
15/05/2025
Her yara, yaşamda kaldığının sessiz bir kanıtıdır. Her iz, ölümle göz göze gelinmiş bir anın hatırasıdır. Derinliklerinde sadece acı değil, aynı zamanda cesaret, direniş ve inanç saklıdır. O yaralar, kaçmamış olmanın, dimdik ayakta durmanın, çabalamayı seçmenin ödülüdür.
Bir savaşçının teninde taşıdığı her iz, onun içindeki fırtınaların dışa yansıması, sessiz çığlıkların yankısıdır. Her biri, yaşanmışlığın, kayıpların ve zaferlerin dokusudur. Ve bu yüzden savaşçılar, o yaralara gururla dokunur; çünkü bilirler ki en derin izler, en güçlü ruhların bedenine kazınır.