15/01/2018
PROF. DR. KESER; ‘‘NEDEN OKUMUYORUZ’U ARAŞTIRDI
Kıbrıs Amerikan Üniveristesi (KAÜ) Siyasal Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ulvi Keser ‘‘ Okuma Alışkanlığı ’’ hakkında açıklamalarda bulundu.
Keser; ‘‘ Siyasi, Coğrafi, Kültürel ve Tarihi geçmişimizle dünyanın sayılı ülkeleri arasındayız ’’
Prof. Dr. Keser, Büyük devlet olma bağlamında siyasi, coğrafi, kültürel, tarihi geçmişimizle dünyanın sayılı ülkeleri arasındayız. Bilgi ve teknoloji çağında imkânlar dünle mukayese edilemeyecek kadar geniş ve yaygın. Bilgiye ulaşmak son derece kolay, halk kütüphanelerinden üniversite araştırma merkezlerine, ihtisas kütüphanelerine kadar her yer “bilgiye aç” insanların hizmetinde; ancak Milli Kütüphane’nin salonlarını genellikle üniversiteye hazırlananlarla sınavlara çalışan öğrenciler dolduruyor. Dünyanın en zengin arşiv, kütüphane ve kaynaklarına ise neredeyse hiç kimse bakmıyor. Bugün gelinen noktada Sayın Turgut Özakman’ın “Çanakkale Diriliş Üçlemesi” gibi birkaç kitap dışında kitaplar sadece 1.000 basıyor, yıllar sonra aradığınız kitabı hala kitapçılarda bulabiliyorsunuz. Öğrenci yorgun, bezgin, isteksiz; öğretici ve aileler ise okumanın sadece “boş zamanlarda” yapılacağı gibi bir kanaate sahip.
Keser; ‘‘ Öğretimden kazancımız daha erdemli, daha akıllı ve daha düşünceli olmaktır’’
Geriye baktığımızda Montaigne’in ”Öğretimden kazancımız daha erdemli, daha akıllı ve daha düşünceli olmaktır.” sözünden hareketle savaştan harap çıkmış Anadolu insanı bulabildiği her imkanı değerlendirmeye başlamış ve aydınlanma yolunda önemli mesafeler kat etmiştir. Böylece “bilgisizliğin ve bilgisizliğin sonucu olarak yoksulluğun kalın çemberini kıracak tılsım” olarak bu okullar çocukların Socrates, Shakespeare, Goethe, Balzac, Gogol, Eflatun, Montaigne, Balzac, Victor Hugo, Dostoyevski, Cehow, Oscar Wilde, Guy de Maupassant gibi edebiyatçıları okuyup tartıştıkları “laf ezberleme yerleri” olmayan bilim yuvalarına dönüşmüştür. Cumhuriyetin ilk yıllarında dönemin Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necati’nin Kırşehir Valisine telgraf çekerek “Şehrinize öğretmen gönderiyorum. Onu karşılayınız.” direktifi göz önüne alınacak olursa “bilmezliğin karanlığında uygarlığa pusu kuranlara ve uygarlığa savaş açanlara karşı” okul, eğitim ve öğretmene verilen değer daha iyi anlaşılır.
Keser; ‘‘Okumak; öğrenmek, öğrenmek de tartışmaktır.’’
Prof. Dr. Keser; Bilimsel, ideolojik, sosyal, ekonomik, siyasi, sanatsal hemen bütün akımlar, düşünceler ve kurumlar tarafından etkilenen ve biçimlenen günümüz dünyasında Hümanizma-Rönesans sonrasında Avrupa’nın yeni bir sürece girdiği göz önüne alınınca bu aşamada insan aklının özgürlüğü, bilimin her alanda insanoğlu için esas ölçü olması, Aydınlanma Çağı, Fransız Devrimi, Sanayi Devrimi ve bunlara bağlı olarak yaşanan iki büyük savaş insanlığı bugünlere hazırlamıştır.
Okumak; öğrenmek, öğrenmek de tartışmaktır. Tartışan insan sorgulayan insandır, bilendir, bilgedir. Anne babalar evde, eğitimciler okulda, toplumun akil insanları sosyal hayatta etrafınızdakilere “Neden okumuyorsun?” diye sormak yerine okuyarak örnek olun ve lütfen boş zamanlarınızda kitap okumayın. Yaşamak, sevmek, hissetmek, “insan olmak” ve nefes almak için boş zamanınızı mı bekliyorsunuz ki? diyerek cümlesini sonlandırdı.