Mücadeleye ÇAĞRI

Mücadeleye ÇAĞRI Yeni Dünya İçin Çağrı dergisinin resmi Facebook sayfasıdır.

Yeni Dünya İçin Çağrı dergisi gelişmelere Marksizm Leninizm’in bilimsel öğretisi doğrultusunda bakan,
yorumlayan üç ayda bir yayınlanan siyasi teorik bir dergidir. Yeni Dünya İçin Çağrı dergisi üç ayda bir yayınlanan gelişmelere Marksizm Leninizm’in bilimsel öğretisi doğrultusunda bakan, yorumlayan siyasi, teorik bir dergidir.

Dünya işçi sınıfının ve Sovyet halklarının önderi Stalin 21 Aralık 1879’da Tiflis Guberniyası’na bağlı Gori kentinde dün...
19/12/2025

Dünya işçi sınıfının ve Sovyet halklarının önderi Stalin 21 Aralık 1879’da Tiflis Guberniyası’na bağlı Gori kentinde dünyaya geldi.
Stalin, Lenin'in ölümünden sonra, onun tutarlı ve sağlam bir öğrencisi olarak; her türlü muhalefetin (Marksizm’i savunma adına ortaya çıkan her türlü muhalefetin) esas saldırı hedefi hâline gelmiştir. Gerçek saldırıya uğrayan, onun şahsında Leninizm olmuş, O, Leninizm’i "muhalifleri"ne karşı savunmuştur.
Stalin'in sağlığı döneminde; "muhalif”lere karşı verilen ideolojik mücadele ile bütün bu "muhalifler" Sovyetler Birliği Komünist Partisi (SBKP) ve Dünya Komünist Hareketi içinde teşhir ve tecrit olmuşlar; bir dizi ideolojik mücadele Stalin önderliğinde Leninizm’in zaferi ile sonuçlanmıştır.
Sosyalizmi, Sovyetler Birliği’ndeki sosyalizm kazanımlarını ve bu kazanımların öncüsü olan Stalin’i savunmak tarih alanındaki mücadelenin bir parçasıdır.
Stalin’i savunmak, Marksizm-Leninizm’in savunulması ve tarihin çarpıtılmasına karşı mücadeledir. Stalin’i savunmak bilimsel sosyalizmi savunmaktır.
Stalin’i savunmak; marksist-leninist ilkelerin hayata geçirilmesi noktasındaki sabır, inanç, disiplin ve çelik irade demektir.
Stalin, sosyalizm inşasının tartışmasız önderidir.
Stalin’in savunduğu marksist-leninist ideoloji ve sosyalist pratiği yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor.
Stalin ve Sovyetler Birliği’nin kazanımları savunulmadan Marksizm-Leninizm savunulamaz!
Marx, Engels, Lenin ve Stalin’in eserleri ve öğretileri, tek tek ülkelerde, söz konusu ülkelerin somut şartlarına göre gerçekleştirilecek anti-emperyalist, demokratik ve sosyalist devrimlerle, dünyanın içinde bulunduğu, tehlike çanları çalan durumundan nasıl kurtulabileceğinin yolunu gösteriyor. Stalin’in önderliğinde Sovyetler Birliği’nde sosyalizmin inşası deneyimi, başka bir dünyanın mümkün olduğunu; kapitalizm içinde ve kapitalizmle bir başka dünya değil, kapitalizmsiz bir dünya, sosyalist, komünist bir dünyanın mümkün olduğunu gösteriyor.

ABD EMPERYALİZMİ VENEZUELA DEVLETİNİN VARLIĞINI HİÇE SAYIYOR!ABD emperyalizmi Venezuela’ya saldırmak, Venezuela Devlet B...
18/12/2025

ABD EMPERYALİZMİ VENEZUELA DEVLETİNİN VARLIĞINI HİÇE SAYIYOR!

ABD emperyalizmi Venezuela’ya saldırmak, Venezuela Devlet Başkanı Maduro yönetimini yıkıp yerine kendi denetiminde kukla yönetim oluşturmak için hazırlıklarını ve saldırılarını sürdürüyor.
Karayip Denizi’nde Venezuela’yı abluka altına alan ABD, Venezuela petrol tankerlerini de bloke ediyor.
Trump, Venezuela yönetimini "yabancı terör örgütü" olarak tanıdıklarını açıkladı ve yaptırıma tabi tüm Venezuela kaynaklı petrol tankerlerinin bloke edilmesi talimatını verdiğini duyurdu.
Trump, "Bu kuşatma daha da büyüyecek ve onlara yaşatacağı şok, daha önce gördükleri hiçbir şeye benzemeyecek. Ta ki bizden daha önce çaldıkları tüm petrolü, toprağı ve diğer varlıkları ABD’ye iade edene kadar" dedi.
ABD emperyalizmi Nicolas Maduro yönetimini devirmenin yanı sıra, Venezuela’nın petrol ve diğer yeraltı kaynaklarına sahip olmak istiyor. Trump bu amacı açık seçik dile getiriyor.
Venezuela, dünyanın en büyük petrol rezervlerine ve önemli miktarda altın, demir, bakır ve diğer madenlere sahip olmasıyla doğal kaynaklar açısından dünyanın en zengin ülkelerinden biridir.

ABD emperyalizmi Venezuela devletinin egemenliğini hiçe sayıyor!
ABD, Venezuela’da kendi çıkarlarına zarar veren, kontrolü dışına çıkan Chavenistlerin iktidarını yıkıp, yerine kendi çıkarlarını savunan burjuvaziyi iktidara getirmek istiyor.
Her devlet gibi Venezuela da egemen bir devlettir. ABD emperyalizmi Venezuela’nın devlet egemenliğini, devlet olarak varlığını hiçe sayıyor. Venezuela’yı abluka altına alıyor. Tehdit ediyor. Gemilerini batırıyor, sivil vatandaşlarına zarar veriyor. Bunu da kendi emperyalist emelleri için yapıyor.
Hiçbir devletin başka bir devlete saldırma, onu işgal etme hakkı yoktur. Devletlerin yönetimi ne olursa olsun, her devletin yaşama hakkı vardır.
ABD emperyalizminin Venezuela’ya yönelik fiili askeri saldırılarına karşıyız. Venezuela devletinin egemenlik haklarına sahip çıkıyoruz. Venezuela devletinin egemenlik haklarına sahip çıkmamız, Venezuela’da ulusal burjuvazinin iktidarını desteklediğimiz anlamına gelmez. Bir devletin egemenlik haklarına sahip çıkmak ile o devletteki yönetimi desteklemek iki farklı şeydir.
Venezuela’da işçilerin ve emekçilerin görevi; bir yandan ABD emperyalizminin saldırılarına karşı ülkelerinin bağımsızlık mücadelesinin en ön saflarında savaşırken, aynı zamanda burjuvazinin iktidarına karşı bağımsız sınıf mücadelesi yürütmek, burjuva iktidarını devrimle yıkmak için örgütlenmek ve mücadele etmektir.
Karayiplerde savaşa hayır!
Kahrolsun ABD emperyalizmi!
Yaşasın proletarya enternasyonalizmi!
18 Aralık 2025

https://ydicagri.org/cocuk-emeginin-kapitalist-somurusu-mesem/
15/12/2025

https://ydicagri.org/cocuk-emeginin-kapitalist-somurusu-mesem/

Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) son dönemde yaşanan çocuk işçi cinayetleri ile gündeme geldi. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin yaptığı açıklamaya göre 2024’te 71 çocuk işçi, 2025’in ilk 11 ayında ise 85 çocuk işçi çalıştırılırken hayatını kaybet...

https://ydicagri.org/karayiplerde-savasa-hayir/
21/11/2025

https://ydicagri.org/karayiplerde-savasa-hayir/

ABD emperyalizmi Venezuela’ya saldırmak için hazırlık yapıyor. Karayip Denizi’nde nükleer enerjiyle çalışan bir denizaltı, savaş gemileri, savaş uçakları, bombardıman uçakları, deniz piyadeleri, insansız hava araçları ve casus uçaklardan oluşan askeri yığınak yaptı. ABD...

https://ydicagri.org/yeni-sayimiz-sayi-221-cikti/
20/11/2025

https://ydicagri.org/yeni-sayimiz-sayi-221-cikti/

Yeni Dünya İçin Çağrı sayı 221 (Kasım, Aralık, Ocak 2026) “Plan işliyor, süreç ilerliyor… Ama!… “Barış” gelecek mi?” spotuyla çıktı. Sayı 221 editörden: Merhaba 2025 yılının son sayısı ile birlikteyiz. Gündemin ana konularından biri de “barış”. Son dönemd...

https://ydicagri.org/108-yildonumunde-ekim-devrimi-paneli/
12/11/2025

https://ydicagri.org/108-yildonumunde-ekim-devrimi-paneli/

9 Kasım Pazar günü Esenyurt’ta bulunan Güney Kültür Merkezi’nde, Büyük Sosyalist Ekim Deviminin 108. Yıldönümünde bir panel gerçekleştirildi. Panelde, Ekim Devrimine giden süreç, devrimi yaratan tarihsel koşullar ve Ekim Devriminden çıkarılması gereken dersler üzerinde duru...

EKİM DEVRİMİ’NDEN ÖĞRENMEK, YENMEYİ ÖĞRENMEKTİR!Bundan 108 yıl önce, 7 Kasım 1917’de Rusya’da Petersburg’ta, Aurora zırh...
06/11/2025

EKİM DEVRİMİ’NDEN ÖĞRENMEK, YENMEYİ ÖĞRENMEKTİR!

Bundan 108 yıl önce, 7 Kasım 1917’de Rusya’da Petersburg’ta, Aurora zırhlısının Kışlık Sarayı döven top atışları, yeni bir çağın başlangıcını haber veriyordu. Bolşevik Parti önderliğinde mükemmel örgütlenmiş bir silahlı ayaklanma ile burjuvazinin savaşta ısrar eden hükümeti devriliyor, ikili iktidara son veriliyor, İşçi-Asker Sovyetleri merkezi iktidara el koyuyordu.
1871’de Paris’te ömrü 72 gün süren ilk işçi iktidarı deneyiminden sonra, dünyanın altıda birini oluşturan bir ülkede işçiler ve yoksul köylülerin iktidarı, proletarya diktatörlüğü kuruluyordu. Emperyalizm çağında, sömürüden arındırılmış yeni bir dünyaya, sosyalist bir dünyaya giden yolda ilk adım böylece atılmış oluyordu.
Ekim Devrimi’nden öğrenilecek çok şey vardır. Ekim Devrimi’nin 108. yılında, bugün Ekim Devrimi’nden öğrenilecek en önemli ders nedir sorusuna cevap aradığımızda, biz ondan öğrenilecek en önemli ders, Bolşevik Parti öğretisidir diyoruz.
Neden? Bu sorunun cevabı, aslında bir başka sorunun cevabında yatıyor: Birinci Emperyalist Paylaşım Savaşı ertesinde Avrupa’nın birçok kapitalist ülkesinde objektif şartlar devrim için elverişli idi. 4 yıl süren, dünyanın o güne kadar yaşadığı en kanlı savaştan geri dönen “asker giysileri içine sokulmuş” işçiler ve emekçiler, savaştan galip çıkan ülkelerde bile, onları cepheye süren ve vatan/millet adına kırdıran egemenlere nefretle doluydu. Birçok ülkede “aşağıdakiler eskisi gibi yaşamak istemiyorlardı”. “Üsttekiler”, egemenler içinde ise savaşta üzeri örtülen çelişmeler had safhaya varmış, birbirlerini yer duruma gelmişlerdi. Üsttekiler de artık eskisi gibi yönetemez durumdaydılar. Yani yalnızca, bütün çelişmelerin en yoğun olarak ortaya çıktığı, o dönem “emperyalist zincirin en zayıf halkası” olan Rusya’da değil, Avrupa’nın bir dizi başka ülkesinde de devrimci durum vardı. Almanya’da, Avusturya’da, İtalya’da, Macaristan’da yer yer devrimci ayaklanmalar oldu. Hatta kimi yerlerde çok kısa süren Sovyet iktidarları bile kuruldu. Fakat Rusya dışında hiçbir yerde devrimci ayaklanmalar ve Sovyet iktidarları kalıcı bir başarı elde edemedi. Neden? Nedir Rusya’daki devrimin başarısının sırrı? Farkı yaratan nedir? Fark, Rusya’da yeni tipte bir işçi partisinin, leninist Bolşevik Parti’nin varlığıdır.
Birinci Emperyalist Paylaşım Savaşı sırasında o dönemde II. Enternasyonal saflarında yer alan sosyal demokrat işçi partilerinin büyük çoğunluğu sosyal şoven pozisyonlara kaymış, kendi burjuvalarının kuyruğuna takılmıştı. Rusya dışındaki ülkelerde, sosyal şoven pozisyonlara karşı mücadele elen “sol” sosyal demokratların büyük çoğunluğu ise, partilerin birliğini bozmama adına, merkezci bir yol tutturmuşlardı. Rusya’da, RSDİP’in İkinci Kongresi’nde 1902’de başlayan reformist ve devrimci, Menşevik ve Bolşevik kanatlara ayrılma; daha Birinci Dünya Savaşı başlamadan kesin örgütsel ayrılığa varmış; Bolşevik fraksiyon, 1912’de RSDİP(B) adı altında ayrı parti olarak ortaya çıkmıştı. O dönemde II. Enternasyonal’in Lenin’den çok daha ünlü, anlı şanlı önderleri bu ayrılığı çok bölücü bulup ayıplamışlar, mahkûm etmişlerdi. Sadece II. Enternasyonal içinde değil, Rusya Sosyal Demokrasi’si içinde de Bolşevikler, kendilerini oportünizmin her türüne karşı mücadele temelinde ayrı parti olarak örgütlediklerinde küçük bir azınlık konumundaydılar. Ama onlar bir şeyi kavramışlardı: Reformist ve oportünistlerle birlik içinde devrimin zafere götürülmesi mümkün olamazdı. Devrimin zaferi için, işçi sınıfı ve emekçilere devrimde yol gösterebilecek, onlara önderlik edebilecek bir parti gerekliydi. Böyle bir parti içinde ise oportünistlere yer olamazdı.
1914’de dünya savaşı patladığında sarsıntı geçirmeyen, emperyalist savaşa karşı parti olarak doğru tavır takınan, II. Enternasyonal’in 1912’deki kongresinde aldığı doğru kararı hayata geçiren tek parti RSDİP(B) idi.
Diğer bütün partiler, parti olarak değişik gerekçelerle 1912 kararından uzaklaştılar. Bolşevik Parti, bu durumda II. Enternasyonal çökmüştür, yeni devrimci, enternasyonalist bir enternasyonal gereklidir dedi ve böyle bir Enternasyonal’in yaratılması için mücadele yürüttü. Diğer sosyal demokrat işçi partiler içinde partilerin açık sosyal şoven pozisyonlarına karşı tavır takınan ve fakat bir türlü ayrılıp ayrı parti olarak örgütlenme adımını atmayan enternasyonalist kesimleri, onların kendilerini oportünistlerden, sosyal şovenlerden ve zentristlerden örgütsel olarak ayırmaları için ikna etmeye çalıştı. Fakat ne yazık ki bu çabaları yeterli sonuç vermedi. Savaşın sonlarında bir dizi ülkede devrimci durum ortaya çıktığında Rusya’da Bolşevik Parti dışında devrime önderlik edebilecek, yeni tipte tek parti yoktu!
***
Bugün de dünyanın çeşitli ülkelerinde kendiliğinden kitle hareketleri oluyor.
Kitleler yoksulluğa, yolsuzluğa, işsizliğe, zamlara, krizin yükünün kendi sırtlarına bindirilmek istenmesine karşı vb. çeşitli nedenlerle kendiliğinden harekete geçiyorlar.
Kendiliğinden gelişen bu kitle hareketlerinin temel eksikliği, kitleler içinde örgütlü devrimci/komünist bir örgütlenmenin olmamasıdır.
İşçi sınıfı, emekçiler içinde sağlam köklere sahip, ideolojik berraklığa ve doğru bir siyasi çizgiye sahip, kendini bütün oportünist akım ve örgütlerden kesin çizgilerle ayıran gerçek komünist partilerin inşası, işçilerin emekçilerin ayaklanmalarına doğru bir önderlik sunabilmek için kavranacak esas halkadır. Bunun olmadığı yerde devrimler yarı yolda kalmaya mahkûmdur.
O halde hazırlıksız yakalanmamak için komünist devrimcilerin görevi, her ülkede bolşevik/komünist parti inşasının esas görev olduğunu kavramak ve buna uygun davranmaktır.
Ekim’den öncelikle yeni tipte, Bolşevik Parti konusunda öğrenmek ve onu inşa çalışmasını bütün çalışmaların merkezine koymak, devrim konusunda ciddi olanların, ML, komünist olma konusunda iddialı olanların yapması gereken şeydir.
108. yılında Ekim’den öğrenmek, öncelikle Rusya’da Bolşevik Parti’nin inşası deneyimlerinden öğrenmek demektir ve Rusya’da Ekim Devrimi’ne önderlik eden Bolşevik Parti’den öğrenmek, yenmeyi öğrenmektir!
6 Kasım 2025

03/11/2025

İşçi-Emekçi Birliğinin Kadıköy İskele Meydanında “Emperyalist savaşa, kapitalist sömürüye, yağmaya karşı” şiarıyla düzenlediği İşçi-Emekçi Buluşması.

https://ydicagri.org/kadikoyde-isci-emekci-bulusmasi/
02/11/2025

https://ydicagri.org/kadikoyde-isci-emekci-bulusmasi/

Bileşeni olduğumuz İşçi Emekçi Birliği “Emperyalist savaşa, sömürüye, yağmaya karşı mücadeleye” şiarıyla Kadıköy İskele Meydanında İşçi Emekçi Buluşması eylemi yaptı. Eylemde İşçi Emekçi Birliği adına okunan açıklamada AKP/MHP iktidarının ve sermaye sınıf....

31/10/2025

Haydi, emperyalist savaşa, kapitalist sömürüye, yağmaya karşı 2 Kasım pazar günü Kadiköy'e!

🗓️2 Kasım Pazar
🕒15.00
📌Kadıköy İskele Meydanı

https://ydicagri.org/sudanda-neler-oluyor/
31/10/2025

https://ydicagri.org/sudanda-neler-oluyor/

11 Nisan 2019’da Sudan’da gerçekleştirilen darbe ile ordu yönetime el koydu. Yaklaşık 30 yıl süren Ömer el Beşir’in islamcı-faşist ve şeriat kanunlarının temel alındığı yönetimine son verildi. Beşir yönetimi yerine bir Askeri Geçiş Konseyi kuruldu. 11 Nisan’da yapılan...

İŞÇİ-EMEKÇİ BULUŞMASI YAPILACAKBileşeni olduğumuz İşçi-Emekçi Birliği, 2 Kasım Pazar günü Kadıköy’de “Emperyalist savaşa...
31/10/2025

İŞÇİ-EMEKÇİ BULUŞMASI YAPILACAK

Bileşeni olduğumuz İşçi-Emekçi Birliği, 2 Kasım Pazar günü Kadıköy’de “Emperyalist savaşa, kapitalist sömürüye, yağmaya karşı” İşçi-Emekçi Buluşması düzenliyor.
Buluşma için İstanbul genelinde yaygın çalışma yürütülüyor. Buluşmaya çağrı bildirilerinin yaygın dağıtımı yapılıyor, afiş çalışması yapılıyor, pankartlar asılıyor.

Günümüzde işçilerin, emekçilerin sorunları giderek katmerleşmektedir. İşçiler, emekçilerin en büyük sorunu geçim sorunudur. Yüksek enflasyonla, düşük ücretlerle, katmerli zamlarla, artan ev kiraları ile kredi kartı borçlarıyla, işsizlikle, iş bulunduğunda çok düşük ücretle ağır koşullarında yaşanan hayatlar, sürdürülmeye çalışılan hayatlar, iş kazalarında kaybedilen hayatlar…
Eziliyorsak, sömürülüyorsak, emeğimizin karşılığını alamıyorsak, yoksullaşıyorsak, bunun temel nedeni kapitalizmdir.
Ücretli emek sömürüsüne dayalı kapitalizmde modern köleleriz.
Bu durumu değiştirebiliriz.
Mücadele ederek, örgütlenerek, birleşerek, kapitalist sistemde çalışma ve yaşama şartlarımızı daha da iyileştirebiliriz.
Bunun için mücadele taleplerimiz:
En düşük ücret yoksulluk sınırının üzerinde olmalı, ücretlerin her ay enflasyon oranında artırılması; emekli maaşlarının açlık sınırının değil, insanca yaşamaya yetecek düzeyin üstüne çekilmesi, hakların düzenli artışlarla korunması, taşeron sistemine son verilip taşeron işçisinin kadroya alınması, güvenceli çalışmanın anayasal hak hâline getirilmesi; eşit işe eşit ücretin sağlanması, özellikle kadın işçilerin ücret eşitliğinin derhâl hayata geçirilmesi, tüm kazanılmış haklara —hafta tatili, yıllık izin, kıdem tazminatı vb.— dönük saldırılara son verilmesi… işyerlerinde insanca koşulların sağlanması… vb. vd. talepler için mücadele haklıdır, meşrudur. Bu taleplerin hiçbirisi “lütuf” değil, işçi sınıfının alın terinin karşılığıdır. Ancak sermaye düzeni, bu talepleri karşılamaya değil bastırmaya dönük politikalar izlemektedir. Bu nedenle bu taleplerin hayata geçmesi, ancak sınıf dayanışması ve birleşik bir mücadele mümkündür.
Ücret köleliğine son vermek için kapitalizmi yıkmak gerekir.
Ücretli kölelik düzeni sürdüğü sürece, ücretli köle olarak kalmaya devam edeceğiz.
Bu nedenle çalışma ve yaşama koşullarının daha iyi olması uğruna verdiğimiz mücadeleyi, sömürü sistemini, kapitalizmi yıkma mücadelesi ile birleştirmeli, devrim mücadelesinin bir parçası olarak kavramalı, ona tabi kılmalıyız.
Kurtuluş işçilerin emekçilerin kendi iktidarındadır!
Kurtuluşumuz için, işçilerin, emekçilerin iktidarı için, üretenlerin iktidarı için mücadele edelim! Örgütlenelim!
Kapitalizmi yıkalım!

İşçi Emekçi Buluşmasını örgütleyen kurumlar:
BDSP (Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu), BİH (Birleşik İşçi Hareketi), Devrimci Partili İşçiler, DKDER (Dostluk ve Kültür Derneği), Kaldıraç, Komün, Köz, PDD (Proleter Devrimci Duruş), Söz ve Eylem, Odak, Yeni Dünya İçin Çağrı.

İşçi Emekçi Buluşması
2 Kasım Pazar
15.00
Kadıköy İskele Meydanı

Address

Asmalımescit Mahallesi, Terkos Çıkmazı, Terkos Han No 1/71
Istanbul
34421

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Mücadeleye ÇAĞRI posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Business

Send a message to Mücadeleye ÇAĞRI:

Share

Category