http://www.onuncukoygazetesi.com.tr/

OnuncuKöy Gazetesi, Harbiye (2025)

29/10/2025

Hatayspor Dosyası Yargıda: 343 Milyondan 505 Milyona Nasıl Çıkıldı?
Hatayspor’un 10 Ocak – 15 Ekim 2025 dönemine ait mali tabloları ortalığı karıştırdı.
Kulüp Başkanı Hikmet Çinçin’in 25 Eylül’de yaptığı basın toplantısında açıkladığı rakamlarla, kongrede açıklanan resmi mali tablo arasında tam 162 milyon TL fark bulunuyor.
Çinçin o gün, “Kulübü 41 milyon TL borçla devraldık, 343 milyon TL harcadık, 301 milyon TL gelir elde ettik” demişti.
Ancak 15 Ekim’deki kongrede aynı dönem için 505 milyon TL gider açıklaması yapıldı.
Bu fark, belgelerde “kur farkı”, “yakıt”, “avukatlık” ve “danışmanlık” kalemlerine gizlenmiş durumda.
Usulsüzlük İddiaları Belgelerle Ortaya Çıktı
Onuncu Köy’ün ulaştığı mali kayıtlara göre Hatayspor yönetimi, yalnızca dokuz ayda:
•41 milyon 915 bin TL’yi avukatlık gideri,
•27 milyon TL’yi kur farkı,
•19 milyon 600 bin TL’yi ulaşım ve akaryakıt gideri,
•13 milyon TL’yi mutfak ve yemek gideri,
olarak kayıtlara geçirdi.
Bu kalemlerin çoğunun karşılığı belirsiz, açıklama notları eksik.
Bazı faturaların ise kulüp içi ilişkili şirketler üzerinden kesildiği iddia ediliyor.
Üç Kuruma Başvuru Yapıldı
Gazetemiz kaynaklarına göre söz konusu tablo, artık yalnızca spor camiasının değil, denetim ve yargı organlarının da gündeminde.
Gazeteci Halit Basık tarafından:
•CİMER üzerinden (başvuru no: 2504452401), Gençlik ve Spor Bakanlığına
•Sayıştay Başkanlığı’na e-posta yoluyla,
•Gençlik ve Spor Bakanlığı Denetim Başkanlığı’na resmi başvurular yapıldı.
Ayrıca Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu dilekçesi hazırlanıyor.
Dilekçede, kamu kaynaklarının usulsüz kullanıldığı, mükerrer ödeme ve danışmanlık bedelleriyle “örtülü aktarım” yapıldığı vurgulanıyor.
Basın Toplantısındaki “Sessiz İsim”
25 Eylül tarihli basın toplantısında Başkan Hikmet Çinçin’in solunda oturan İlyas Bayraktar’ın kulübe astronomik bedelli fatura kesen bir şirketle bağlantılı olduğu iddia edildi.
Hatayspor yönetimi bu iddiaya dair bugüne kadar herhangi bir açıklama yapmadı.
Onuncu Köy’den Sert Mesaj
“Hatayspor’un parası Hatay halkının alın teridir.
343 milyon TL denilen harcama iki hafta içinde 505 milyona çıkıyorsa,
o aradaki 162 milyonun nerede olduğunu biri çıkıp açıklamak zorundadır.
Kimin cebine, hangi fatura üzerinden gittiği ortaya çıkana kadar bu dosya kapanmayacak.”
Hatayspor dosyası artık yalnızca bir spor meselesi değil, kamu zararı ve mali disiplin meselesidir.
CİMER, Sayıştay ve Bakanlık denetimleri sürece dahil olmuş, yargı süreci için hazırlık tamamlanmıştır.
Onuncu Köy Gazetesi bu dosyanın her satırını, her belgesini kamuoyuyla paylaşmaya devam edecektir.

29/10/2025

HALİT BASIK’TAN BASIN AÇIKLAMASI
Konu: 29 Ekim Cumhuriyet Resepsiyonuna Dair Kamuoyuna ve Hatay Valiliği’ne Çağrımızdır
Cumhuriyet Bayramı, yalnızca bir kutlama günü değil; milletimizin bağımsızlık, eşitlik ve laiklik iradesinin sembolüdür.
Bu anlamlı günün resepsiyonları; partilerin, çıkar çevrelerinin veya protokol listelerinin değil, Cumhuriyet’e inanan tüm yurttaşların buluşma zeminidir.
Ne yazık ki son yıllarda bu resepsiyonlar, Cumhuriyet ruhundan uzaklaşarak siyasi görüntü verme sahnesine dönüştürülmüştür.
Bu tutum, hem halkın hem de Cumhuriyet’in ortak vicdanını incitmektedir.
Onuncu Köy Gazetesi olarak Hatay Valiliği’ni göreve çağırıyoruz:
•Cumhuriyet resepsiyonunun kapıları, partili ya da partizan kimliklerle değil, Cumhuriyet’e inançla açılmalıdır.
•Davet listeleri, siyasî baskıların değil, halkın ortak temsili esas alınarak hazırlanmalıdır.
•Bu resepsiyon, bir “gösteri” değil; Cumhuriyet’in tüm renkleriyle yaşatıldığı bir “birlik sofrası” olmalıdır.
Hatay, Cumhuriyet’in en kadim şehirlerinden biridir. Bu şehir, savaşın ve depremin yorgunluğunu Cumhuriyet’in ışığıyla aşmıştır.
O nedenle 29 Ekim resepsiyonu da bu ruhu taşımak zorundadır.
Biz, Cumhuriyet’e inanan gazeteciler olarak hatırlatıyoruz:
Cumhuriyet, kimsenin malı değildir.
Cumhuriyet, halkındır.
Ve o halk, 29 Ekim’de yalnızca protokolde değil, kalpte yer bulmalıdır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Halit BASIK Onuncu Köy Gazetesi – Haber Merkezi Hatay, 29 Ekim 2025

29/10/2025

CUMHURİYET 102 YAŞINDA — HALK SUSMADI, SUSMAYACAK
Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değil; halkın kendi kaderini eline alışıdır.
Bugün, Onuncu Köy’ün her satırında o ruh yaşamaktadır:
Sansürün, baskının, yalanın karşısında — belgeyle, gerçeklerle direnenlerin ruhu.
Hatay’ın enkazında bile yeniden doğan bu ülke, hâlâ Mustafa Kemal’in izindedir.
Çünkü Cumhuriyet, bir kez kazanıldı mı, bir daha teslim alınamaz.
Onuncu Köy Gazetesi, halkın sesi olmaya, hakikatin izini sürmeye devam edecektir.
Yaşasın Cumhuriyet!
Yaşasın halkın onuncu köyü!

29/10/2025

HATAYSPOR’UN DEPOSU DELİK!
9 ayda 19 milyon liralık “yakıt” masrafı — bu kulüp kamyon filosu değil futbol takımı!
Hatayspor’un 10 Ocak – 15 Ekim 2025 dönemine ait mali tablosunda “Ulaşım, Konaklama, Akaryakıt Gideri” adı altında yazılan tam 19 milyon 600 bin 162 TL, kulüp tarihinin en büyük muhasebe skandalına işaret ediyor.
Bu tutar, Hatayspor’un yaklaşık beş yıllık yakıt tüketimine eşdeğer
Bu kulübün deposu değil, cebimiz delinmiş!
Hatay’ın sıcağında ter döken futbolcuların değil, arka odalarda fatura kesenlerin teri bu.
9 ayda 19 milyonluk “Ulaşım, konaklama, yakıt” mı olur?
Bu kulüp tanker filosu mu çalıştırıyor, yoksa mazotla mı yıkanıyor?
Rakamlar yakıyor!
•Ulaşım, konaklama, akaryakıt: 19.600.162 TL
•Avukatlık gideri: 41.915.008 TL
•Kur farkı: 27.044.298 TL
Üç kalem birlikte yaklaşık 90 milyon TL’lik kara delik oluşturuyor.
Bu tablo, “yaktırarak ısıtılmış bir kasa” izlenimi veriyor.
Taraftar diyor ki:
“Sahada topu sürmeyenler,
defterde rakam sürüyor!”
“Bu kulüp yakıtla değil, yalanla gidiyor.”
Gerçek ne?
Hatayspor’un en yoğun deplasman sezonunda dahi toplam yakıt, konaklama ve ulaşım gideri en fazla 3 milyon TL düzeyindeydi.
Ancak 2025 raporunda beş kat fazla gösterilmiş.
Yani kulüp yakıt fişleriyle para aklamış gibi bir izlenim doğuyor.
Onuncu Köy Yorumu:
Hatayspor’un deposu dolu değil, şeffaflık deposu boş.
Bu şehir enkazdan kalktı ama sporun içindeki enkaz hâlâ yerinde.
Futbolcuların değil, fatura ustalarının şampiyonluğu bu!

29/10/2025

TOKSÖZ CEZAEVİNDE
Eşiyle tartıştı, şiddet uyguladı, tutuklandı: Adalet bu kez kendi içinden başladı
Bolu’nun Mudurnu ilçesinde kısa süre önce göreve başlayan İlçe Emniyet Müdürü Hasan Tokgöz, üç ay önce evlendiği eşine şiddet uyguladığı iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Edinilen bilgilere göre Tokgöz, geçtiğimiz hafta eşiyle tartıştıktan sonra fiziksel şiddet uyguladı. Eşinin şikâyeti üzerine gözaltına alınan Tokgöz, 25 Ekim’de çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. İçişleri Bakanlığı olaya ilişkin idari soruşturma başlatarak Tokgöz’ü görevden uzaklaştırdı.
Yaklaşık iki ay önce Mudurnu İlçe Emniyet Müdürlüğü görevine atanan Tokgöz’ün tutuklanması, emniyet teşkilatında şok etkisi yarattı. Yerine geçici bir görevlendirme yapıldığı öğrenildi.
Olay, “yasayı uygulayanların, yasayı çiğnemesi” açısından Türkiye’deki sistemsel denetim boşluklarını yeniden gündeme getirdi.

29/10/2025

“Hatayspor’un Defterinde 27 Milyonluk Kur Farkı: Döviz mi uçtu, para mı kaçtı?”
10 Ocak–16 Ekim arası ‘kur farkı gideri’ 27.044.298 TL
Hatay’da dolar fırlamadı ama Hatayspor’un hesabı uçtu!
Yeniocak İş Merkezi’nin parası bu kalemden mi çıktı?
Hatayspor’un 2025 yılı mali tablosunda “kur farkı gideri” olarak yazılan 27 milyon 44 bin 208 TL, şehirde yeni bir tartışmayı başlattı.
Aynı dönemde dövizde bu ölçüde bir dalgalanma yaşanmadığı halde, kulübün bilançoya bu tutarı “gider” olarak işlemesi dikkat çekti.
Bazı kaynaklara göre bu rakam, ESKİOCAK İş Merkezi’ndeki özel inşaat ödemelerinin “kur farkı” bahanesiyle deftere geçirildiği iddiasını güçlendiriyor.
Hatayspor’un 10 Ocak – 16 Ekim 2025 arası bilançosunda yer alan “Kur farkı gideri” kalemi: 27 milyon 44 bin 208 TL
Aynı dönemde dolar 30–36 TL aralığında seyrederken, bu kadar yüksek kur farkı ancak çok büyük döviz borcu ya da kamu kaynağının örtülü aktarımıyla açıklanabiliyor.
Mali raporun hiçbir yerinde bu farkın hangi borç veya hangi döviz işlemiyle oluştuğuna dair bir açıklama yok.
Bu kalem, Hatay kamuoyunda “ ESKİOCAK İş Merkezi’nin inşaat ödemeleri kulüp üstünden mi yürütüldü?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı.
Ekonomi çevreleri, “kur farkı” adı altında yapılan kayıtların genellikle gizli ödemeleri bilançoya yedirme yöntemi olduğunu belirtiyor.
Sayıştay denetçilerine göre bu tip giderler, hizmet veya mal alımıyla ilişkilendirilemiyorsa kamu zararına neden olan usulsüz muhasebe işlemi sayılıyor.
UZMAN GÖRÜŞÜ KUTUSU:
“Kur farkı giderleri, reel döviz borcu veya ithalat yoksa sadece kâğıt üzerinde yaratılan ‘zarar’dır.
Bu, çoğu zaman fiktif ödeme veya paralel harcama izlenimi verir.
Hatayspor’un 9 ayda 27 milyon TL kur farkı yazması, küçük bir kulüp için ekonomik değil, politik bir rakamdır.”
SON CÜMLE (Onuncu Köy tarzı kapanış):
Onuncu Köy soruyor:
“Hatayspor kur farkından zarar mı etti, yoksa Hatay fark edilmeden soyuldu mu?”

29/10/2025

HBB’de 21/b Depremi Park Bahçeler Başkanı da Gitti
Hatay Büyükşehir Belediyesi’nde 21/b (pazarlık usulü) ile yapılan ihalelerin yarattığı fırtına yeni bir ismi daha koltuğundan etti. Park ve Bahçeler Dairesi Başkanı’nın görevden ayrıldığı öğrenildi.
Son dönemde daire başkanları birer birer uzaklaştırılırken, içeriden sızan bilgilere göre “böyle giderse belediyede çalışacak daire başkanı kalmayacak”.
“İmza Sorumluluğu 10 Yıl”
Uzmanlar, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na göre açık yapılması gereken ihalelerin 21/b maddesiyle dar bir çevreye verilmesinin rekabeti ortadan kaldırdığı ve kamu zararına yol açtığı görüşünde.
Bir belediye kaynakları, “Memurların attığı her imzanın 10 yıl sorumluluğu vardır. Bu dosyalar Sayıştay’a gittiğinde sadece daire başkanları değil, gerçekleştirme görevlileri yani müdürler de hesap verecek” dedi.
“Daireler Birer Birer Kapatılıyor”
Gazetemize ulaşan son bilgilere göre, Hatay Büyükşehir Belediyesi’nde bazı daire başkanlıkları sessizce kapatıldı. Kurum içinde büyük bir moral çöküntüsü yaşanıyor.
Belediye kulislerinde, “artık kimse imza atmak istemiyor, çünkü herkes ileride bu ihaleler nedeniyle yargılanmaktan korkuyor” deniliyor.
Onuncu Köy Yorumu
Bu tablo, Hatay Büyükşehir Belediyesi’nde “sistemin çürüdüğü” yönündeki iddiaları güçlendiriyor.
Kamu kaynaklarının şeffaf biçimde kullanılmadığı, rekabetin engellendiği ve kurum içi yönetici krizinin giderek büyüdüğü görülüyor.
Gazetemize gelen ihbarlar doğrulanırsa, belediyecilik etiği açısından Hatay için yeni bir kara sayfa açılacak.

29/10/2025

“Hatayspor Defterinden 41 Milyonluk Avukatlık Faturası Çıktı!”
Başkan Vekili Av. SERDAL ŞAHUTOĞLU Avukat olmasına rağmen Hikmet Çinçin’in imzasıyla ibra edilen Avukatlık giderinin: 41 milyon 915 bin sekiz TL! Yani BİR MİLYON DOLAR olması normal mı
Belgelerde hizmet karşılığı yok kulüp bütçesinden hukuk kılıfıyla milyonlar mı aktarıldı?
Hatayspor’un 2025 Ocak – Ekim dönemine ait gelir–gider tablosunda yer alan “avukatlık gideri” satırı gündeme bomba gibi düştü.
Başkan vekili sıfatıyla görev yapan Av. SERDAL ŞAHUTOĞLU adıyla yazılan 41 milyon 915 bin Sekiz TL’lik kalem, ibra edilen rapora “hizmet açıklaması olmadan” eklendi.
Uzmanlar, bu tutarın futbol kulübü ölçeğinde olağan dışı olduğunu, Sayıştay ve MASAK incelemesi gerektirdiğini belirtiyor.
Hatayspor’da defter sayfaları kabardı, hukuk gideri gökyüzünü deldi.
Olağanüstü kongre öncesi yapılan ibra toplantısında, Selahattin Eskiocak’ın açıklamasında “avukatlık gideri” tam 41 milyon 915 bin 8 TL olarak kayıtlara geçti.
Kulübün resmi defterlerinde yer alan bu kalem, “hizmet açıklaması yapılmadan” ibra edildi.
Ne davaların ne vekaletnamelerin ne de ödemelere ilişkin makbuzların üyelere sunulmadığı belirtiliyor.
Uzmanlara göre bu tablo, Dernekler Kanunu’nun 31 ve 32. maddelerine, ayrıca TCK 155 ve 257’ye aykırılık teşkil ediyor.
Kamu kaynağı kullanıldığı şüphesi varsa Sayıştay, paranın yönü belirsizse MASAK devreye girmek zorunda.
Onuncu Köy’ün ulaştığı bilgiye göre, aynı dönemde kulübün diğer gider kalemleri içinde “teknik heyet ödemesi” 13 milyon TL, “malzeme gideri” ise 8 milyon TL civarında.
Yani avukatlık gideri tüm futbol giderlerinin toplamından fazla!
UZMAN GÖRÜŞÜ KUTUSU:
“Bu tutar, futbol kulübü ölçeğinde akıl dışı.
Avukatlık hizmeti ne kadar kapsamlı olursa olsun 41 milyon TL’lik bir fatura ancak kamu parası transferiyle mümkündür.
Bu, Sayıştay ve MASAK denetimine açık tipik bir kara deliktir.”
İsim verilmeden paylaşılabilecek bir mali hukukçu görüşüyle kullanılabilir.
SON CÜMLE (Onuncu Köy imzası):
Onuncu Köy soruyor:
“Bir futbol kulübü, hukuk giderine 41 milyon TL harcıyorsa; futbolu kim, hesabı kim oynuyor?”

28/10/2025

BİR LİRA, BİR CUMHURİYET’Tİ
Halit BASIK’ın29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Özel Yazısı
Bir Paranın Hikâyesi Değil,
Bir Halkın Onurudur
1927…
Cumhuriyet henüz altı yaşında.
Yeni bir devlet, küllerinden doğmuş bir halk, el emeğiyle ayağa kalkıyor.
Ve o yıl ilk Türk Lirası basılıyor.
Üzerinde bir çiftçi, sabanıyla toprağı işliyor.
Arkasında güneş, önünde üretim…
İşte o bir lira, sadece bir para değil, bir manifestoydu.
Atatürk, o parayı basarken “faiz lobisi”ne değil, kendi köylüsüne güvenmişti.
Bir milletin alın terini, kâğıda değil, karaktere bastırmıştı.
O yüzden o para altınla değil, namusla ölçülürdü.
Cumhuriyet’in Ekonomisi Ahlaktı
1920’lerde Türkiye’nin hazinesi kasalardan değil, karakterden oluşuyordu.
O dönemde bütçenin en büyük kalemi okul, öğretmen, ziraat, sanayi idi.
Bir öğretmen maaşı devletin gururu, bir sabanın demiri vatanın sigortasıydı.
Atatürk’ün “iktisadi bağımsızlık” anlayışı bir laf değildi:
“Siyasi bağımsızlık, ekonomik bağımsızlıkla korunur.”
O yüzden 1927’de bir Türk Lirası dolar karşısında değerliydi,
ama asıl değerli olan o parayı kimlerin basmadığıydı.
O lirada ne rüşvet vardı, ne komisyon, ne danışmanlık bedeli.
O lira, düzensizliğin değil, direnişin simgesiydi.
Bir Lira Nerede Kayboldu?
Bugün birileri “1927’de bir lira 103 dolar ederdi” diyerek hamasi övgüler diziyor.
Yanlış.
O yıllarda 1 lira yaklaşık yarım dolar ediyordu.
Ama bu rakamın hiçbir önemi yok.
Çünkü mesele dolar değil, onur meselesiydi.
O bir lira ile 2300 ekmek değil, bir milletin itibarı satın alınabiliyordu.
Bugün geldiğimiz noktada ise o bir liranın yerinde “havuz” var.
O sabanın yerinde “ihale”, o alın terinin yerinde “komisyon.”
Cumhuriyet’in kasasını dolduran köylülerin yerinde,
devletin kasasını boşaltan elitler var.
Cumhuriyet’in ilk parası halkın elindeydi,
şimdi milletin cebinde borç, birilerinin kasasında servet var.
Bir Rejim Değil, Bir Emeğin İnşasıydı
Cumhuriyet sadece bir siyasi sistem değil,
bir üretim düzeniydi.
Tütünün, pamuğun, demirin, şekerin, elektriğin adıydı.
Etibank, Sümerbank, Şeker Fabrikası,
bugün “özelleştirme” adı altında dağıtılan hazinenin ta kendisiydi.
Atatürk, dış borcu ödemek için değil,
halkına iş, köylüsüne kazanç yaratmak için yatırım yaptı.
Bugün “mega proje” denilenlerin hiçbiri
Cumhuriyet’in “bir fabrika daha” felsefesi kadar yerli ve onurlu değildir.
Cumhuriyet, Kâğıttan Değil, Karakterden Basılır
29 Ekim, sadece takvimdeki bir gün değildir.
Bir hatırlama değil, hatırlatma günüdür.
Cumhuriyet, banknot gibi basılmaz;
direniş, eğitim, üretim ve adaletle yeniden yazılır.
O yüzden bugün bir kez daha sormak gerekir:
“Biz hâlâ o bir lirayı hak ediyor muyuz?”
Paranın arkasındaki çiftçi yoksa,
ön yüzündeki imzanın anlamı kalır mı?
Bugün Hatay’da, Türkiye’nin her köşesinde, bir avuç onurlu insan hâlâ Cumhuriyet’in parasıyla yaşıyor:
yalanı kabul etmeyen, emeğini satmayan, belgeyle konuşan insanlar…
İşte onlar, Cumhuriyet’in son sermayesidir.
Ve bu milletin hâlâ “Onuncu Köy”ü vardır.

Onuncu Köy’ün Bayram Çağrısı
Bu 29 Ekim’de biz, ne saraylardan, ne logolardan değil,
bir harf fabrikasından sesleniyoruz:
Elimizde ne dolar var ne ihale;
bizde belge, kalem, inat var.
Cumhuriyet’i yalnız kutlamıyoruz;
yeniden inşa ediyoruz.
Adaletin yıkıldığı her yerden belge çıkarıyoruz.
Hırsızların, rüşvetçilerin, ihalecilerin arasında hâlâ bir lira kadar tertemiz kalabiliyorsak,
bilin ki o, hâlâ Atatürk’ün bastığı Cumhuriyet’tendir.
Halit BASIK / Onuncu Köy Gazetesi
Belge Deyince Onuncu Köy.” 29 Ekim 2025 — Hatay

27/10/2025

Atilla Önal’dan Sert Tepki: “Dürüst İlçe Başkanı Görevden Alındı Gerçeği Açıklayın”
Hassa’da görevden alınan AKP ilçe başkanı Halil Ersen Doğan hakkında partinin içinden gelen tepki büyüyor.
Ak Partili Atilla Önal, sosyal medya paylaşımında Doğan’ın “dürüst” olduğunu ve görevden alınmasının arkasında başka sebepler olabileceğini iddia etti. Önal, “Bundan sonra tüm gerçeği kamuoyuna duyuracağız” diyerek uyarıda bulundu.
AKP Hassa teşkilatındaki görevden alma kararı, parti içinden bir tepki mesajını beraberinde getirdi. Partinin eski/yerel yöneticilerinden Atilla Önal, kişisel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, görevden alınan ilçe başkanı Halil Ersen Doğan için sert ifadeler kullandı.
Önal paylaşımında özetle şunları iddia etti:
•Halil Ersen Doğan’ın “partinin parasını koruduğu” ve “kullanmadığı” için görevden alındığı;
•Doğan’ın “vatansever” ve “millete hizmetkâr” biri olarak tanımlandığı;
•Önal, bu iddiaların araştırılması gerektiğini, aksi takdirde “bütün pislikleri Hatay kamuoyuna duyuracaklarını” belirtti.
“Hassa AKP ilçe başkanı Halil Ersen Doğan neden görevden alındı? Partinin parasını koruduğu ve kullanmadığı için mi, vatansever olduğu için mi, millete hizmetkâr olduğu için mi… dürüst ilçe başkanı görevden alınıyor. Bundan sonra hepinizi Hatay kamuoyuna duyuracağız…”
Neler sorulmalı?
Onuncu Köy’ün haberci yaklaşımıyla, bu paylaşımın ardından yanıt beklenmesi gereken başlıklar şöyle:
1.Görevden alma gerekçesi nedir? AKP il/ilçe yönetimi tarafından kamuoyuna açıklanmalı.
2.Doğan’ın iddia edilen davranışları hakkında somut bir soruşturma/inceleme var mı? Resmî belge, karar yazısı veya tutanak talep edilmeli.
3. Parti kaynakları ve hesap verilebilirlik Parti içi mali işlemler nasıl denetleniyor; görev değişiklikleri ne kadar şeffaf?
Onuncu Köy Yorumu (kısa)
Siyasi partiler içindeki değişimler, illa ki “içişi”nindir; ama bir partinin yerel temsilcilerinin görevden alınması kamusal bir olay haline geldiğinde, vatandaşların soru sorma hakkı doğar. Eğer bir görevden alma “temizlik” iddiasıyla yapılmışsa, bunun gerekçeleri açıklanmalı; eğer haklı gerekçeler yoksa ise parti içi tasarruflar kamu vicdanını zedeleyebilir. Onuncu Köy, şeffaflığı ve soruların cevaplanmasını talep eder.

27/10/2025

CHP Hatay İl Yönetimi Defne’de Toplandı: Kadınlar Vardı, Bina Yoktu!
CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara’ya sesleniyoruz:
Ayak oyunları devam ederse kaldıki edecek; CHP’nin “kadın kotası var ama kadın yok” paradoksu bir kez daha Hatay’da yaşanacak.
Parti içindeki ayak oyunlarına izin verme, kadın kotasını koru, istifa eden kadın üyelerin yerine yine kadın yedeklerin atanmasını Genel Merkez’e resmi raporla bildir.
Aksi halde bu fotoğraftaki umut yerini yine aynı tabloya bırakacak:
“Erkekler konuşur, kadınlar alkışlar.”
CHP Hatay İl Yönetimi, ilk toplantısını Defne İlçe Başkanlığı binasında yaptı.
Henüz il başkanlığı binası ve toplantı salonu bulunmaması dikkat çekerken, yönetimdeki kadınların ağırlığı umut verdi.
Ancak kulislerde, “ilerleyen günlerde kadınlar istifa ettirilirse erkek yedekler alınacak” söylentileri şimdiden konuşulmaya başlandı.
CHP Hatay İl Yönetimi ilk toplantısını Defne İlçe Başkanlığı’nda gerçekleştirdi.
Toplantıya il başkanı, ilçe başkanları ve yeni yönetim üyeleri katıldı.
Toplantıda yeni dönem hedefleri, saha planlaması ve örgütlenme stratejileri değerlendirildi.
Ancak dikkat çeken iki detay vardı:
Birincisi, Hatay İl Başkanlığı henüz kendi binasında değil, Defne İlçe Başkanlığı’nda toplandı.
İkincisi ise yönetim kurulu sıralarında yer alan kadınların güçlü ve dikkat çekici temsil oranıydı.
Parti kulislerinde konuşulan iddia ise şu:
İlerleyen günlerde bazı kadın üyelerin istifaya zorlanacağı, boşalan koltuklara ise “yedek sıradaki erkeklerin” getirileceği öne sürülüyor.
CHP Hatay örgütü, depremin yaralarını sararken kendi iç düzenini de yeniden inşa etmeli.
Kadınların yer aldığı ilk kareler umut vericiydi; ama bu karelerin kalıcılığı gerçek sınavı gösterecek.
Aksi halde bu fotoğraftaki umut yerini yine aynı tabloya bırakacak:
“Erkekler konuşur, kadınlar alkışlar.”

OnuncuKöy Gazetesi

29/10/2025

29/10/2025

29/10/2025

29/10/2025

29/10/2025

29/10/2025

29/10/2025

29/10/2025

28/10/2025

27/10/2025

27/10/2025

Address

Website

Alerts

Contact The Business

Shortcuts

Share

Category