ISLIK

ISLIK Yayınevi

“  nüfusunun büyük bir çoğunluğu insan haklarının öznesi değil. Bu insanlar daha ziyade   söyleminin nesneleri durumunda...
27/06/2025

“ nüfusunun büyük bir çoğunluğu insan haklarının öznesi değil. Bu insanlar daha ziyade söyleminin nesneleri durumundalar. O halde asıl mesele, insan hakları söyleminin, insan haklarından dışlananların, sömürülenlerin ve ayrımcılığa uğrayanların mücadelelerine yardımcı olmada etkili olup olmadığı ya da tam tersine bu mücadeleleri daha da zorlaştırıp zorlaştırmadığıdır. Başka bir deyişle, bugün insan haklarının iddia ettiği tarihsel bir zaferin mi yoksa bir yenilginin mi sonucudur?“

Ya Tanrı İnsan Hakları Aktivisti Olsaydı?, Boaventura De Sousa Santos, Türkçesi: Yusuf Enes Karataş

KIRIM SAVAŞI ve GÜNDELİK YAŞAM"Kültür ve Modernleşme"KUDRET EMİROĞLUEmma Goldman “Dans edemediğim devrim benim değildir”...
17/06/2025

KIRIM SAVAŞI ve GÜNDELİK YAŞAM
"Kültür ve Modernleşme"

KUDRET EMİROĞLU

Emma Goldman “Dans edemediğim devrim benim değildir” derken, Namık Kemal’den Yakup Kadri’ye Osmanlı fikir önderleri, kurtuluşun ancak “dans olmadan” mümkün olduğunun kavgasını veriyorlardı. Ama Kırım Savaşı’nın zorunluluklarıyla ülkeye gelen telgraf, tren, fotoğraf vb. yenilikler gündelik yaşamın dinamiklerini değiştirmeye başlamıştı bile. Paşalar baloda, masada, kafede zorlanırken, bunların telgraf, tren hatta komisyon, rüşvet gibi zamanın gereği olduğunu anlamışlardı. Fakat gene de Osmanlı kalarak devam etmenin çaresizliği içindeydiler çünkü Osmanlı giderse paşalık bitebilirdi…

Bu çalışma, etki ve sonuçlarıyla Kırım Savaşı’nı, modernizmin gündelik yaşamla birlikte zihin dünyasını değiştirmeye başlamasının dönüm noktalarından biri olarak ele alırken, bu değişimin o zaman ve şimdi Osmanlı tarihyazımında nasıl yorumlandığını da eleştiriyor…

Modernizm, siyasilerin ve akademisyenlerin yorum dünyasıyla değil, “Katip benim ben katibin, el ne karışır” türküsüyle başlıyor ve dans gibi baskılanmak isteniyor…

YA TANRI İNSAN HAKLARI AKTİVİSTİ OLSAYDI?BOAVENTURA DE SOUSA SANTOSTürkçesiYusuf Enes KarataşEn dehşet verici toplumsal ...
16/06/2025

YA TANRI İNSAN HAKLARI AKTİVİSTİ OLSAYDI?

BOAVENTURA DE SOUSA SANTOS

Türkçesi
Yusuf Enes Karataş

En dehşet verici toplumsal adaletsizlikler ve adaletsizliklerin mahsulü insani acılar, bunlarla etkili bir şekilde mücadele etmek ve daha adil bir toplum yaratmak için gereken ahlaki öfkeyi ve siyasi iradeyi artık uyandırmıyor.

Ya Tanrı İnsan Hakları Aktivisti Olsaydı?, daha iyi bir toplum mücadelesinden vazgeçmemiş olanların, özellikle de bu mücadeleyi insan hakları bayrağı altında sürdürenlerin örgütlülüğünü ve kararlılığını güçlendirmeyi amaçlıyor.

Kitap, dinî hareketlerin ve siyasi teolojilerin kamusal alanda dinin varlığını savunmasından kaynaklanan insan hakları sorgulamalarını ele alıyor. Giderek küreselleşen bu hareketler ve onları besleyen teolojiler, seküler insan haklarının temelindeki söylemle çelişen ve çoğu zaman ona rakip olan bir insan onuru anlayışını yaygınlaştırıyor.

Yazara göre, geleneksel insan hakları düşüncesi, bu tür hareketler ve teolojiler karşısında konumlanmak için gerekli teorik ve analitik araçlardan yoksun; daha da kötüsü, bunun önemini kavrayamıyor. Soyut bir reçeteyi her duruma aynı şekilde uygulayarak, alternatif söylemlerin ve ideolojilerin evrensel insan hakları külliyatını etkilemeyecek yerel özgüllüklere indirgeneceği umuluyor. Ancak bu stratejinin giderek yetersiz kaldığının görülmesine cevaben kitap, yalnızca karşı–hegemonik bir insan hakları anlayışının bu tür sorgulamalarla başa çıkabileceğini göstermeyi hedefliyor.

“Tanrının Maskeleri .II.”DOĞU MİTOLOJİSİJOSEPH CAMPBELLTürkçesi: Kudret Emiroğlu(Gözden geçirilmiş 4. baskı)Joseph Campb...
08/06/2025

“Tanrının Maskeleri .II.”
DOĞU MİTOLOJİSİ

JOSEPH CAMPBELL

Türkçesi: Kudret Emiroğlu

(Gözden geçirilmiş 4. baskı)

Joseph Campbell’in “Tanrının Maskeleri” dizisi, bütün dünya mitolojilerinden bir seçme değil; mitolojiyi insanlığın ürettiği anlama ve anlamlandırma çabası olarak başta felsefe, antropoloji, psikoloji olmak üzere diğer disiplinlerden ve edebiyattan da yararlanarak çözümlediği ve aynı anda bütün bu insanlık birikiminin mitolojiden yararlanarak da anlaşılabileceğini ortaya koyan “tez”li bir başyapıttır. Campbell bu tezini, insanlığın doğum, ölüm, sevgi karşısındaki “kader”ine karşı tek bir kaynaktan doğup gelişen ve farklılaşan manevi yaşamının bütüncüllüğü üstüne kurduğu için de başarılıdır. Dünyanın tarihe geçmiş ve antropologlar eliyle toplanmış mitoslarını anlamlı bir bütünsellik içinde öğrenirken, Freud, Jung, Mann, Spengler, Schopenhauer, Nietzsche, Goethe, Wagner, Joyce, Picasso ve daha birçok düşünür ve sanatçının bu dünyaya bakışlarına, bir de böyle bir pencereden bakacaksınız.

“Doğu Mitolojisi”, yaşam karşısında birey adına ve toplumun bir üyesi olarak üretilen kültürel yanıtların tanrısız erdemini Hint, Çin ve Japonya’nın felsefe, sanat ve siyaseti, tarih ve toplumsal yapısı bağlamında irdeler, insanlık serüveninin kast, devlet ve ata söylemleriyle üretimini sürdürür…

Bu dünyadan Ahmet Say geçti… dokunduğu her şeyi aydınlatarak.Yazarımız Ahmet Say’ı aramızdan ayrılışının üçüncü yılında ...
10/05/2025

Bu dünyadan Ahmet Say geçti… dokunduğu her şeyi aydınlatarak.

Yazarımız Ahmet Say’ı aramızdan ayrılışının üçüncü yılında saygıyla anıyoruz.

ANGLO-AMERİKAN DÜNYADA HUKUK FELSEFESİNİN TARİHİ (1600-1900)MICHAEL LOBBANTürkçesi:Yusuf Umur ÇilKıta Avrupası’nın yazıl...
06/02/2025

ANGLO-AMERİKAN DÜNYADA HUKUK FELSEFESİNİN TARİHİ (1600-1900)

MICHAEL LOBBAN

Türkçesi:
Yusuf Umur Çil

Kıta Avrupası’nın yazılı hukuk kuralları temelli hukuk sisteminin perspektifinden bakıldığında İngiltere’de gelişmiş ve sömürgecilik faaliyetleriyle geniş bir coğrafyaya yayılmış common law’un yapısı ve bu yapının ardındaki hukuki akıl çoğunlukla anlaşılmaz görülür. Bu da ya common law hakkında klişeleşmiş ama içi boş nitelemelere veya da abartılı bir farklılık vurgusuna yol açar. Buna ilaveten Türkiye’de son yıllarda hukuk felsefesi alanında İngilizce konuşulan, dolayısıyla da common law’un geçerli olduğu dünyada üretilen hukuki yaklaşımlar sıkça tartışılmakla birlikte, Anglo–Amerikan hukukunun tarihi veya kuramsal tarihi ihmal edilmektedir. Bu kitabın Türkçedeki söz konusu boşluğu doldurmaya aday olduğu rahatlıkla söylenebilir.

Anglo–Amerikan hukuk tarihi alanında uzman olan Michael Lobban’ın kaleme aldığı kitap, Ortaçağ’ın sonlarında ve Modern dönemin başlarında İngiltere’de gelişen ‘common law zihniyeti’yle başlıyor. Kitapta İngiltere’de ve Amerika Birleşik Devletleri’nde gelişen farklı yaklaşımlar inceleniyor ve Edward Coke’un common law vizyonunun Amerikalı hukukçular üzerinde güçlü bir etki yaratmaya devam ederken, İngiltere'de Bentham ve Austin'in çalışmalarında tam ifadesini bulan daha pozitivist bir yaklaşımın kök saldığı gösteriliyor.

Islık Yayınları kitapları, şubat ayı boyunca kitapyurdu.com’da %45 indiriml!
04/02/2025

Islık Yayınları kitapları, şubat ayı boyunca kitapyurdu.com’da %45 indiriml!

Mit ve Anlam (joseph Campbell), yaşama; bir gezegen olarak dünyaya ve onun içinde gerçekleşen her şeye karşı bakış açını...
19/12/2024

Mit ve Anlam (joseph Campbell), yaşama; bir gezegen olarak dünyaya ve onun içinde gerçekleşen her şeye karşı bakış açınızı temelinden sarsacak bir kitap.

“Fırsatınız olsaydı ’a ne sorardınız? Karşılaştırmalı , Joseph Campbell 1949’da Kahramanın Sonsuz Yolculuğu’nu yayımlayana kadar bilinmeyen akademik bir konuydu.
Campbell, çığır açan bu çalışmasıyla, kültürden bağımsız olarak tüm mitlerin, temel bir bütünlüğe sahip olduğunu kesin bir şekilde ortaya koydu. Okuyucular Campbell’ın mesajına coşkuyla karşılık verdi ve sonraki nesil psikologlar, sanatçılar ve yazarlar onun çalışmalarından ilham aldı.
Mit ve Anlam: “Mitolojiye ve Hayata Dair” ’ın çekiciliğinin, mizahının ve konuya hâkimiyetinin öne çıkmasını sağlayan bir çalışma.
Temalara göre bölümlere ayrılmış olan kitaptaki diyaloglar, aşağıdakiler de dahil olmak üzere çok çeşitli soruları ele alıyor:
• nereden gelir?
• Campbell, Kahramanın Sonsuz Yolculuğu’nun zamansız modelini nasıl keşfetti?
• Siyasi olarak parçalanmış, çok kültürlü toplumumuz yaşamak için, bir dizi ortak mit bulabilir mi?
• Campbell’ın öyküsü akademik çalışmalarını nasıl etkiledi?
Campbell, kitap boyunca insan deneyimlerinin yönlerini vurguluyor; ve mesafeyle birbirinden ayrılmış kültürler arasında çarpıcı paralellikler buluyor.
Bu eserde okuyucu “insan doğası anlayışımızda yaratan bir ”ü tanıyacak.”

Bugün Erdal Eren'in doğum günü... Erdal'ın İdamı öncesinde imam dini telkinde bulunmak ister, bunun üzerine Erdal Eren'i...
25/09/2024

Bugün Erdal Eren'in doğum günü... Erdal'ın İdamı öncesinde imam dini telkinde bulunmak ister, bunun üzerine Erdal Eren'in avukatı İmama Kur'an-ı Kerim'den şu bölümü okumasını ister: "SANMAYIN Kİ SİZLERİ EBEDİYETE KAVUŞTURANLAR, SANMASINLAR Kİ EBEDİYETEN YAŞAYACAKLAR..."

"ULUSLARIN ZENGİNLİĞİ"(1. Cilt) / (TAM METİN)(5. Baskı)ADAM SMITHTürkçesiAyşe YunusMehmet Bakırcıİktisat biliminin kuruc...
12/09/2024

"ULUSLARIN ZENGİNLİĞİ"
(1. Cilt) / (TAM METİN)

(5. Baskı)

ADAM SMITH

Türkçesi
Ayşe Yunus
Mehmet Bakırcı

İktisat biliminin kurucu eserleri arasında sayılan Ulusların Zenginliği, bütünlüklü yapısı ve pratik gözlemlere dayanan, olgun, rahat anlaşılır üslubuyla günümüzde de önemini koruyor. Adam Smith’in bu başyapıtı, endüstriyel kapitalizmin emekleme aşamalarını yansıtıyor. Tüm dünyayı etkisi altına almak üzere olan yeni üretim yöntemleri, bankacılıkta yaşanan büyük değişiklikler, tarım ve sanayi verimindeki müthiş artış…

Adam Smith, bu büyük değişiklikler yaşanırken temel bir yönelimin de temsilcisi haline gelen Ulusların Zenginliği’nin odağına, devletin bu gelişmelere müdahil olmaması gerektiğini yansıtan anlayışını koyuyor.

Sıradan insanların, profesyonellerin yardımına muhtaç olmadan iktisadi çıkarlarını koruyabileceklerine inanan Adam Smith, iktisat biliminin köklerine inmek isteyenler kadar, iktisat okumaları yapmak isteyen meraklılara da hitap edebiliyor.

Yaklaşık 250 yıl öncesinden seslenerek günümüzü anlamamıza yardım etmeye devam eden Ulusların Zenginliği’nin bu yeni baskısı; gözden geçirilmiş çevirisi, metne sadık kalınarak güncellenen dili, okumayı kolaylaştıracak ön yazı ve diziniyle okurun karşısında.

ROMA’DAN ON YEDİNCİ YÜZYILA HUKUKÇULARIN HUKUK FELSEFESİEditörler: ANDREA PADOVANI / PETER G. STEINTürkçe Editör: Ertuğr...
12/09/2024

ROMA’DAN ON YEDİNCİ YÜZYILA HUKUKÇULARIN HUKUK FELSEFESİ

Editörler: ANDREA PADOVANI / PETER G. STEIN

Türkçe Editör: Ertuğrul Uzun

Genel editörlüğünü Enrico Pattaro’nun yaptığı A Treatise of Legal Philosophy and General Jurisprudence – Hukuk Felsefesi ve Genel Hukukbilim Külliyatı başlıklı dizinin yedinci cildi olan Roma’dan On Yedinci Yüzyıla Hukukçuların Hukuk Felsefesi, Romalı hukukçuların hukuk anlayışından başlayarak Kıta Avrupası’nda Roma Hukuku temelinde üretilen hukuk düşüncesini ve pratiğini ele alıyor. Hukukun bir bilim olarak kavranışının ve metodolojik mülahazaların hukuk düşüncesi üzerindeki etkisi ile hukuk biliminin siyaset bilimiyle ilişkisi alanın önemli yazarlarınca inceleniyor.

POLİMAT / "Leonardo da Vinci’den Susan Sontag’a Kültür Tarihi"PETER BURKETürkçesi: Gökhan Yavuz Demir / Zeynep Dörtok Ab...
12/09/2024

POLİMAT / "Leonardo da Vinci’den Susan Sontag’a Kültür Tarihi"

PETER BURKE

Türkçesi: Gökhan Yavuz Demir / Zeynep Dörtok Abacı

Bilgi bir bütün müdür yoksa bilgiyi dallara ayırıp uzmanlaşmak zorunlu mudur? Bilginlerin bilginin üretilmesi ve işlenmesindeki konumu nedir ve ne olmalıdır? Bu kadim soruların ışığında Peter Burke bu kitapta, çok sayıda disiplinde uzman olmanın farklı bir bilgi türü olduğu iddiası ve her bilgi formunun, tarihinin yazılmasını hak ettiği inancıyla bilgi alanları arasındaki ayrışmanın tehlikelerine bir panzehir olarak polimatlığı tekrar hatırlamamız gerektiğini söylüyor.

Sadece basit bir merakın veya genel kültürlü olma hevesinin değil, gerçek bir tecessüsün ve çok sayıda disiplinde derinliğe ulaşmanın ifadesi olan polimatlık, Burke’e göre, müstakil bir tarihe sahip. Polimat, Batı merkezli bir “çok-yönlü bilginler dökümü”nü sunmanın yanı sıra, bu sıra dışı bilginleri ortaya çıkaran kişisel ve çevresel etkenlere bakıyor. Burke’ün sunumuyla polimatları neyin harekete geçirdiğini, çok yönlü çalışmaları için gereken zaman ve enerjiyi nasıl bulduklarını, hayatlarını nasıl kazandıklarını görebiliyoruz. Kitap, polimatlığın sadece göz alıcı yanını göstermekle kalmıyor, polimatların ödemek zorunda kaldıkları, şarlatanlıkla suçlanmaya kadar giden bedeli de aktarıyor; polimatların bilgiye katkısını tartışıyor ve bir hiper-uzmanlaşma çağında bu tür bireylere hiç olmadığı kadar çok ihtiyacımız olduğu tespitiyle sonlanıyor.

Address


Website

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when ISLIK posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Shortcuts

  • Address
  • Alerts
  • Claim ownership or report listing
  • Want your business to be the top-listed Media Company?

Share