16/12/2025
Her satırıyla yaşamdan, gönülden ve gerçekten iz taşıyan bir yazar, Yeşim Başaran: Eylül Mavisi’yle kalbimize dokundu, şimdi de Kasım Sarısı’yla içimizdeki ılıklığı dile döküyor. Sade, samimi ve dönüştürücü bir dille yaşamın kırılma anlarını, gönül izlerini, yalnızlığı, çoğalmayı ve yeniden ayağa kalkmayı anlatıyor.
Bu kitap; son yirmi yılın sabrından, sessizliğinden, iç hesaplaşmalarından geçerek süzülmüş kırk bir bölümden oluşuyor. Her bir satır, yaşanmışlığın içinden geçen bir ışık çizgisi gibi…
“Yazmak, sonlara kafa tutup sonsuzluğa yelken açmak değil mi?” diye sorarken, kelimeleriyle hem kendini hem bizi iyileştirmeye çalışıyor.
Bir kadının kendiyle, hayatla, yalnızlıkla, kalabalıkla, yaşla ve hayallerle kurduğu gerçek bir bağ. Dokunduğu her okuyucuda başka bir iz bırakacak kadar içten, sade olduğu kadar derin, duru olduğu kadar güçlü…
Güz renklidir derler ama Yeşim Başaran, maviyi de sarıyı da kalbiyle boyuyor. Ve bu kitapta her duyguyu kendi renginde yaşatıyor.