17/11/2025
Ben sana bir şiir okuduğumda sen de bana bir şiir okursun. Hobaaa, al sana Potlatch. Kızılderililer arasındaki alışveriş sistemi. Dünyanın ilk yuvarlak masası.
Hülya Özel Aydoğdu
Biraz kültür biraz sanat biraz aşk biraz meşk dergisi Deniz gibi aşk gibi ey sevgili gözlerin Doğdu, büyüdü. Daha ne kadar yaşar bilmiyorum elbette.
Armutlu
Be the first to know and let us send you an email when denizsuyukasesi posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.
Kendi kendine, kendini soluyan bir dergi denizsuyukâsesi. Kendi kendine kendini oluşturan, örgütleyen canlı bir organizma. Öylesine, başıboş ve hülyalı. Doğdu, büyüdü. Daha ne kadar yaşar bilmiyorum elbette. Gelecek başımıza geldikten sonra bilebileceğimiz bir şey. Başlangıçta da buralara kadar geleceğini bilmiyordu zaten. Birisi bana bir şiir okuduğunda ben de ona bir şiir okuyordum. Şiiri şiir katına yükselten bir akış vardı, bir dolaşım, bir değiş tokuş. İşte bu akışı üstlendi denizsuyukâsesi. Başta dostlar, arkadaşlar arasında bir mimikti, bir jest, bir selamlaşma, bir gülümseme. Tabii, akışı elinde tutanların sınırlı oluşunu ve bu yüzden de akışı denetlediklerini, manipüle ettiklerini biliyordu. Bu yüzden herkesin içinden geçmesi gereken kodlardan uzakta kendi kendine, kendini solumayı seçti. Şöyle: “… bir yerden/ belirli merkezlerden - çok yere/ her yere olan anlam, değer ve kurallar üretimi/ dağıtımı/ dolaşımı” ister istemez tekelcidir. Bu doğrultuda ortam irili ufaklı merkezlerin varlığıyla denetlenerek yönlendirilir. Burada artık meşruluk sınırı aşılmış ve belli merkezlerden yönetilen son derece baskıcı ve hiyerarşik bir “anlam, değer ve kural” üretim/ dağıtım/ dolaşım şebekelerinin aleni zulmü başlamıştır. İşte, denizsuyukâsesi, buralara bulaşmadan kendi gövdesinden geçerek akıp gitsin istedi şiir. Bu yüzden de kimi zaman açılan bir kapıyla imledi bu geçirgenliği. Özetle, sanırım, bir geçiş kapısı oldu, bir eşik.