
18/07/2025
Nesin’in sözünde benim için can yakıcı olan cümle şu: “…Allah korumuş”, peki Allah diğerlerini niye korumamış. O zaman Allah bir askeri kurtarırken, diğerlerini niye öldürmüş..” gibi bir basit mantık kurmuş. Amentüde biz ne diyorduk: “Ben, Allâh’a, (cc) meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe, hayır ve şerrin Allah’tan (cc) olduğuna ve öldükten sonra dirilmenin hak olduğuna inandım. Ben şehâdet ederim ki Allah’tan (cc) başka hiçbir ilâh yoktur. Ve ben yine şahadet ederim ki Hz. Muhammed (sav) O’nun kulu ve elçisidir.” Nesin’in şunu anlaması gerek, “Hayır da, şer de, İyilik de, kötülük de Allah’ın iradesi içindedir. Marks da, Hi**er de, Stalin de, Netenyahu da, Şeytan da, “Allah’ın iradesi” içindedir. Gazze’li çocuklar da! Ahmet Nesin de, Erdoğan, Bahçeli, Öcalan, Özel, Kılıçdaroğlu , ben, sen, o, biz, siz, onlar, hepimizi Allah yarattı ve onun iradesi içindeyiz. Bu anlamda Hz. Musa nasıl Allah’ın iradesi içinde ise Firavun da Allah’ın iradesi içinde. Hz. Musa’nın Firavundan farkı, Hz. Musa’nın o ilahi irade içindeki İlahi rıza içinde yaşamayı tercih etmesidir. O rıza uğruna, adalet, barış, hürriyet yolunda, kula kulluğun son bulması için, malları, canları ve sevdikleri ile çabalayıp durduğu (cihad ettiği), O’nun şeriatına (Meşru kıldığı, insanların temel hak ve hürriyetlerinin korunması uğruna) hukuk-u beşer / Yaratılmışlığın hak ve hukukunu koruma adına seferber olduğu için o Hz. Musa oldu!
Babasını tanıyorum, kendini, Aziz oğlu Ahmet Nesin’i uzaktan izliyorum.. Matematikçi biri. Bir “Matematik köyü” kurmuştu..