Kalp Mimarı Edit

27/06/2025

Hacı Bektaş'ı Veliye
- Sizin dünya malı anlayışınız nedir ?
diye sordular.

Hacı Bektaş Veli dedi ki;
- Kimsenin ekmeğini yeme,
kendi ekmeğini kimseden esirgeme .

Elin açık , gönlün açık,
sofran açık olsun.
Ayıpları ört..sırları tut..öfkeni de yut..

Değerli Can Dostlarım 💙
Yolunuz Sevgiye, İyiye, Güzele Rast Gelsin.
Sevdiklerinizle Birlikte 🌺
En Güzel Akşamlar Sizlerin Olsun🌠

27/06/2025

Ben seni,
Kimse beklemediğinde de bekledim...

29/05/2025

(Pazar Yazısı)

MODERN İNSANIN HASTALIKLARI

"İyi olmaktan" vakit bulup iyileşemiyoruz.

"Eğleşmekten" vakit bulup eğlenemiyoruz.

"Düşlemekten" vakit bulup düşünemiyoruz.

Öykünmekten vakit bulup örnek alamıyoruz.

Özlemekten vakit bulup gidemiyoruz.

Anarşi çıkarmaktan vakit bulup isyan edemiyoruz.

"Demokratik olmaktan" vakit bulup demokrat olamıyoruz.

Erkeklikten vakit bulup adam olamıyoruz.

Dişilikten vakit bulup kadın olamıyoruz.

Hümanist olmaktan vakit bulup insancıl olamıyoruz.

Cehennem olmaktan vakit bulup cennet olamıyoruz.

"Anmaktan" vakit bulup anlayamıyoruz.

Görünmekten vakit bulup olamıyoruz.

"Çok bilmekten" vakit bulup öğrenemiyoruz.

"Çok sevilmekten" vakit bulup sevemiyoruz.

"Mükemmel olmaktan" vakit bulup iyi olamıyoruz.

"Melek olmaktan" vakit bulup insan olamıyoruz.

"Evliya" olmaktan vakit bulup Müslüman olamıyoruz.

"Yaşamaktan" vakit bulup yaşayamıyoruz.

"Güzel olmaktan" vakit bulup güzelleşemiyoruz.

"Çağdaş olmaktan" vakit bulup çağı okuyamıyoruz.

Konuşmaktan vakit bulup yapamıyoruz.

"Şükretmekten" vakit bulup paylaşamıyoruz.

"Çok inanmaktan" vakit bulup iman edemiyoruz.

"Çok imandan" vakit bulup güvenemiyoruz.

Çok tüketmekten vakit bulup üretemiyoruz.

Çok yemekten vakit bulup doyamıyoruz.

Çok "aramaktan" vakit bulup bulamıyoruz.

Çok yüceltmekten vakit bulup bilemiyoruz.

Acımaktan vakit bulup yardım edemiyoruz.

"Uçmaktan" vakit bulup ulaşamıyoruz.

"Bakmaktan" vakit bulup göremiyoruz.

"Kahramanlıktan" vakit bulup savaşamıyoruz.

"Dindarlıktan" vakit bulup dini yaşayamıyoruz.

Tespih çekmekten vakit bulup tesbih edemiyoruz.

"Takvadan" vakit bulup sorumluluk alamıyoruz.

Çok ibadetten vakit bulup kul olamıyoruz.

Çok konuşmaktan vakit bulup söz söyleyemiyoruz.

Telaffuz etmekten vakit bulup okuyamıyoruz.

Tanımlamaktan vakit bulup tanıyamıyoruz.

Bilgiçlikten vakit bulup bilgilenemiyoruz.

Terbiye etmekten vakit bulup eğitemiyoruz.

Ezberlemekten vakit bulup kavrayamıyoruz.

Tahayyülden vakit bulup akledemiyoruz.

Pahalı olmaktan vakit bulup değerli olamıyoruz.

İletişim kurmaktan vakit bulup ünsiyet kuramıyoruz.

Bağlanmaktan vakit bulup bağ kuramıyoruz.

Gülmekten vakit bulup gülümseyemiyoruz.

Şehvetle bağlanmaktan vakit bulup aşk ile bağlanamıyoruz.

Etlerimizle bağlanmaktan vakit bulup yürekten bağlanamıyoruz!

Ve bizler artık "online olarak" bağlanmaktan, "kablolarla" bağlanmaktan vakit bulup gönülden bağlanamıyoruz.

24/04/2025

Ömrüm yine o eski zamanlara gidebilse...
Vefâ neymiş,
Dostluk neymiş görse..

Şimdilerde adına “aşk” dedikleri zehirli sarmaşığın yerine,
Elleri gül kokan, mahçup aşıkları görüp
Önlerinde diz çökse...

Utansa bu çağ, anlamsız kalabalığından
Yerin dibine girse...

Ve her şeye inat, Ali Ayşe'yi sevse...
Ömrüm yine o eski zamanlara gidebilse...!

İnan Durak Taş

24/04/2025

"Kalbi güzel insanlar birbirlerini
bulurlar, çünkü herkes kendinde
olanı çağırır hayatına." ❤️

•Hakan Mengüç•

18/04/2025

“Ne olursa olsun yanında olanı dost edin kendine…”
Çünkü zaman, kimin gerçekten yanında olduğunu gösteren en büyük aynadır.

Güzel günlerinde herkes olur çevrende…
Bir kahkahanı paylaşmak için,
Bir fotoğraf karesine girmek için,
Bir “ben de buradaydım” demek için.

Ama…
Bir gece ağlarken sessizce,
Bir sabah uyanıp “güçlü değilim bugün” dediğinde,
Dünya sırtını dönerken sana,
Hâlâ elini tutan biri varsa — işte o dosttur.

Ne olursa olsun, seni yargılamadan,
Seni eksiltmeden,
Hatalarını yüzüne vurmadan,
“Buradayım” diyebilen…
O insanı kaybetme.

Çünkü dostluk; aynı fikirde olmak değil,
Aynı yolda yürümek demek değildir her zaman…
Ama seninle birlikte yürümeye razı olan bir yürek bulduysan,
O yürek, her şeye değer demektir.

Kimiyle yıllar geçer, bir iz bırakmaz…
Kimiyle bir an denk gelir, kalbine kazınır.

O yüzden, ne olursa olsun…
Yanında kalanları sakın ha göz ardı etme.
Onlar, hayatın sana sessizce gönderdiği hediyelerdir.
❤️

18/04/2025

Dil konuşur, ama ahlak anlatır.
Göz bakar, ama gönül görür.
Kulak duyar, ama vicdan anlar.

İnsan olmak,
beş duyu ile değil,
tek bir duygu ile tamamlanır: Merhamet.

Sen her şeyin dışına değil,
özüne bakmayı öğren.
Kalabalıklara değil, kalplere hitap etmeyi seç.

Çünkü gerçek görme,
ışıkla değil fark edişle olur.
Gerçek duyma,
gürültüyle değil derinlikle olur.

Ve gerçek insanlık…
başkasının ayıbını değil,
incinmişliğini fark etmekle başlar.
❤️

18/04/2025

Erkek olmak, üstün olmak demek değildir.
Cinsiyet; ahlâkın, vicdanın ya da değerin ölçüsü değildir.

Hiçbir erkek, sırf erkek olduğu için daha çok hakka sahip değildir.
Hiçbir kadın, sırf kadın olduğu için daha az hakka layık değildir.

İnsan olmak…
Asıl mesele bu.
Saygı duymak, eşit görmek, birlikte var olmak…

Ne cinsiyet doğuştan gelen bir ayrıcalık,
ne de üstünlük başkasının üzerinden yükselmek demek.

Üstün olan; sesi çok çıkan değil,
saygısı büyük olandır.

Unutma,
Erkekliği yücelten değil,
İnsanlığı büyüten kazanır.

18/04/2025

“Gitme,” dedi, kendine bir uyruk bulduğu için müthiş gururlanmış olan kral.

“Gitme de, seni bakan yapayım!”

“Ne bakanı?” dedi küçük prens,

“Adalet Bakanı!”

“Ama yargılayacak kimse yok ki burada?”

“O halde, kendi kendini yargılarsın sen de,”
diye yanıt verdi kral.

“En zoru budur. Kişinin kendi kendini yargılaması, başkalarını yargılamasından
çok daha güçtür. Kendi kendini yargılamayı beceriyorsan, hakikaten bilge bir kişisin demektir.”

Antoine de Saint-Exupéry “Küçük Prens”

17/04/2025

17/04/2025

EŞEĞİN GÖLGESİ!

Atina’da önemli bir soruna çözüm
aranırken kürsüye fikrini söylemek için
filozof Demostenes çıkar. Ancak, kekeme olduğundan sözünü dinletemez. İnsanlar sürekli kendi aralarında konuşmakta, filozofu dinlememektedir.

Bunun üzerine Demostenes, "size
bir hikaye anlatıp ineceğim” diye bağırır
ve sessizlik olunca anlatmaya başlar.

"Bir yolcu Atina’dan Megara’ya gitmek için bir eşek kiralamış. O eşeğin üzerinde, kiralayan eşeğin sahibi de yayan olarak yanlarında beraber yola çıkmışlar. Derken öğle sıcağı bastırmış, biraz dinlenmek ve öğle yemeği yemek için durmuşlar ama, hiç gölgelik yokmuş. Eşeğin sahibi hemen eşeğinin gölgesine sığınmış. Eşeği kiralayan, ‘Sen çekil gölgede benim oturmam gerek’ demiş.
Eşeğin sahibi itiraz etmiş:
‘Tabi ki ben oturacağım, çünkü eşek benim.
Yolcu; 'ama eşeği kiraladım’ deyince de,
‘ben sana eşeği kiraladım gölgesini değil’ cevabını almış ve tabi sonunda aralarında kavga çıkmış."

Hikayeyi dinleyen herkes dikkat kesilmiş ve hikayenin sonunu bekliyormuş ama, Demostenes bu noktada kürsüden inmiş ve uzaklaşmaya başlamış.
Dinleyiciler,
" Hey ne oldu sonunda?"
"Hikayenin sonunu anlat” diye bağrışmaya başlayınca Demostenes kürsüye dönmüş ve demiş ki;
"-Ben sizin için çok önemli bir konuda bir
şeyler anlatmaya çalışıyorum ama, siz eşeğin gölgesini merak ediyorsunuz.
Artık ne fikrimi söyleyeceğim,
ne de öykünün sonunu” ve yürüyüp gitmiş.

**
Yukarıdaki EŞEK Anısını
yazan size bize hepimize diyorlarki;
Sosyal medyada milyonlarca
Lay lay lom.! Yazı, fotoğraf ve karikatürler
Çok beğeni alıyor. Çok paylaşım yapılıyor .
Sayfalarda hepimizin yapmış olduğumuz paylaşımlarda da emek harcanmış, nitelikli paylaşımlar toplumun hassasiyetleri ne dair cümle kurmak v.s ve bilimsel içerikli paylaşımlarımız da malesef eşeğin gölgesi kadar hiç ilgi görmüyor.
Popüler paylaşımlar, okumak ve anlamak
için emek ve çaba gerektirmeyen içerikler daima paylaşım rekorları kırıyor.
Bunun en önemli nedeni de popüler olanın
hitap ettiği kitlenin büyüklüğü olsa gerek...
(ALINTI)

17/04/2025

İfade edemediğim bir eksiklik hissi var içimde !...

Sanki her şey başka türlü olabilirdi...