https://www.facebook.com/334396293098844/

TİRE SES MEDYA, Tire (2025)

26/07/2025

KAPLAN YOLNDA KAZA
Bu gün (26.07.2025) Saat 20:45 civarında motosikletin kayarak devrilmesi sonucu Kaplan Yolu 7 ve 8. Virajlar arasında meydana gelen kaza'da Motosiklet sürücüsü yaralanırken arkasında yolcu olarak bulunan şahıs ayakta tedaviyle kazayı atlattı.
ATALAR SESİ MEDYA YAPIM / TİRE SES MEDYA

26/07/2025

GAZİ MECLİSTE “MEMUR” KRİZİ: SERDAROĞLU’NDAN ÖZGÜR ÖZEL’E SERT TEPKİ
DOĞRU Parti Kurucu Genel Başkanı Rifat Serdaroğlu, TBMM’de CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile MİT Başkanı İbrahim Kalın arasında gerçekleşen görüşmeye sert tepki gösterdi.

26 Temmuz 2025 tarihinde yaptığı yazılı açıklamada Serdaroğlu, MİT Başkanı'nın TBMM’de CHP Grubu koridorlarında Özgür Özel tarafından ayakta ve kapıda karşılanmasını eleştirerek, bunun Türk Devlet geleneği ve siyasal teamüllerle bağdaşmadığını belirtti.

“DEVLETİN MEMURUNU KAPI ÖNÜNDE KARŞILAYAMAZSINIZ”
Serdaroğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“CHP Genel Başkanı Özgür Özel büyük bir ciddiyetle konuğunu bekliyor. Az sonra MİT Başkanı İbrahim Kalın geliyor ve Özgür Bey konuğunu kapıda karşılıyor. Bu görüşmenin sizi inciten bir yanı yok mu? Eğer Türk Devletinin işleyişini biliyorsanız, taşıdığınız Devlet Adamlığı ve Genel Başkanlık titrini layıkıyla taşıyorsanız, çok rahatsız olursunuz.”

“SİZ KİMSİNİZ ÖZGÜR BEY? KONUK KİM?”
Serdaroğlu açıklamasında, Özgür Özel’in seçilmiş bir siyasi lider olduğunu vurgulayarak, Kalın’ın atanmış bir devlet memuru olduğuna dikkat çekti.

“Siz, son seçimlerde 15 milyon oy almış bir Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanısınız. Yarın ülkeyi siz yönetebilirsiniz. Karşınızdaki kişi ise Cumhurbaşkanı tarafından atanmış bir memurdur. Konumunuzu bir memurun altına indirirseniz, temsil ettiğiniz kitleyi ve devlet geleneğini zedelersiniz.”

Bu tür protokol hatalarının önemine değinen Serdaroğlu, Türk devlet geleneğinde yazılı ve yazılı olmayan kuralların ciddi tecrübelerin süzülmesiyle oluştuğunu belirtti.

“GENÇSİNİZ AMA…”
Özgür Özel’in siyasette henüz genç olduğunu ve başarılı olmasını istediklerini belirten Serdaroğlu, uyarılarını sürdürerek şunları söyledi:

“5 Kasım 2023’ten bu yana Genel Başkanlık yapıyorsunuz. 31 Mart seçimlerinde aldığınız gücü Erdoğan’ın ayakları altına attınız. Erken seçim talebini dile getirmediniz, gücünüzü boşa harcadınız. Erdoğan kumpasla arkadaşlarınızı hapse attı, siz birini bile çıkaramadınız.”

“SİZİ TUZAĞA ÇEKMEK İSTİYORLAR”
Önümüzdeki süreçte CHP’nin, iktidar ve terör uzantılarıyla aynı masaya oturtulmaya çalışılacağına dikkat çeken Serdaroğlu, Özgür Özel’e net bir uyarıda bulundu:

“Sizi Erdoğan-Bahçeli-Öcalan-Hizbullah ile aynı masaya oturtacaklar. ABD ve İsrail’in planlarına ortak edecekler. Bu yüzden ne komisyona ne de anayasa tuzağına düşmemelisiniz. Yapmanız gereken tek şey: Seçim, seçim, hemen seçim!”

“BU MİT BAŞKANLARI DEFOLUDUR”
Serdaroğlu açıklamasının sonunda, mevcut ve önceki MİT Başkanlarını sert sözlerle eleştirerek şunları söyledi:

“Ben ne şimdiki ne de önceki MİT Başkanını kabul ederdim. İkisi de defoludur. Türk Devleti içinde yer almamalıdırlar. MİT Başkanı yalnızca Türk Milletine bağlı olmalıdır. Öcalan’ın hısmı, AKP’li iş adamlarına çocuklarının okul parasını ödeten biri olamaz. Arap milliyetçisi değil, Türk milliyetçisi olmalıdır.”

“SORUMLULUK ALIRSAK HESABINI SORARIZ”
DOĞRU Parti olarak iktidara gelmeleri halinde bu tür görevlendirmelere son vereceklerini belirten Serdaroğlu, “Yetiştirilmiş elemanlar derhal görevden alınır ve yargılanırlar” diyerek açıklamasını sonlandırdı.

Haber: ATALAR SESİ Haber / TİRE SES MEDYA

26/07/2025

MİLLETİN SAFI BELLİ, SIRA TÜRKLÜĞÜN YÜKSELİŞİNDE

Geçtiğimiz günlerde tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, çözüm sürecine ve bu sürecin aktörlerinden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye övgüler dizmesi, gündeme bomba gibi düştü.

İmamoğlu, “Terör ortamının bitmesi adına önemli bir adım attı” diyerek Bahçeli’yi takdir etti. Yetmedi; DEM Parti'nin taleplerine arka çıkan sözler sarf etti: “DEM Parti yetkilileri de sürecin Meclis zemininde yürütülmesinden yana… Prensipte bizim gibi düşünüyorlar.”

Oysa milletin vicdanı hâlâ o “çözüm” yıllarının açtığı yaralarda kanıyor. Evladını şehit vermiş anaların gözyaşı dinmemişken, vatan evlatlarının omuz omuza verdiği mücadeleyle bastırılan teröre bugün yine meşruiyet kazandırılmak isteniyor.

Ve ne acıdır ki, bir zamanlar bu sürece "ihanet" diyenler ile bugün onu yüceltmeye kalkışanlar aynı çizgide buluşuyor. Biri iktidar, diğeri muhalefet olsa da farkları kalmamıştır artık. Her ikisi de Türk milletinin değil, küresel dayatmaların hizasında yürümektedir.

Bu ikilik, bu şaşkınlık, bu teslimiyet hali; milletin köklerinden, tarihinden, bağımsızlık tutkusundan kopmuşluktur. Onlar bugün DEM Parti’ye sahip çıkarak, yalnızca Türk milletine değil, bin yıllık Türk devlet aklına da meydan okuyorlar.

Makamlara oturmak için oyunu Türk milletinden isteyenler, makama oturduktan sonra sırtını DEM’e, Kandil’in uzantılarına, bölücülüğe dayamaktan utanmıyor. Asıl utanması gerekenin kim olduğunu artık tarih değil, millet söylemelidir.

İşte bu yüzden, artık yeni bir çağrının zamanıdır:
Türk’ün başını öne eğdirmeye çalışanlara karşı, başı dik duranların birlik zamanıdır!

Bu topraklarda yeniden Türklüğün sesi yankılanmalıdır.
Atatürk gibi düşünenlerin, Türk devrimlerinin yolunda yürüyenlerin, vatanı bölmeye kalkanlara karşı saf tutanların bir araya gelme vakti çoktan gelmiştir.

Ey Türk milliyetçileri!
Sağ-sol demeden, parti hesabı yapmadan, yalnızca “Türk milleti” diyerek seslenen herkese açık bir çağrıdır bu:
Toparlanın!
Birleşin!
Tarihin yüklediği bu sorumluluktan kaçamayız.
Türk milletine meydan okuyanlara, Türk’ün birlik gücüyle cevap verme vakti geldi.
Ve bilin ki, bu milletin sesi yeniden yükselecekse, o ses dağlardan değil, Anadolu’nun tertemiz bağrından yükselecektir.

26/07/2025

İMAMOĞLU, TERÖR AÇILIMINA SAHİP ÇIKTI, BAHÇELİ’Yİ DE ÖVDÜ

Tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, kamuoyunda uzun yıllar tartışılan “çözüm süreci”ne yönelik dikkat çeken açıklamalarda bulundu. İmamoğlu, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin süreçteki tutumunu överek, o dönemde “Türkiye’nin önünü açan hamleler yaptığını” savundu.

“Terör ortamının bitmesi adına önemli bir adım attı. O tarihten bu yana Türkiye’nin önünü açan hamlelere imza attı,” diyen İmamoğlu, Bahçeli’nin “devlet bilinciyle hareket ettiğini, oy kaygılarını bir kenara bıraktığını ve Kürt meselesini dışlama tutumlarından vazgeçtiğini” ifade etti. Bu sözleriyle, geçmişte yaşanan açılım politikalarını olumlayan bir duruş sergiledi.

Açıklamalarında DEM Parti’ye de yer veren İmamoğlu, “DEM Parti yetkilileri de sürecin, bizim önerdiğimiz şekilde en geniş katılımla Meclis zemininde yürütülmesinden ve demokratikleşme adımlarıyla genişletilmesinden yana” ifadelerini kullandı. Ancak iktidarın bu talepleri karşılamadığını belirterek, “Prensipte bizim gibi düşünmelerine rağmen isteklerini iktidara kabul ettirebilmiş değiller” dedi.

İmamoğlu’nun bu açıklamaları, terörle mücadelede toplumsal uzlaşmanın önemine vurgu yapan kesimlerce eleştiriyle karşılandı. Özellikle çözüm süreci adı altında yaşanan acı tecrübeler hafızalarda tazeliğini korurken, yapılan bu övgüler yeni bir sürecin altyapısı mı hazırlanıyor sorusunu da gündeme getirdi.

25/07/2025

EYYYY AKP'LİLER! SİZ SUÇLUSUNUZ!

Atatürk’ün kurduğu Türk Hava Kurumu'nun uçaklarını işlevsiz duruma getirdiniz.
Orman yangınları söndürülemiyor. Kendinize uçaklar aldınız. Yangın söndürme uçakları almadınız.
Eyyy AKP’liler siz suçlusunuz!
Atatürk’ün kurduğu Hıfzısıhha Enstitüsü’nü kapattınız.
Çin'e 'Trahom' aşısı satarken, salgında aylarca Çin’den aşı bekler olduk.
Şimdi de Türk Ulus Devletimize göz diktiniz!
Uğraşmayın Atatürk’ün kurumlarıyla!

Çarpılırsınız!
Namık Kemal Zeybek
ATA PARTİ Genelbaşkanı

25/07/2025

TÜİK’TEN EMEKLİ YÜKSEK YARGIÇA 50 BİN LİRALIK TAZMİNAT DAVASI!
SEYFETTİN ÇİLESİZ: “NE DAVAYLA NE TEHDİTLE SUSMAYACAĞIM”

Her ay açıklanan tartışmalı enflasyon rakamlarını eleştiren emekli yüksek yargıç Seyfettin Çilesiz, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından hedef alındı. TÜİK, sosyal medya üzerinden yaptığı eleştirel paylaşımlar gerekçesiyle Çilesiz hakkında 50 bin liralık manevi tazminat davası açtı.

Dava dilekçesinde, Çilesiz’in “kurumun itibarını zedelediği”, “hakaret ettiği” ve “küçük düşürdüğü” iddialarına yer verilirken; Çilesiz bu iddiaları net bir şekilde reddetti.

Seyfettin Çilesiz, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Hiçbir paylaşımımda ne TÜİK’e ne de yöneticilerine hakaret etmişliğim, küfretmişliğim yoktur. Eleştirilerim düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamındadır. TÜİK bunu çok iyi bilmektedir. Ancak, bugüne dek hiçbir işinden dolayı hesap vermemeye alışan TÜİK, benim açtığım dava sonrası sorguya çekilince rahatsız olmuştur. Açtıkları bu tazminat davası, bu hazımsızlığın ürünüdür.”

Yıllardır kamu hizmetinde bulunan ve yüksek yargı görevinden onurla emekli olan Çilesiz, açıklanan enflasyon verilerinin gerçeği yansıtmadığını söyleyerek, bu durumun milyonlarca emekliyi mağdur ettiğini belirtti.

“Bu mücadele sadece kendi adıma değil, açlık sınırının altında maaş alan, yaşam mücadelesi veren milyonlarca emekli adına yürütülmektedir. Ne dava, ne baskı, ne tehdit, ne korku… Hiçbiri beni bu haklı yoldan döndüremez. Gerekirse her türlü bedeli ödemeye hazırım.”

Emekli yüksek yargıç Seyfettin Çilesiz’in kararlılığı, ifade özgürlüğü ve yargı bağımsızlığı adına toplumda geniş yankı uyandırırken, açılan bu dava kamuoyunda büyük tepki topladı.

24/07/2025

24 TEMMUZ GAZETECİLER VE BASIN BAYRAMI KUTLU OLSUN

Basın; demokrasinin, özgürlüğün ve toplumsal bilincin en önemli dayanaklarından biridir. Kamuoyunu doğru bilgilendirme sorumluluğu taşıyan basın emekçileri, her türlü zorluğa rağmen halkın haber alma hakkı için büyük bir özveriyle çalışmaktadır.

Sansürün kaldırılışının yıl dönümü olan bu anlamlı günde; gece gündüz demeden görev yapan, milletimizin sesi olan tüm gazeteci ve basın mensuplarının 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı’nı en içten dileklerimizle kutluyoruz.

Basın özgürlüğünün tam anlamıyla teminat altına alındığı, tarafsız ve özgür basının hâkim olduğu bir Türkiye temennisiyle…

ATA Parti Tire İlçe Başkanlığı
Resül KARA

24/07/2025

BAŞIMIZ SAĞ OLSUN

Tire’mize bağlı Kireli köyünde meydana gelen elim traktör kazasında ağır yaralanan ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden 6 yaşındaki yavrumuz Melahat Fışkın’ın acı haberini derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz.

Minik Melahat’a Allah’tan rahmet; ailesine, yakınlarına ve tüm Kireli halkına sabır ve başsağlığı diliyoruz.

Yaralı diğer vatandaşlarımıza da acil şifalar temenni ediyor, benzer acıların bir daha yaşanmamasını diliyoruz.

ATA Parti Tire İlçe Başkanlığı
Resül KARA

23/07/2025

ATA PARTİ GENEL BAŞKANI NAMIK KEMAL ZEYBEK’TEN SEYİTGAZİ YANGININA AĞIT GİBİ TAZİYE MESAJI

ŞEHİT DÜŞEN ORMANCILAR BU MİLLETİN YÜZ AKIDIR
Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde çıkan büyük orman yangınında görev başında can veren 10 orman emekçisinin şehadeti, tüm Türkiye’yi yasa boğdu. ATA Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, yüreklere dokunan bir taziye mesajı yayımlayarak, “Bu kahramanlar Türk milletinin bağrından çıkmıştır. Görevlerini yaparken can veren bu emekçiler unutulmayacaktır” dedi.

ONLAR BU TOPRAĞIN SESSİZ KAHRAMANLARIYDI
Zeybek mesajında, yangında hayatını kaybeden işçilerin sadece “görevli” değil, bu vatanın sessiz kahramanları olduğunu vurguladı.
“Bu topraklar için can verenler, her zaman milletimizin hafızasında şehitlik mertebesinde yer alır. Onlar bu milletin alnının akıdır. Aziz milletimizin başı sağ olsun” sözleriyle milletin ortak acısına tercüman oldu.

GÖREVDE OLAN TÜM EKİPLERE GÜÇ VE SABIR DİLİYORUZ
Zeybek, yangınla mücadeleye devam eden ekipleri de unutmadı. “Alevlerle mücadele eden tüm görevlilere, gönüllülere ve destek ekiplerine kolaylıklar diliyorum. Rabbim hepsini korusun” diyerek sahada ter döken kahramanlara selam gönderdi.
Görevdeki ekiplerin gösterdiği cesaret ve azmin her türlü takdiri hak ettiğini vurguladı.

BU ACI HEPİMİZİN, BU KAYIP TÜM MİLLETİNDİR
ATA Parti lideri Zeybek, mesajının sonunda birlik ve beraberlik çağrısı yaptı.
“Eskişehir halkına, şehit emekçilerimizin ailelerine ve tüm milletimize sabır diliyorum. Bu tür felaketlerin tekrar yaşanmaması için gereken her adım gecikmeden atılmalıdır” ifadelerini kullandı.

📌 ATA PARTİ GENEL MERKEZİ BASIN BÜROSU
🗞️ ATA SESİ GAZETESİ – ÖZEL

23/07/2025

"ESKİ TÜRKİYE’Yİ KÜÇÜMSEYEN BİLGİSİZ BAKANA ATA PARTİ'DEN TOKAT GİBİ YANIT!"

Milli Eğitim Bakanı’nın “Eski Türkiye bitti” sözleri tepki topladı: “Sen o eski Türkiye’de okudun, profesör oldun!”
Milli Eğitim Bakanı’nın yaptığı bir konuşmada sarf ettiği "Eski Türkiye artık bitti. Artık bu ülkede Erzurum’un bir köyünden çıkan bir Anadolu çocuğu bakan olabiliyor" sözleri kamuoyunda tepkiyle karşılandı.
Bakanın bu sözlerle, adeta kendi geçmişine methiye düzerken Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet dönemini küçümsemesi, başta eğitim camiası olmak üzere, toplumun geniş kesimlerinde rahatsızlık yarattı.

ATA PARTİ Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek sert konuştu: “Senin eski Türkiye dediğin, Atatürk’ün Türkiye’si!”
ATA Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, bakanın açıklamalarına çok sert bir tepki verdi. Zeybek, sözlerine şöyle başladı:
“Be adam, sen nereden çıkıp geldin? Senin ‘eski Türkiye’ dediğin Atatürk Türkiye’si olmasaydı sen nereden okuyup da profesör olacaktın?”

Zeybek, eski Türkiye’nin köy çocuklarına eğitim fırsatları sunduğunu, Anadolu’nun her köşesinden çıkan evlatların bakan, başbakan ve cumhurbaşkanı olabildiğini vurguladı.
“Ben de Bayburt’un Kitre köyünde doğdum, büyüdüm. Eski Türkiye beni iki kez bakan yaptı.
Isparta’nın İslamköy köyünden çıkan Süleyman Demirel, başbakan oldu, cumhurbaşkanı oldu.
O küçümsediğin eski Türkiye olmasaydı, sen bugün o koltukta oturamazdın.”

“O koltukta oturman, eski Türkiye’nin en büyük yanlışlarından biridir”
Zeybek, bugünkü Milli Eğitim Bakanı’nın sözlerinden hareketle, Cumhuriyet değerlerine ve geçmişe olan saygının nasıl yozlaştığını vurguladı:
“Senin gibilerin bu makamlara gelebilmesi, eski Türkiye'nin fazlasıyla hoşgörülü olmasından kaynaklanıyor.
Ama artık bu gaflet ve cehalet dönemi sona erecek!”

“ATA PARTİ bu zihniyeti tarihe gömecek!”
Zeybek sözlerini, ATA Parti’nin bu çürümüş siyasi anlayışa karşı başlatacağı mücadeleyi ilan ederek tamamladı:
“ATA PARTİ olarak bizim işimiz, bu ülkeye tekrar aklı, liyakati ve Cumhuriyet değerlerini getirmek olacak.
Sizin gibilerin bir daha bu ülkeye yıkım getiremeyeceği bir devrimi yapacağız!”

23/07/2025

VATAN YANARKEN LÜKS UÇUYORLAR
✏️Resül Kara Yazdı
"Varlığım Türk varlığına armağan olsun"

11 CAN, 1 YANGIN, BİR DEVLET AYIBI
Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde çıkan orman yangınında 11 orman işçimiz, alevlerle boğuşurken şehit düştü. Her biri birer vatan evladıydı. Görev başındaydılar. Devletin “yanınızdayız” demesini beklediler, ama o beklenen destek gökten inmedi. Çünkü gökyüzü, yangın uçağından çok VIP jetlere tahsis edilmişti.

CUMHURBAŞKANLIĞINA 15, ORMANLARA 27 UÇAK
2025 verilerine göre Cumhurbaşkanlığı filosunda resmî olarak 8 uçak, diğer bağlı kurumlarla birlikte toplamda 15 ila 16 VIP uçak bulunuyor.
Buna karşılık Türkiye'nin orman yangınlarıyla mücadele filosunda sadece 27 uçak var.

Yangın söndürmede kullanılan 105 helikopter ve 14 İHA, tabloyu kâğıt üzerinde zengin gösterse de, facia anlarında yetmediği ortada. Eğer yeterli olsaydı, bugün 11 evladımız tabutlarda uğurlanmazdı.

BİR DEVLET NEYİ ÖNEMSERSE, ONU KORUR
Devletin asli görevi; ormanı, toprağı, insanı korumaktır. Ama bizde durum tersine dönmüş.
Devlet bugün, ormanı değil koltuğu, milleti değil protokolü, evladını değil uçuş konforunu önemsiyor.

Uçaklar varsa, gökte olmaları gerekirdi. Yangın varsa, müdahale edilmeliydi. Ama 11 işçimiz, cayır cayır yanarken, milletin vergisiyle alınan uçaklar hangarda veya VIP misyonlarda bekliyordu.

SORUMSUZLUKTAN FAZLASI: BİLİNÇLİ İHMAL
Bu tablo, bir ihmâl değil, bilinçli bir tercihtir.
Çünkü yıllardır bu eleştiriler yapılıyor. Çünkü her yaz bu yangınlar çıkıyor.
Çünkü insanlar her yaz alevlerde ölüyor. Ama hâlâ uçak sayısı artmıyor.

Çünkü uçaklar, millet için değil, iktidarın itibarı için uçuyor.

ŞEHİTLERİMİZE RAHMET, DEVLETE HESAP VAKTİ
Şehit olan 11 orman işçimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Ailelerine başsağlığı, milletimize sabır diliyoruz.
Ama bu acıların sorumlusu olanlara, “rahmet” değil, hesap düşer.
Çünkü bu yangınlar kader değil, bu ölümler alın yazısı değil.

Bu yangınlarda sadece ormanlar değil, devletin vicdanı da yanıyor.

23/07/2025

TÜRK ULUSU ORKUN KİTABELERİNİBve SÖYLEV'İ ÖZÜMSEMELİDİR.
✏️Vedat İlteriş ÇINAROĞLU Yazdı
ATA Derneği olarak her yıl yapmakta olduğumuz Utku Yürüyüşü'nün 6'ıncısını 12-15 Temmuz 2025 tarihlerinde gerçekleştirdik. Amacımız, Türk Kurtuluş Savaşı’nın yapıldığı 1'nci ve 2'nci İnönü, Sakarya ve Başkomutan Meydan Savaşlarını yerinde anlatarak bağımsızlık ve özgürlüğümüzün değerini gelecek kuşaklardaki Türk gençliğine aktarmak ve bu değerleri, Türk ulusuna kazandıran atalarımızın kutlu tinlerine saygı sunmaktır.

Tarih, tarih bilincinden yoksun ulusların bağımsızlık ve özgürlüklerini hatta varlıklarını yitirdiklerine ilişkin örneklerle doludur. Milli Eğitim Bakanlığı'nın günümüzdeki tarih eğitimleri gerçeklerden uzak, saptırmalarla verilmekte ve ulusumuzun geleceği ile ilgili, artan kaygılara neden olmaktadır. Atatürk’ün "Türk çocuğu atalarını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için özünde güç bulacaktır." saptamasından sapılmış, eğitim uygulamaları tehlikenin giderek artmasının kaynağını oluşturmaktadır.

1932-1944 yıllarında Türk Tarih Kurumu tarafından büyük emeklerle hazırlanmış ve orta öğretimde okutulmuş 4 ciltlik Türk Tarihi’nin yeniden okutularak öğretilmesi tarihimize yapacağımız görevimizdir. Kurtuluş Savaşı’nın gerçekleştiği alanlardaki öykülerin yerinde anlatılması Utku Yürüyüşü’ne katılanlar tarafından ilgiyle izlenmekte ve 'Biz Kurtuluş Savaşı’nı yeterince bilmiyormuşuz!' düşünceleri ortak görüş olarak belirtilmektedir.

Bu anlatımlarda ana kaynak Atatürk’ün Söylevidir. Söylev de bağımsızlığımızı sonsuza dek yaşatacak, öğretilerin kaynağı olarak okullarımızda ders kitabı olarak okutulmalıdır. Siyasi iktidarlar bu görevlerini yapmıyorlarsa, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türk ulusunun varlığına duyarlı olanlar çocuklarına Söylev'i açıklamalı olarak okumalı ve okutmalıdırlar. ATA Parti'nin Sürekli Eğitim Merkezi’nin (ATASEM) 2024-2025 yıllarında gerçekleştirdiği 43 bölümden oluşan açıklamalı Nutuk Okumaları YouTube’dan izlenebilir.

2025 yılı Utku Yürüyüşü’nde görmekten üzüntü duyduğumuz konular da oldu.

İnönü Savaşları’nın önemli bir yeri olan Bozüyük İlçesi’ndeki İntikamtepe Şehitliği, Bilecik İl Özel İdaresi’nin ilgisini beklemektedir. Şehitlikte yıllardır gönüllü görev yapan Lokman Taşkın’ın olanakları dışında olan bakım ve onarımlara gereksinim vardır. Tarım ve Orman Bakanlığı 9'uncu Bölge Müdürlüğü’nün sorumluluğunda ve Sakarya Meydan Savaşı’nın önemli bir yeri olan Kartaltepe’deki 'Sakarya Meydan Muharebesi ve Türk Tarihi Tanıtım Merkezi' görmek isteyenleri engeller nitelikte bir uygulama ile, giden otobüslerden 600 TL otopark bedeli istenilmektedir. Sakarya Savaşı ve Utkusu’nun gelir elde etmek amacı olarak kullanılmasının, savaşın alplerinin kutlu tinlerine hakaret olduğu bilinmemekte midir?

Utku Yürüyüşü’müzün bu yıl belgeselleştirilmesi katılamayanlar için önemli bir bilgi kaynağı olacaktır. Belgeselin yönetmeni Sayın Göksel Baba’ya katkıları ve özverisi için gönül borcumuzu sunarız.

Türk Ulusu!
Kutlu tarihini doğru kaynaklardan öğrenmeli ve öğretmelisin. Türk tarihinin akıl ve bilimin egemen olduğu dönemlerinde, atalarının ulaştığı Yüksek Uygarlık Düzeyini anlamalı ve anlatmalısın.

Türk Ulusu!
Bilge Kağan’ın 1290 yıl önce yazdırdığı Orkun Yazıtları’ndaki Kutlu Söylevini ve Atatürk’ün 98 yıl önce yazıp okuduğu Kutlu Söylevini inceleyerek özümsemeli, bağımsızlığını ve varlığını sürdürebilmenin koşullarını anlamalısın!

TİRE SES MEDYA

26/07/2025

26/07/2025

26/07/2025

26/07/2025

25/07/2025

25/07/2025

24/07/2025

24/07/2025

23/07/2025

23/07/2025

23/07/2025

23/07/2025

Address

Website

Alerts

Shortcuts

Share

Category