01/05/2023
Yaşım ilerledikçe bir kadın emekçi olarak ezildiğimin, manipüle edildiğimin, talebim olmasın diye bilinçli olarak takdir edilmediğimin farkına vardım. Ne kadar çok çalışırsam çalışayım hiçbir zaman hakkımı alamadım.
Özgüveni yara almış ve korkmuş bir çocuktum. İçimdeki bu kız çocuğunun çalışma hayatımı etkilediğinin farkına varamadım. İş hayatının iki yüzlü saldırgan doğasında hakkımı arayamadım. Bu saygısız, hantal düzende yeteneklerimin anca yüzde 10'unu kullanarak zamanımı ve enerjimi harcadım. Emeğimi, hayallerimi ucuza sattım.
Özgüvenimin yerine gelmesi, çocukluğumdan beri sahip olduğum güçlü yönlerimin ve yeteneklerimin değersiz olmadığını anlamam uzun yıllarımı aldı. Yeteneklerim bilindik para getiren kalıpların dışında kalıyordu, desteklenmiyordu. Bu nedenle işe yaramaz olduklarını düşünerek kendimi reddettim. Destek ve takdir görebilmek için genel kalıpların içinde kendime bir yer edinmek için çabaladım. Ve bir yer edinmeyi başardım. Bu başarı mıdır? Olduğum kişiyi reddettiğim, kendimi körelttiğim için kendimi başarılı olarak göremiyorum.
Bunları açıkça yazıyorum ki insanlar güçlerinin ve yaratıcılıklarının farkına varsınlar.
Gençler, başkalarından takdir görmek için yaşamayın! Özünüzün hedeflerini takip edin. Güçlü yönlerinizi geliştirip mükemmelleştirin. Olmadığınız biri olmak için boş yere debelenmeyin.
Kendinizi ezdirmeyin! Size saygısızlık yapıldığında korkmayın. Çantanızı alın çıkın. Erdemli, üretken, çalışkan ve cesaretli olana elbet yeni kapılar açılır.