset değildir. Husumetin götürdüğü yer uçurumdur ve nihayetinde öyle oldu. Daha bir yılını doldurmadan görevden alındılar.

Ama onlara o kini aşılayan “abilerine” bir şey oldu mu? Hayır. O şimdi yeni piyonlarını sahaya sürmekle meşgul. Sosyal medyadan pozlar kesiyorlar, afilli afilli laflar ediyorlar. Ama o afillilik bir tek kendi partililerine yetiyor. CHP’li belediyelere, il genel meclisinde çevrilen fırıldaklıklara, yanlışın bini bir para olduğu uygulamalara karşı ağızlarını açtılar mı? Hayır. Ne milletvekili ne de il başkanı. Varsa yoksa kendi partililerine hakaretler, küfürler, arkadan konuşmalar… Halbuki başkalarını karalamak, bizi daha beyaz yapmaz. Bunu unuttular.

Oturup İl Özel İdaresi Genel Sekreteri dediler, kalkıp Ezine OSB dediler, GESTAŞ dediler… “Bizim olsun” dediler. Oldu mu? Hizmet kalitesi mi arttı, yeni bir şey mi üretildi? Hayır. Koca koca makamları, kişisel hırs ve ihtiraslara feda ettiler.

İşler bu noktaya gelmeden önce demiştim ki: “Partinin bu dönemde üçüncü parti olması, iki olan vekil sayısının bire düşmesi ders olmalı. Kendi iç hesaplaşmalarını bırakıp halkın beklentilerini öncelemeleri gerekiyor.” Ama göremediler. Çünkü gözlerini sebebi olmayan kin bürümüştü. Kendi kişisel ihtiraslarını, hesaplarını, farklı kılıflarla sundular. Basına verdikleri demeçlerde bile kendi partililerine laf çaktılar. Bu davranışın geri dönüşü olmaz. Hep vefadan bahsettiler ama görülmemiş bir nankörlüğün içinde oldular.

Haziran ayında yazdığım bir yazıda şunu söylemiştim: “Bülent Turan’a karşı pozisyon almayı bir hedef haline getirenler, kendi akıllarını kullanmalı, başka bir aklın aracı olmamalı. Eğer Turan gerçekten kavga ederse, bugün piyasadaki birçok kişi arşivlik olur. Kapalı kapılar ardında avuç içi kadar şakşakçıyla fısıltı gazetesi çıkarmakla, Turan’ın ‘ben buradayım’ diyerek açık yüreklilikle konuşması aynı şey değildir. Ama şunu unutmasınlar: ‘Sallayanı sallarlar’ ve bu şehir, kimin ayakta kaldığını tökezlediğinde görür. Küçük hesapların büyük mahcubiyeti olur.”

Bugün gelinen noktada bu sözlerin ispatı ortada. Turan’a karşı atılan iftiralar, kurulan kumpaslar, yapılan operasyonlar tek tek ellerinde patladı. İftirayı atanlar, kumpası kuranlar bir bir arşivlik oluyor. Sırtını “abilerine” dayayarak “Turan defteri kapanacak” diyenler, aslında kendi defterlerini kapatıyorlar. Çünkü kinle, nefretle, kumpasla bir yere varılmaz.

Turan demişti ki “Ben bu toprağın bir hakikatiyim.” Buna rağmen il başkanı, ilçe başkanları ve bazı AK Partililer “abilerinden” korktukları için Ankara’da Turan’a gidemediler. Peki gitmediler diye bir şey mi eksildi? Hayır. Hatta fazla gelen samimiyetsizlik eksildi. Şimdi ne yapacaklar? Birçoğu iki yüzlü bir tavırla utanmadan WhatsApp’tan mesajlar atacak, bir randevu alabilmek ya da fotoğraf karesine girebilmek için birbirlerini ezecekler!

“Karışıyor” dediler. Evet, karıştı, hepimiz şahidiz. Ama bakın bu konuya Turan ne demişti: “Cumhurbaşkanının yanında olan, siyasetin her kademesinde bulunmuş bu memleketin bir evladıyım. Yanlış yapan muhtara da belediye başkanına da ilçe başkanına da vekile de, valiye de karışırım arkadaş. O yüzden buralardayız biz.”

Bugün yaşanan tablo gösteriyor ki kin, nefret ve ihtiras bir siyasetçiyi de bir partiyi de yalnızca tüketir. AK Parti Çanakkale’ye bunu bizzat yaşattılar; kayıp bir yıl geçti! Şahsi hesaplar ve Turan düşmanlığı onları tüketti ve tüketmeye devam ediyor…

Ve yazıyı, Turan’ın Nisan ayında söylediği şu sözle bitireyim:
“Kurt, tuttuğu dağı, pusuya düştüğü ovayı, sırtını dayadığı kayayı asla unutmazmış.”

Kerem İriç yazdı; "Türkiye Kazandı, TÜMAD Madencilikten Stratejik Yerli ve Milli Adım"https://www.gazetedegisim.com/yaza...
15/09/2025

Kerem İriç yazdı; "Türkiye Kazandı, TÜMAD Madencilikten Stratejik Yerli ve Milli Adım"
https://www.gazetedegisim.com/yazar/kerem-iric/turkiye-kazandi-tumad-madencilikten-stratejik-yerli-ve-milli-adim-935-kose-yazisi

Türkiye Kazandı, TÜMAD Madencilikten Stratejik Yerli ve Milli Adım
Türkiye son yıllarda uluslararası arenada 1 milyar dolarlık büyük bir tahkim davasıyla karşı karşıyaydı. Kanada merkezli Alamos Gold’un Türkiye iştiraki Doğu B**a Madencilik, Kirazlı, Ağı Dağı ve Çamyurt projeleri üzerinden Türkiye aleyhine dava açmış, devletimizin yüklü bir tazminat ödeme riski ortaya çıkmıştı. Bu davanın ülkemiz için nasıl bir ekonomik yük olabileceğini tahmin etmek zor değil.

İşte şimdi bu dava kapanıyor. Nurol Holding’e bağlı TÜMAD Madencilik’in Doğu B**a Madencilik’i satın almasıyla birlikte yalnızca milyar dolarlık dava yükü ortadan kalkmadı; aynı zamanda kaynakların Türkiye’de kalması sağlandı. Devletimizin kasasından tek kuruş çıkmayacak, Çanakkale’nin sahaları yeniden ekonomiye kazandırılacak.

Lapseki Tecrübesi Güven Veriyor

Benim madencilik konusundaki bakış açım uzun süredir aynı: Doğru yöntemle, hukuka uygun, çevre değerlerini gözeten bir anlayışla bu iş yapılabilir. Bunun en somut örneğini Lapseki Şahinli’de TÜMAD gösterdi.

Neredeyse on yıldır faaliyet gösteriyorlar. Çevrecilerin söylediği gibi doğa yok olmadı, tarım bitmedi, kimse suya muhtaç kalmadı. Aksine bölge ekonomisi gelişti, binlerce gencimize iş sahası açıldı, insanlar hayatlarına devam etti. Bu tablo, şirketin işini hakkıyla yaptığının açık kanıtıdır.

İşte bu nedenle Kirazlı, Ağı Dağı ve Çamyurt sahalarının yine TÜMAD tarafından devralınması güven verici bir gelişmedir. Başka bir firma olsaydı elbette soru işaretleri doğabilirdi. Ancak geçmiş tecrübeye bakarak, bu yatırımı sahiplenmemiz gerektiğini düşünüyorum.

Kaynaklar Türkiye’de Kalacak​

Türkiye yılda 30 milyar dolara yakın altın ithal ediyor. Bu ithalat, cari açığımız üzerinde büyük bir yük. Yabancı şirketler Türkiye’de maden işletince, buradan elde edilen kazanç da yurtdışına çıkıyor. Alamos Gold da aynı şekilde, elde edeceği kârı Kanada’ya aktaracaktı.

Ama şimdi tablo değişti. TÜMAD’ın devralmasıyla birlikte kaynaklar Türkiye’de kalacak, devletimizin kasasına girecek. Binlerce kişiye iş, ekmek kapısı açılacak. Bölgedeki esnaf ve işletmeler ciddi kazanç sağlayacak.

Üstelik bu gelişme yalnızca ekonomik değil, stratejik açıdan da büyük önem taşıyor. Çünkü 1 milyar dolarlık dava Türkiye için ciddi bir riskti. TÜMAD elini taşın altına koyarak bu riski ortadan kaldırdı.

Nurol Holding’den Yerli ve Milli Duruş

Bu noktada Nurol Holding’in kararlılığını ayrıca vurgulamak gerekiyor. Çünkü bu adımı yalnızca bir yatırım olarak görürsek eksik olur. Ekonomik darboğazın yaşandığı, jeopolitik gerilimlerin arttığı bir dönemde Nurol Holding, kaynaklarını bu projeye için seferber etti.

Bu, yalnızca ticari bir karar değil; aynı zamanda millete ve devlete sahip çıkma anlayışının bir yansımasıdır. Türkiye’nin 1 milyar dolar tazminat ödemesinin önüne geçmek, kaynakları yeniden ekonomiye kazandırmak ve yerli bir firmayla sahaları işletmeye açmak, milli bir görev bilinciyle yapılmış bir iştir.

Çanakkale’nin Sahip Çıkması Gerekiyor

Bugün Çanakkale’nin önünde tarihi bir fırsat var. Bu yatırım, sadece bir maden yatırımı değil; gençlere iş imkânı, ticarete canlılık, Türkiye’ye ekonomik bağımsızlık sağlayacak bir adımdır.

Geçtiğimiz on yılda Lapseki’de gördüğümüz tabloyu dikkate alarak, bu şirkete, bu yatırıma ve bu projeye sahip çıkmalıyız. Çanakkale için çok büyük bir fırsat kapısı açılmıştır.

Unutmayalım ki bu sadece bir şirket devralma haberi değil; Türkiye’nin kaynaklarını kendi topraklarında tutma kararıdır. Yabancı şirketlere milyarlarca dolar aktarmak yerine, bu kaynağın milletimizin faydasına kullanılmasını sağlayacak bir milli hamledir.

Bu nedenle “1 Milyar Dolarlık Dava Kapanıyor” haberi, yalnızca bir ekonomi haberi değil; Çanakkale’nin ve Türkiye’nin geleceği için tarihi bir kazanımdır.

Kerem İriç yazdı; "Bu Yazıyı Sadece Çanakkale’de ki CHP’liler Okusun, Sizi Kullanıyorlar" https://www.gazetedegisim.com/...
13/09/2025

Kerem İriç yazdı; "Bu Yazıyı Sadece Çanakkale’de ki CHP’liler Okusun, Sizi Kullanıyorlar"
https://www.gazetedegisim.com/yazar/kerem-iric/bu-yaziyi-sadece-canakkalede-ki-chpliler-okusun-sizi-kullaniyorlar-934-kose-yazisi

Bu Yazıyı Sadece Çanakkale’de ki CHP’liler Okusun, Sizi Kullanıyorlar

12 Eylül Cuma günü Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Çanakkale’de geniş kapsamlı bir ziyaret programı gerçekleştirdi. AK Parti İl Başkanlığı, Valilik, Adliye, şehit aileleri derken son olarak Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası’nda sivil toplum kuruluşlarıyla buluştu. Bakan Tunç, yatırımlardan hukuka kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu.

Benim asıl dikkatimi çeken nokta ise bu ziyaretin CHP’liler açısından ortaya çıkardığı tablo oldu. AK Partililerin bu yazıyı okumalarına gerek yok; bu yazı doğrudan CHP’lilere…

Söz Var, Eylem Yok

Çanakkale’de CHP’nin yetkilileri, milletvekilleri, il ve ilçe yöneticileri özellikle Belediye Başkanı Muharrem Erkek… Kürsülerde “İktidar CHP’li belediyelere baskı yapıyor” diyorlar. Sosyal medyada süslü cümlelerle paylaşımlar yapıyorlar. Ve ardından kendi seçmenlerinden bu paylaşımları beğenmesini, savunmasını, hatta muhataplarıyla kavga etmesini bekliyorlar.

Peki kendileri ne yapıyor? İş icraata geldiğinde ortada koca bir boşluk var. Samimilerse neden harekete geçmiyorlar?

Adalet Bakanı’nın Çanakkale programı günler öncesinden belliydi. CHP’nin milletvekilleri, il ve ilçe başkanları, Muharrem Erkek ve diğerleri bir gün öncesinden parti binasında basın açıklaması yapıp Bakan’a daha kente gelmeden kamuoyu oluşturamazlar mıydı? Sahaya inip pankartlarla Bakan’ın geçtiği güzergâhlarda tepki gösteremezler miydi? Ticaret ve Sanayi Odası’ndaki toplantı öncesinde salon önünde toplanıp basın açıklaması yapamazlar mıydı?

CHP’liler, iddia ettikleri hukuksuzluklardan İçişleri ve Adalet Bakanı’nı sorumlu tutuyor ama iş eyleme gelince hiçbir şey yapmıyorlar.

Hepsi yapılabilirdi. Ama yapılmadı!

Siyasetin Konfor Alanı

Çünkü dertleri gerçekten mücadele değil. Onlar siyasetin konfor alanında, koltuklarının rahatlığında oturmayı tercih ediyor. Vatandaşın, özellikle CHP’li seçmenin “kurşun” olmasını isterken kendileri hiçbir risk almıyor.

Çanakkale’de CHP elitlerinin seçmenden beklediği şey belli: İktidara karşı sürekli eylemde olmak, sosyal medyada kavga etmek. Peki kendileri ne yapıyor? Delegelik kavgasında, parti içi hesaplaşmalarda kendi yolunu açmaya çalışıyor.

CHP’nin eylem gücü nerede? Nerede solun başkaldırı geleneği?

Eğer gerçekten İmamoğlu dosyasının boş olduğuna inanıyorlarsa, belediyelere yapılan operasyonların haksız olduğunu düşünüyorlarsa harekete geçerlerdi. Ama hayır, yapmadılar. Çünkü dertleri ne İmamoğlu ne de iktidarın sözde baskıları…

Sessizlik ve Pazarlık

Daha da vahimi şu: Geçtiğimiz günlerde AK Parti’nin Çanakkale milletvekili bir televizyon programında açık açık “CHP’li belediye başkanları hırsızlık yaptı” dedi. Çanakkale’deki CHP milletvekilleri, il başkanı, Muharrem Erkek buna karşı tek kelime etti mi? Hayır.

Ne yaptılar biliyor musunuz? CHP Gençlik Kolları başkanının düğününde AK Partili milletvekili, belediye başkanı ve AK Partili yöneticilerle aynı masaya oturup muhabbet ettiler. Fotoğraflara dikkatli bakanlar aslında ne demek istediğimi daha iyi anlayacaktır.

Açıkçası ben bu oturmalardan rahatsız değilim. Siyasette herkes bir araya gelebilir. Fakat aynı kişiler, sahada seçmene “o AK Partiliyle oturma, selam verme çay içme” diye hesap sorarken, kendileri vur patlasın çal oynasın ortamlarında stres atıyor.

Neden mi? Çünkü başka pazarlıklar var. O sofralarda siyaset konuşulmuyor bile. “Aman boş verin” denilip geçiliyor. Ama tabandaki CHP’li, her gün sosyal medyada kavga etmeye zorlanıyor.

CHP’lilere Açık Çağrı

Sevgili CHP’li kardeşlerim, kendinizi bu isimlerin siyasi malzemesi yapmayın. Onların koltuklarını korumak, delegelik hesaplarını güçlendirmek için kavga etmeyin.

Samimiyetleri varsa önce kendileri harekete geçsin. Bedel ödemeyi göze alsınlar. Sizden istediklerini önce kendileri yapsınlar. Siz ancak o zaman arkalarından gidin.

Unutmayın, bugün onların hesabına kavga eden, yarın mahcup olacak olan sizlersiniz. Çünkü bu isimler için siyaset sizin üzerinizden pazarlık yapmaktan ibaret. Siz ise sadece onların aparatısınız.

Kerem İriç yazdı; "Çanakkale’de CHP Delege Seçimlerinde Kirli Oyunlar ve Rant Düzeni" https://www.gazetedegisim.com/yaza...
06/09/2025

Kerem İriç yazdı; "Çanakkale’de CHP Delege Seçimlerinde Kirli Oyunlar ve Rant Düzeni"
https://www.gazetedegisim.com/yazar/kerem-iric/canakkalede-chp-delege-secimlerinde-kirli-oyunlar-ve-rant-duzeni-933-kose-yazisi

Çanakkale’de CHP Delege Seçimlerinde Kirli Oyunlar ve Rant Düzeni

“Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nda oy hilesi iddialarıyla ilgili iddianameyi kabul etti. İddianamede, eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu “mağdur”, Hatay eski Belediye Başkanı Lütfü Savaş ise “müşteki” olarak yer aldı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Özgür Çelik ve 9 partili hakkında 1 ila 3 yıl hapis cezası talep edildi. Suçlamalar arasında delegelere maddi menfaat sağlama, adaylık vaatleri, belediye kadrolarında işe yerleştirme ve oyların fotoğraflanarak bildirilmesi gibi ciddi iddialar bulunuyor. İmamoğlu’nun divan başkanı olarak süreci organize ettiği öne sürülüyor. Bu gelişmelerin ardından CHP İstanbul İl Seçimleri de usulsüzlük iddialarıyla iptal edildi. 15 Eylül’de görülecek davada “mutlak butlan” kararı çıkması ve Kılıçdaroğlu’nun yeniden genel başkanlığa dönmesi bekleniyor.”

Peki, bu iddialar sadece “iktidarın CHP’yi sıkıştırmak için uydurduğu yalanlar” mı? Hayır. CHP’nin içindeki sorunlar yeni değil ve bu tür skandallar partinin kendi dinamiklerinden kaynaklanıyor. Örneğin, 2017’de Çanakkale’de yaşananlar, bugünkü tablonun adeta bir yansıması. Çanakkale merkez ilçe seçimlerinde rüşvet ve parayla oy satın alma skandalı patlak vermiş, kameralarla kaydedilen görüntülerde CHP’li Remzi Yiğit’in delegelere para dağıttığı tespit edilmişti.

Dönemin CHP İl Başkanı Önder, bu ahlaksızlıkların hem kamuoyu vicdanında hem de adalet önünde hesap vereceğini söylemiş, ancak Kılıçdaroğlu’nun bu skandala sessiz kalması ve belgeleri Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl’e yönlendirmesi dikkat çekmişti. Önder, “O da bu işlerin içinde” diyerek tepkisini dile getirmiş, fakat sonuç alınamamıştı. Yaşanan süreç Önder’in 40 yıllık partisinden istifa etmesine sebep olmuştu.”

Bu olaylar ne ilk ne de son isimler farklı yaşananlar birebir aynı. Çanakkale’de 2017 yılında yaşanan skandallar, geçtiğimiz şu iki ayda yeniden yaşandı. Çanakkale’de Muharrem Erkek ve siyasi elitlerin desteklediği “beyaz liste”, adaylık vaatleri, belediye kadrolarında işe yerleştirme ve maddi menfaat sağlama gibi yöntemlerle seçimleri domine etti.

İddia ediyorum azıcık zorlanırsa ispat da edilir bu seçimlerde de beyaz liste adaylık vaatleri verdi, belediye kadrolarında işe yerleştirme sözleri verdi maddi bazı ihtiyaçlar görüldü ve seçimleri kazandılar. Remzi Yiğit’in HTS kayıtları, Whatsap mesajları ve “özel görüşmeleri” bu gerçekleri göz önüne mutlaka serecektir. Böyle bir dönemde herhalde bu dosyalamaların yapılmadığını düşünmek fazla iyi niyetli bir tavır olur!

Kepez’e ise Remzi Yiğit’i göndermediler ve “hakkıyla bir yarış olsun” dediler ama meşru olarak kazanmayacaklarını görünce son iki günde Kepez Belediye Başkanı Birol Arslan’ı hedef alan asılsız iftiralarla seçimleri manipüle etmeye çalıştılar. Örneğin, Muharrem Erkek destekçisi önceki dönem belediye başkan aday adaylarından Emine Kardelen’in, CHP Kepez Belde yönetiminin listesini “çakma örgüt listesi” diye sosyal medyada paylaşması ve beyaz listenin “trol” hesaplarının bu paylaşımı beğeni yağmuruna tutması, skandalın boyutlarını gözler önüne serdi. İl ve ilçe başkanları bu rezalete sessiz kaldı. Sonuç eşit şartlarda yapılan Kepez delege seçimlerinde Birol Arslan’ın desteklediği sarı liste kazandı.

CHP’nin asıl düşmanı kendi içinde. Genel merkezdeki hile iddiaları, İstanbul ve diğer büyük şehirlerdeki yolsuzluk ve rüşvet söylentileri, partinin siyasi elitlerinin eseridir. CHP, 2019 ve 2024 yerel seçimlerinde tarihi bir fırsat yakalamış, İstanbul ve Ankara gibi metropollerin yönetimi kendisine teslim edilmişti. Ancak bu şehirler, bir vizyon vitrini olmak yerine, siyasi hesapların laboratuvarına dönüştü. Neredeyse on yıldır bu şehirlerde kayda değer bir icraat göremedik. Eleştirdikleri hataların 10 katını 100 katını yaptıklarına şahit olduk.

“İhale yolsuzlukları” ve “rüşvet” iddiaları ise bu sürecin adeta finali oldu. İtirafçılar, CHP’li belediyeciler hakkında çarpıcı açıklamalar yaptı ve yakında kamuoyuna sunulacak iddianame, bu iddiaları daha da netleştirecek. CHP, kendisine emanet edilen şehirlerde halkın umutlarını kursakta bıraktı. Bu tarihi fırsat, koltuk kavgalarına, hırslara ve dar siyasi hesaplara kurban edildi. CHP’nin iktidara giden yolu kendi elleriyle tıkadığı bu tablo, halkın partiye olan güvenini zedeleyen en büyük gerçek.

Çanakkale Madencilerinden İddialara Cevap, Yangın Madenciliği Kolaylaştırmaz, Tam Aksine Engeller
28/08/2025

Çanakkale Madencilerinden İddialara Cevap, Yangın Madenciliği Kolaylaştırmaz, Tam Aksine Engeller

Çanakkale'de yaşanan orman yangınlarının ardından, yangınların çıkış sebebinin madencilik faaliyetleri olduğu yönündeki iddialar, madencilik sektörünü derinden yaraladı. Çanakkale Madenciler Derneği (ÇAMAD), bu iddialara karşı sert bir açıklama yaparak, yangın bölgelerini...

ÇOMÜ’nün Yüzde 102’lik Başarısı Çanakkale’ye Yeni Fırsatlar Sunuyor
28/08/2025

ÇOMÜ’nün Yüzde 102’lik Başarısı Çanakkale’ye Yeni Fırsatlar Sunuyor

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) 2025 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) yerleştirme sonuçlarına göre yüzde 102 doluluk oranıyla rekor kırdı. Türkiye genelinde birçok üniversitede boş kontenjanlar bulunurken, ÇOMÜ'nün 7.316 kişilik kontenjanına 7.440 öğrencin...

Kerem İriç yazdı; "Kültür Yolu Festivali Çanakkale'de, Konserler, Atölyeler, Sergiler Sizleri Bekliyor" https://www.gaze...
27/08/2025

Kerem İriç yazdı; "Kültür Yolu Festivali Çanakkale'de, Konserler, Atölyeler, Sergiler Sizleri Bekliyor"
https://www.gazetedegisim.com/yazar/kerem-iric/kultur-yolu-festivali-canakkalede-konserler-atolyeler-sergiler-sizleri-bekliyor-932-kose-yazisi

Kültür Yolu Festivali Çanakkale'de, Konserler, Atölyeler, Sergiler Sizleri Bekliyor
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu yıl dördüncüsünü düzenlediği Türkiye Kültür Yolu Festivali’nin önemli duraklarından biri dördüncü kez Çanakkale oldu. 30 Ağustos - 7 Eylül tarihleri arasında tam 9 gün sürecek olan Troya Kültür Yolu Festivali, kenti sanatın ve kültürün kalbi haline getirecek. Şehrin dört bir yanında 34 farklı noktada düzenlenecek 400'den fazla etkinlikle, Çanakkale halkı ve ziyaretçiler dopdolu bir programla buluşacak.

Sanat Dolu 9 Gün

Troya Kültür Yolu Festivali, Çanakkale’nin tarihî ve kültürel mirasını sanatla buluşturarak şehre değer katıyor. Anadolu Hamidiye Tabyası Açık Hava Sahnesi’nde her akşam 21.30’da Buray, Resul Dindar, Tuğçe Kandemir, Ferhat Göçer, Haluk Levent ve Bengü gibi sanatçılar sahne alacak. İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin “Anadolu’dan Hikayeler” ve “Vivaldi Dört Mevsim” performansları ile Görkem Şen’in “Yaybahar” konseri müzikseverlere hitap edecek.

Zengin Sergi Programı

Festival, Çanakkale’yi sergi alanına dönüştürecek. “Hâlâ Yaşıyorum” sergisi Filistin mücadelesine saygı duruşunda bulunurken, Troya Müzesi’ndeki “Şehzadeler Sultanlar Oyuncak Sergisi” Osmanlı oyuncaklarını tanıtacak. “Medeniyetlerin Mirası” sergisi UNESCO mirasını, “Zamanın Katmanları” ise İstanbul’un mimari belleğini yansıtacak. “Allahaısmarladık: Çanakkale Savaşı’nda Bir Şehidin Günlüğü” sergisi, Teğmen İbrahim Naci’nin günlükleriyle tarihî bir yolculuk sunacak.

Çocuklar ve Gençler İçin Etkinlikler

Anadolu Hamidiye Tabyası’nda kurulacak “Çocuk Köyü”, çocuklara tiyatro, atölye ve oyun alanlarıyla eğlenceli anlar yaşatacak. “Külkedisi” operası, “Karagöz ve Hacivat” atölyeleri ve “Robotik Kodlama” etkinlikleri öne çıkıyor. Gençler, Esas 17 Burda AVM’de “Sen de Çal” ve “Sen de Söyle” projeleriyle yeteneklerini sergileyecek.

A’dan Z’ye Sanat Yolculuğu

Festivalde “Züleyha ve Beyhan Budak ile Sınırsız Sohbetler” söyleşisi ve Gökhan Ünver’in stand-up gösterisi Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İçdaş Kara Yusuf Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek. İzmir Devlet Tiyatrosu’nun “Kaçaklar” oyunu da tiyatroseverlerle buluşacak. “FotoMaraton” ve “FotoMaraton Çocuk” etkinlikleri fotoğraf tutkunlarını bir araya getirirken, “Erhan Şermet Söyleşisi ve FotoMaraton Ödül Töreni” Nedime Hanım Konağı’nda düzenlenecek. Apollon Smintheion, Assos, Parion ve Aleksandreia Troas ören yerlerine geziler ve Troya Ören Yeri’nde “Aeneas’ın Yolu” etkinliği yapılacak. Troya Müzesi’nde “Müzede Gastronomi Durağı” ve “Perdeler Açılıyor” etkinlikleri, “Keçe Çalıştayı” ve “Uluslararası Keçe Paneli” ise Nedime Hanım Konağı’nda düzenlenecek. “Manfred Korfmann IV. Troas Sempozyumu” Troya Müzesi’nde uzman isimlerle bilgi paylaşımı sunacak. Cam Şekillendirme, Seramik, Keçe ve Ahşap Baskı gibi atölyeler ise festival boyunca çeşitli mekanlarda katılımcılara açık olacak.

Tarihe Saygı

30 Ağustos’ta TCG Dumlupınar denizaltısı şehitleri için “Saygı Dalışı” düzenlenecek. Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı’nda ise “Uluslararası Sualtı Fotoğraf Yarışması” Çanakkale’nin tarihî zenginliklerini dünyaya tanıtacak.

Lezzet ve Kültür

Şef Ramazan Bingöl öncülüğünde, 10 “Lezzet Noktası” restoranında Çanakkale’nin yöresel tatları ve coğrafi işaretli ürünleri misafirlerle buluşacak.

Aslında Mesele Muhalif Olmak Değil

Yapılan bu festivalleri çok kıymetli buluyorum. Belli bir grubun “AK Parti sanata, sanatçıya, festivale karşı” argümanlarını tamamen ellerinden alıyor. AK Parti iktidarının sanata, sanatçıya verdiği destekleri bakanlığın sitesine girerek görebilirsiniz. Aynı şekilde son 20 yılda yapılan kültür sanat tesislerine ise kafamızı çevirdiğimiz her yönde görebiliyoruz.

Peki bunca yatırıma desteğe rağmen AK Parti neden sesi çok çıkan ama o kadar da kalabalık olmayan bazı muhalif grupların her zaman hedefinde? Aslında mesele muhalif olmak değil. Sahneyi bir politik muhalefet sesine çevirmek.Tartışılması gereken bu. Elbette bir sanatçı muhalif olabilir, en tabii hakkı. Fakat sanat ve platformunu tamamen ideolojik bir araca dönüştürdüğünde, toplumsal tepkiler de kaçınılmaz olur.

Şöhretin Kapıları Aralanıyor İşte O Vakit Gerçek Yüzleri de Ortaya Çıkıyor

Maalesef bazı sanatçılar belli bir aşamaya gelene kadar normal bir vatandaş gibi davranıyor. Ancak ne zaman ki güç ve şöhretin kapıları aralanıyor işte o vakit gerçek yüzleri de ortaya çıkıyor. Bu muhaliflerin “onlardan bize iş gelmiyor” diye şikayet ettiklerini de duyuyoruz. Her türlü hakareti et, senin oy verdiğin partiye oy vermediği için aşağıla sonra da ikiyüzlülükle, pişkinlikle “bize iş vermiyorlar” diye şikayet et. Ne yapsın AK Parti, AK Partililer, sen bize çok güzel hakaret ettin al bu da senin ödülün, aynı şekilde küfür etmeye devam et mi desin.

Festival Detaylı program için: https://kulturyolufestivali.com

Kerem İriç yazdı; "Şimdi Harekete Geçme Zamanı, ÇOMÜ'nün %102'lik Başarısı Şehre Ne Söylüyor?" https://www.gazetedegisim...
26/08/2025

Kerem İriç yazdı; "Şimdi Harekete Geçme Zamanı, ÇOMÜ'nün %102'lik Başarısı Şehre Ne Söylüyor?"
https://www.gazetedegisim.com/yazar/kerem-iric/simdi-harekete-gecme-zamani-comunun-102lik-basarisi-sehre-ne-soyluyor-931-kose-yazisi

Şimdi Harekete Geçme Zamanı, ÇOMÜ'nün %102'lik Başarısı Şehre Ne Söylüyor?

Merhaba sevgili okurlarım, bugün köşemde Çanakkale'nin gururu, Onsekiz Mart Üniversitesi'ni (ÇOMÜ) konuşalım. Yaklaşık 40 bin öğrenciye ev sahipliği yapan bu dev kurum, şehrimize kattığı değeri her geçen yıl katlıyor. Ancak ne yazık ki, son yıllarda bu değeri biraz göz ardı ediyoruz gibi geliyor bana. Belediye, ticaret odaları, sivil toplum kuruluşları ve tüm paydaşlar el ele vermeli ki, bu üniversiteyi gerçek bir kalkınma motoruna çevirelim. Üstelik, 2025 YKS yerleştirme sonuçları bu çağrıyı daha da güçlendiriyor: ÇOMÜ, %102 doluluk oranıyla rekor kırdı! Evet, yanlış okumadınız; toplam 7.316 kontenjanın üzerine çıkarak 7.440 öğrenci yerleşti. Bu, Türkiye genelinde kontenjan boşlukları yaşanırken, ÇOMÜ'nün ne kadar tercih edildiğinin somut kanıtı. Özellikle yapay zeka, yazılım mühendisliği, robotik ve çevre teknolojileri gibi geleceğin bölümleri %100 dolu – örneğin Mühendislik Fakültesi'ndeki Yazılım Mühendisliği (İngilizce) 30 kontenjanla tam dolmuş, Robotik ve Yapay Zeka önlisans programı da aynı şekilde. Bu başarı, Rektör Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu'nun vurguladığı gibi, "geleceğe yönelik stratejilerimizin doğruluğunu gösteriyor."Öğrencilerin dört yıl boyunca bu şehri benimsemesini, ailelerinin de Çanakkale’yi ikinci bir ev gibi görmesini sağlayacak yaratıcı fikirler üretmeliyiz.

Şehrimiz bu başarıyı kutlamalı, ama kutlamakla kalmamalı. ÇOMÜ'nün katkısı devasa: Ekonomiye yıllık milyonlarca lira akıtıyor, kültürel hayatı canlandırıyor, genç nüfusuyla Çanakkale'yi dinamik tutuyor. Fakat biz ne yapıyoruz? Sadece öğrencilere yönelik kafeler, pizzacılar ve hamburgercilerle yetiniyoruz. Hayır, bu yetmez! Bu gençlerin ailelerini de hedeflemeliyiz. Düşünün, her yıl binlerce aile Çanakkale'ye geliyor, kayıtlar, mezuniyetler, ziyaretler... İnşaat sektörü burada devreye girebilir: Uygun fiyatlı öğrenci evleriyle devre mülk sistemi gibi modellerle, dört yıllık eğitim süresince kiralanabilecek daireler üretebiliriz. Öğrenciler yazın şehirde olmayınca, bu üç aylık dönemde devre mülklerle turistik cazibe yaratılabilir. Kampanyalarla "kira öde, sonunda satın al" fırsatları sunsak? Bu girişimler hem inşaatçılara yeni pazarlar açar hem de ailelere güvenli yatırımlar sunar.

Turizmcilere gelince, yazın zaten dolup taşan Çanakkale'yi kışın da canlandıralım. Öğrencilerin ailelere özel tatil paketleri hazırlayalım: Hafta sonu konaklamalı Assos, Troya ve Gelibolu Şehitlik turları... Kışın bile gezilebilecek bu tarihi güzellikleri, üniversitenin rehberlik programlarıyla birleştirelim. ÇOMÜ'yle işbirliği yapıp, öğrenci ailelerine indirimli paketler sunsak mesela Turizm Fakültesi'ndeki Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümü (50 kontenjanla %100 dolu) öğrencilerini rehber olarak kullansak? Yerel lezzetler atölyeleri ekleyelim: Zeytinyağı tadımları, peynir workshop'ları... Çanakkale'nin potansiyeli burada yatıyor; boğaz manzarası, organik tarım ürünleri, deniz mahsulleri. Sunabileceğim yüzlerce deneyimleri var. Bu turizmi 12 aya yayar ve kışın boş otelleri doldurur.

Yerel esnaf için de "öğrenci indirimi kartı" sistemi getirelim: Kitapçılarda, restoranlarda, spor salonlarında özel kampanyalar. Evet bunları yapan işletmeler var fakat bunu daha geniş bir yelpazede ve cezbedici şekilde duyurarak yapmalıyız.

Ayrıca, ÇOMÜ’yü bu yıl kazanan 7.440 öğrenci için üniversite, yerel yönetimler ve Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı arasında iş birliği yapılarak, Tarihi Yarımada Şehitlik gezileri düzenlenmeli. Belirli bir takvimle her bölümden sınıflara özel turlar organize edelim. Zira bu öğrencilerin çoğu Çanakkale’ye ilk kez geliyor ve en başta görmeleri gereken yer şehitlikler. Gaziantep Şahinbey Belediyesi her yıl uçakla binlerce öğrenciyi Çanakkale’ye getirirken, biz kampüsten şehitliğe öğrencileri rahatlıkla taşıyabiliriz. Bu hem milli değerleri aşılar hem de şehrin turistik potansiyelini erken yaşatır.

Sonuçta, ÇOMÜ %102 dolulukla rekor kırarken, biz şehir olarak bu momentumu kaçırmayalım. Rektör Erenoğlu'nun dediği gibi, "somut fikirleri önemsiyoruz" önümüzdeki Oryantasyon Haftası'nı bile şehre entegre edelim, aileleri davet edelim. Eğer kalkınmak istiyorsak, üniversiteyi merkeze koyup el ele verelim. Çanakkale, bu gençlerle daha da parlayacak. Hadi, harekete geçelim!

Ankara Temasları Çanakkale'ye 70 Milyonluk Tesis Kazandırdı!https://www.gazetedegisim.com/haber-ankara-temaslari-canakka...
25/08/2025

Ankara Temasları Çanakkale'ye 70 Milyonluk Tesis Kazandırdı!
https://www.gazetedegisim.com/haber-ankara-temaslari-canakkaleye-70-milyonluk-tesis-kazandirdi-102631.html

Çanakkale siyasetinde polemikler ve çekişmeler yerine, şehre hizmet getirme hedefiyle hareket eden AK Parti Çanakkale İl Yönetimi, bir kez daha farkını ortaya koydu. Son olarak İl Başkanı Ömer Faruk Göktürk, Teşkilat Başkanı Zeyyat Volkan Bayram ve Yerel Yönetimler Başkanı Hakan Çetin, Ankara'da 3. kez Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak’ı makamında ziyaret etti. Çanakkale yatırım programında olmamasına rağmen, Bakandan özel rica ile gençlerin ve spor camiasının yüzünü güldürecek amatör futbol kulüplerine hizmet edecek Türkiye’de ki örnek projelerden biri olacak dev bir yatırım Çanakkale'ye kazandırıldı. 70 Milyonluk projenin, yıl bitmeden temelinin atılması ve inşaatına başlanması hedefleniyor

Gençlere Armağan: Bakan Bak'tan Özel Talimat
AK Parti Çanakkale İl Başkanı Ömer Faruk Göktürk ve Teşkilat Başkanı Zeyyat Volkan Bayram'ın son Ankara ziyaretinde, Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak ile yapılan görüşmeler tarihi bir karara sahne oldu. Çanakkale yatırım programında olmamasına rağmen, Bakan Bak'tan özel rica ile amatör futbol kulüplerinin kullanacağı yeni bir spor kompleksi yapılması için talimat alındı. Bu özel proje, Çanakkale'nin gençlere ve spora verdiği önemin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.

Yıl Bitmeden Kazma Vuruluyor: Türkiye'de Emsalsiz Proje
Bakan Bak'ın talimatıyla hayata geçirilecek olan spor kompleksi, Türkiye'deki özel projelerden biri olarak öne çıkıyor. Çanakkale'nin yıllardır süregelen antrenman sahası ve tesis ihtiyacına cevap verecek olan bu projenin, yıl bitmeden temelinin atılması ve inşaatına başlanması hedefleniyor. Bu hız, mevcut yönetimin hizmetleri en kısa sürede halka ulaştırma konusundaki kararlılığını kanıtlıyor.

Milyonluk Tesisin Detayları Belli Oldu
Yeni adliye binasının arkasına yapılması planlanan spor kompleksi, amatör spor kulüplerinin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarlandı. Proje, modern bir futbol sahası, kafeterya, kapalı alan ve idari binalardan oluşacak. Bu tesis, hem antrenman sahası eksikliğini giderecek hem de gençlerin daha iyi şartlarda spor yapmasına imkan tanıyacak.

AK Parti Yönetimi Hizmetle Konuşuyor
AK Parti İl Başkanı Ömer Faruk Göktürk, bu önemli gelişmeyle ilgili yaptığı açıklamada, "Türkiye Yüzyılı vizyonumuz doğrultusunda şehrimize yeni projeler kazandırmaya devam edeceğiz. Bu projedeki desteklerinden dolayı Sayın Bakanımıza ve konunun takipçisi olan Sayın Milletvekilimiz Ayhan Gider'e teşekkür ediyoruz" dedi

Address

Barbaros Mah. Prof. Ümit Serdaroğlu Caddesi No 76 D2
Çanakkale
17100

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Gazete Değişim posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Business

Send a message to Gazete Değişim:

Share