PenTürk Haber

PenTürk Haber Contact information, map and directions, contact form, opening hours, services, ratings, photos, videos and announcements from PenTürk Haber, Media/News Company, Pendik, Istanbul.

Türkiye Yüzyılında Cumhuriyeti YaşatmakHer yıl 29 Ekim’de coşkuyla kutladığımız Cumhuriyet Bayramı, Türk milletinin bağı...
28/10/2024

Türkiye Yüzyılında Cumhuriyeti Yaşatmak

Her yıl 29 Ekim’de coşkuyla kutladığımız Cumhuriyet Bayramı, Türk milletinin bağımsızlık yolunda verdiği mücadelenin, bir millet/ulus olma bilinciyle taçlandığı bir günü simgelemiştir.

29 Ekim 1923 tarihinde cumhuriyetin temelleri, Gazi Muztafa Kemal Atatürk ve milli mücadele kahramanları tarafından atıldı.Türkiye Cumhuriyeti, modern, laik ve demokratik bir devlet olarak tarih sahnesinde yerini aldı. Bu bayram, Cumhuriyetimizin geçmişten geleceğe, Türk yüzyılından Türkiye yüzyılına uzanan yolculuğunun da bir dönüm noktasıdır.

Türk Yüzyılı: Köklü Tarih, Güçlü Miras
Türk tarihi, Orta Asya'dan Anadolu'ya kadar uzanan köklü bir mirası ve güçlü bir devlet geleneğini içinde barındırır. Bu gelenek, İslam öncesi Türk kültüründen Osmanlı İmparatorluğu’na kadar geniş bir tarihsel süreklilik içinde evrilmiş ve Türkiye Cumhuriyeti ile modern bir kimlik kazanmıştır. 20. yüzyılın başlarında, Kurtuluş Savaşı ile bağımsızlığını kazanan milletimiz, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarak, bu mirası çağdaş değerlerle harmanlamış ve yepyeni bir devlet modeline geçiş yapmıştır.

Bu dönemde, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Cumhuriyetin kurucu kadrosu, Türkiye'yi bir ulus-devlet olarak yapılandırırken, Türk milletinin bağımsızlık azmini ve medeniyet hedeflerini simgelemişlerdir. Eğitimden hukuka, sanayiden sağlığa kadar her alanda köklü reformlar yapılmış; özgürlükçü, çağdaş bir toplum yapısının temelleri atılmıştır. Türk yüzyılı, bu tarihsel dönüşümün ilk basamağını oluşturmuştur.

Devamı İçin : https://www.guncelhavadis.com/turkiye-yuzyilinda-cumhuriyeti-yasatmak

Güncel Havadis

ABD SEÇİMLERİNİ KİM KAZANACAK?2024 ABD başkanlık seçimlerinde Donald Trump ve Kamala Harris arasındaki yarış, iki ana fa...
25/10/2024

ABD SEÇİMLERİNİ KİM KAZANACAK?
2024 ABD başkanlık seçimlerinde Donald Trump ve Kamala Harris arasındaki yarış, iki ana faktör çevresinde şekilleniyor:

Ekonomi ve Demokratik değerler !
Kampanya Stratejileri.
Donald Trump: Trump, özellikle ekonomik durumu ve göç politikalarını eleştiriyor. Yüksek enflasyon, artan yaşam maliyeti ve sınırdaki düzensiz göç gibi konuları gündeme getiriyor. Orta ve düşük gelirli seçmenler ile kırsal alanlarda destek bulmaya çalışıyor. Ayrıca, 2016’daki gibi güçlü bir taban oluşturup seçim bölgesinde aktif çalışıyor.
Kamala Harris: Harris, daha kapsayıcı bir yönetim ve sosyal adalet vaat ederek ilerliyor. Sağlık hizmetleri, iklim değişikliği ve eğitim gibi konuları öncelik haline getirirken, özellikle kadınlar, gençler ve azınlık grupları arasında güçlü bir destek oluşturmaya çalışıyor. Trump’ın otoriter eğilimleri ve demokratik normlara tehdidi olarak gördüğü tavırları sıkça eleştiriyor.
Salıncak Eyaletler ve Belirleyici Etkileri
ABD’de başkanlık seçimini genellikle “salıncak eyaletler” belirliyor.

Bu seçimde Florida, Pennsylvania, Wisconsin ve Michigan gibi eyaletler yine kritik öneme sahip. Bu eyaletlerde özellikle ekonomik güvensizlik, yerel ekonomik büyüme ve sağlık hizmetleri erişimi gibi konular seçmen kararlarında etkili olacak. 2020 seçimlerinde Harris’in partisi bu eyaletlerde başarılı olmuştu, ancak 2024’te Trump bu eyaletlere daha fazla yoğunlaşarak etkisini artırmaya çalışıyor.

Anketler ve Kamuoyu araştırmaları ne diyor ?
Yapılan anketlerde iki aday başa baş ilerliyor. Ancak Harris, özellikle şehir merkezlerinde ve genç seçmenler arasında güçlü bir destek bulurken; Trump, kırsal bölgelerde ve daha muhafazakar seçmen gruplarında güçlü bir konuma sahip. Ayrıca, son anketler Harris’in popüler oyda önde olduğunu, ancak Trump’ın özellikle seçici kurul oylarında bir avantaj sağlayabileceğini gösteriyor.

Devamı İçin
https://www.guncelhavadis.com/abd-secimlerini-kim-kazanacak

FETÖ 'nin Yeni Lideri !FETÖ'nün liderlik yapısının nasıl şekillenebileceği, potansiyel adaylar ve örgütün stratejik hede...
24/10/2024

FETÖ 'nin Yeni Lideri !

FETÖ'nün liderlik yapısının nasıl şekillenebileceği, potansiyel adaylar ve örgütün stratejik hedefleri ışığında bir değerlendirme yapacağım.

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) lideri Fetullah Gülen'in ölümü sonrasında örgütün nasıl bir liderlik geçişi yaşayacağı, FETÖ’nün yapısı, örgütün dinamikleri ve liderlik anlayışı göz önünde bulundurulduğunda merak edilen bir konudur.

FETÖ'nün liderlik yapısının nasıl şekillenebileceği, potansiyel adaylar ve örgütün stratejik hedefleri ışığında bir değerlendirme yapacağım.

FETÖ'nün Yapısı: Hiyerarşik ve Merkeziyetçi Yönetimdir.
FETÖ, kurulduğu günden bu yana, merkeziyetçi bir yapıya sahip olan, tüm önemli kararların Gülen tarafından alındığı ve onun çevresindeki yakın kadro tarafından uygulandığı bir örgüt olarak tanımlanır. Gülen, hem dini bir lider hem de örgütün stratejik kararlarını belirleyen bir kişi olarak tek otorite olarak hareket etmiştir. Örgüt içinde mutlak sadakat esas alınmış ve Gülen'in karizması etrafında şekillenen bir hiyerarşi oluşturulmuştur. Dolayısıyla, FETÖ elebaşının ölümü sonrasında oluşacak boşluğun doldurulması FETÖ için ciddi bir kriz anlamına gelmektedir.

Gülen’in ölümü sonrası FETÖ’nün liderlik pozisyonunu doldurmak için iki ana senaryo öne çıkabilir: tek bir liderin başa geçmesi ya da kolektif liderlik anlayışının benimsenmesi.

Her iki senaryonun da örgüt üzerindeki olası etkileri farklı olacaktır.

Potansiyel Liderlik Adayları kim ?
FETÖ’nün liderliğini üstlenecek kişi, Gülen'in hem dini hem de stratejik otoritesini devralacak yetkinlikte olmalıdır. Ancak, Gülen kadar güçlü bir karizmaya sahip bir kişinin örgüt içinde bulunup bulunmadığı belirsizdir. Bununla birlikte, öne çıkabilecek birkaç potansiyel isim ya da liderlik yapısı şu şekilde düşülnülmesi örgüt için önemlidir.

Yakın Çevre ve En Önemli Yardımcıları: Gülen’in yıllar boyunca çevresinde bulundurduğu isimler, örgütün yönetiminde önemli rol oynamışlardır. Özellikle FETÖ’nün ABD’deki ve Avrupa’daki yapılanmalarında görev alan, eğitim ve finans yönetiminde etkili olan bazı kilit isimler, liderlik pozisyonu için en olası adaylar arasında yer alabilir. Ancak bu isimlerin hiçbiri, Gülen kadar tanınmış ya da karizmatik değildir.

Yurt Dışındaki Yapılanmalar: FETÖ’nün özellikle Batı’daki (ABD, Avrupa, Afrika ve Orta Asya’daki) geniş yapılanmaları, örgütün liderliğinde etkin olabilecek unsurlar barındırmaktadır. ABD’deki okullar, dernekler ve iş dünyasındaki ilişkileri yöneten isimler, finansal kaynakları da kontrol ettikleri için örgüt içinde ağırlıklı bir konuma sahip olabilirler. Bu durumda, yurt dışındaki liderlerin örgütün başına geçme ihtimali vardır.

Kolektif Liderlik: Gülen'in karizması ve kişisel otoritesi düşünüldüğünde, onun ölümü sonrasında örgütte tek bir kişinin benzer bir etki yaratması zor olabilir. Bu nedenle, liderlik boşluğunu doldurmak için bir kolektif liderlik yapısına yönelinmesi muhtemeldir. Bu yapıda, örgütün farklı kademelerinden gelen isimler, stratejik kararlar alarak ve örgütü yönlendirerek bir tür kolektif yönetim modeli geliştirebilirler. Bu model, hem yurt içi hem de yurt dışındaki yapıları bir arada tutma çabası içinde olabilir.

Liderlik Sonrası FETÖ’nün Stratejik Yönelimi
FETÖ’nün liderlik değişimi, örgütün stratejik yönelimini de etkileyebilir. Fetullah Gülen’in ölümünden sonra örgüt, daha fazla gizlilik ve dışarıya kapalı bir strateji izlemek zorunda kalabilir. Çünkü Gülen'in ölümü, örgütün uluslararası desteğini ve meşruiyetini kaybetmesine yol açabilir. Batılı ülkelerde kendisini "eğitim ve hoşgörü" hareketi olarak tanıtmaya çalışan FETÖ, liderlik krizinin ardından bu imajını koruma konusunda zorluk yaşayabilir.

Ayrıca, FETÖ’nün liderlik sonrası hedeflerine bağlı olarak şu olasılıklar da değerlendirilebilir:

Yeni Bir Dini Liderin Öne Çıkması: Örgüt, Gülen’in ölümüyle birlikte dini bir liderin eksikliğini derinden hissedecektir. Bu bağlamda, örgüt içinden ya da dışından yeni bir dini figürün öne çıkması mümkün olabilir. Ancak bu kişi, Gülen kadar güçlü bir dini karizmaya sahip olmayabilir, bu da örgüt içinde bir güç mücadelesi başlatabilir.

Siyasi ve Finansal Hedefler: FETÖ, liderlik değişimi sonrasında finansal kaynaklarını koruma ve artırma çabasına odaklanabilir. Özellikle ABD ve Avrupa’daki mali ağlarını güçlendirmeye çalışarak varlığını sürdürme yoluna gidebilir. Bu bağlamda, örgüt içinde finansal ağı kontrol eden isimlerin liderlikte ağırlık kazanması olasıdır.

FETÖ İçinde Bölünme İhtimali Nedir ?
Fetullah Gülen'in ölümünden sonra, örgüt içinde bölünmeler yaşanma ihtimali oldukça yüksektir. Gülen'in karizmatik liderliği altında birleşmiş olan farklı gruplar ve kişiler, onun ölümünden sonra farklı çıkarlar doğrultusunda ayrışabilir. Bu bölünme, hem örgütün yurt dışındaki unsurları hem de içerideki kadrolar arasında gerçekleşebilir. Özellikle kolektif liderlik modeline geçiş süreci sancılı olabilir ve farklı gruplar arasında çatışmalara yol açabilir.

Örgüt içi bölünme, FETÖ’nün etkinliğini zayıflatacak en büyük tehditlerden biridir. Gülen sonrası dönemde örgütün birliğini koruyamaması, hem uluslararası arenada hem de Türkiye’deki operasyonel gücünü ciddi şekilde zayıflatacaktır

Türkiye ve Uluslararası Etkiler
Fetullah Gülen’in ölümünden sonra Türkiye’de FETÖ ile mücadele kesintisiz devam edecektir. Ancak liderin ölümü, örgütün Türkiye'deki yapılanmasının daha da dağılmasına neden olacaktır. Örgütün yurt dışındaki faaliyetleri ise, Gülen sonrası yeni liderliğin benimseyeceği stratejiye bağlı olarak şekillenecektir. ABD ve Avrupa’daki FETÖ yapıları, Gülen’in ölümü sonrasında uluslararası kamuoyunda meşruiyetlerini kaybedebilir ve bu da örgütün dış destek bulma çabalarını zorlaştırabilir.

Fetullah Gülen’in ölümü, FETÖ için ciddi bir liderlik krizi yaratma potansiyeline sahiptir. Gülen’in karizması ve kişisel otoritesini devralabilecek güçlü bir liderin örgüt içinde bulunmaması, kolektif liderlik modeline geçişi zorunlu kılabilir. Ancak bu süreçte örgüt içi bölünmeler ve liderlik mücadelesi, FETÖ’nün gücünü önemli ölçüde zayıflatabilir.

Yeni liderin kim olacağı, örgütün stratejik yönelimlerini ve uluslararası alandaki varlığını doğrudan etkileyecek en önemli faktör olacaktır.

Cenazenin defin sürecinde yaşanan kriz, bölünme ihtimallerinide güçlendirmiştir.

Nokta atış yapmak elbette çok zor.

Lakin kimin lider olacağından çok örgütün genel eğiilimin ne yönde olacağı daha büyük önem arz etmektedir.

Bir Devlet Adamı Olarak Devlet BahçeliDevlet Bahçeli, Türk siyasetinde uzun yıllardır güçlü bir lider ve devlet adamı ol...
23/10/2024

Bir Devlet Adamı Olarak Devlet Bahçeli

Devlet Bahçeli, Türk siyasetinde uzun yıllardır güçlü bir lider ve devlet adamı olarak varlık gösteren bir isimdir. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı olarak 25 yılı aşkın süredir Türkiye'nin en köklü siyasi hareketlerinden birini yönetmekte ve birçok kritik süreçte devlet adamlığı refleksini sergilemiştir. Onun güçlü liderlik özellikleri, kriz dönemlerinde sergilediği soğukkanlı tavrı, siyasi tecrübesi ve milliyetçi duruşuyla şekillenmektedir.

1. Devletin Bekası Odaklı Siyaset
Devlet Bahçeli'nin siyaset anlayışının temelinde devletin bekası ve milli çıkarlar yatmaktadır. Türk milliyetçiliği çizgisinde olan Bahçeli, her zaman devleti ve milletin birliğini önceleyen bir tutum sergilemiştir. Özellikle terörle mücadele, bölgesel güvenlik meseleleri ve ülkenin iç huzuru konularında kararlı ve tavizsiz bir duruş göstermiştir. Bahçeli’nin “önce devlet” yaklaşımı, onun siyasi kariyerinde sık sık dile getirdiği ve eylemlerinde öncelik verdiği bir ilkedir.

Bu doğrultuda, 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrası Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişe verdiği destek, Bahçeli’nin kriz dönemlerinde devleti ve rejimi koruma önceliğini yansıtan en somut örneklerden biridir. Devleti koruma adına ideolojik esneklik göstererek, Türkiye’nin karşılaştığı tehlikelere karşı güçlü bir irade sergilemiştir.

2. Pragmatizm ve İttifak Becerisi
Devlet Bahçeli’nin güçlü devlet adamlığı özelliklerinden biri de, siyasetteki pragmatik yaklaşımı ve ittifak kurma becerisidir. MHP’nin 2018 yılında AK Parti ile kurduğu Cumhur İttifakı, Bahçeli’nin stratejik hamle yeteneğini göstermektedir. Türkiye’nin iç ve dış politikada karşı karşıya kaldığı tehditlere karşı milli bir duruş sergileyen Bahçeli, ittifaklarla siyasi dengeyi koruma yolunda önemli adımlar atmıştır. Bu ittifaklar, Bahçeli’nin kısa vadeli siyasi çıkarlar yerine ülkenin uzun vadeli güvenliğini ve istikrarını göz önünde bulundurduğunu göstermektedir.

Bahçeli, gerektiğinde sert muhalefet yapabilen bir lider olmasına rağmen, devletin bekası ve milletin birliği söz konusu olduğunda iş birliği yapma becerisini de ortaya koymuştur. Bu stratejik yaklaşım, MHP’nin ülke yönetiminde belirleyici bir aktör haline gelmesini sağlamış ve Bahçeli’yi Türkiye’nin en kritik kararlarında etkili bir lider yapmıştır.

3. Kriz Yönetiminde Soğukkanlılık
Bahçeli’nin siyaset sahnesindeki en önemli özelliklerinden biri, kriz yönetimindeki başarısı ve soğukkanlı tavrıdır. Siyasi tarih boyunca Türkiye’de yaşanan birçok kriz döneminde Bahçeli’nin sağduyulu ve sabırlı tavrı, onu güçlü bir devlet adamı olarak öne çıkarmıştır. Özellikle, 2001 yılında Türkiye’nin yaşadığı ekonomik kriz sırasında, koalisyon ortağı olmasına rağmen, erken seçim çağrısında bulunarak, ülkenin istikrarını koruma yönünde kritik bir adım atmıştır. Bu, kısa vadede riskli bir hamle gibi görünse de, Bahçeli’nin uzun vadeli düşünme ve ülkenin çıkarlarını önde tutma kapasitesini göstermektedir.

15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi de Bahçeli’nin kriz anında devlete sahip çıkan bir lider olarak sahneye çıktığı bir dönemdir. Darbe girişimine karşı hızlı ve net bir tavır alarak, Türk siyasetinde önemli bir dönüm noktası yaratmış, devletin yanında yer alarak demokrasiye olan bağlılığını göstermiştir.

4. Disiplinli Parti Yönetimi
Devlet Bahçeli, MHP’de uzun yıllar boyunca parti disiplinini ve ideolojik bütünlüğü koruma konusunda kararlı bir lider olmuştur. Parti içi disiplin ve liderlik otoritesi, onun siyasi liderliğinde öne çıkan bir diğer unsurdur. MHP, Bahçeli’nin yönetiminde, istikrarlı bir şekilde milliyetçi bir çizgide kalarak kendi tabanına güçlü bir şekilde hitap edebilmiştir. Parti içinde çıkan anlaşmazlıklarda dahi liderlik otoritesini korumayı başaran Bahçeli, bu özelliği ile MHP’nin ideolojik bütünlüğünü ve siyasi duruşunu sağlam bir şekilde sürdürmüştür.

Bahçeli’nin parti içi disipline verdiği önem, MHP’nin Türkiye siyasetindeki konumunu ve gücünü koruma adına stratejik bir unsur olarak öne çıkmaktadır. Liderlik otoritesine bağlılık, Bahçeli’nin MHP’yi kurumsal bir yapı olarak yönetmedeki başarısının göstergesidir.

5. Milliyetçi Söylem ve Halkla Bağ Kurma Kabiliyeti
Bahçeli, milliyetçi-muhafazakar bir tabana hitap eden bir lider olarak, milliyetçi söylemleri güçlü bir şekilde kullanarak halkla etkili bir bağ kurma yeteneğine sahiptir. Vatan, millet, bayrak gibi milli değerler etrafında şekillenen siyasi söylemi, Türkiye’de geniş bir kitle tarafından benimsenmiştir. Bu bağlamda Bahçeli, sadece kendi tabanını değil, milliyetçi değerlere bağlı olan daha geniş bir seçmen kitlesini de etkilemeyi başarmaktadır.

Bahçeli’nin söylem dili, milliyetçi-muhafazakar çizgideki vatandaşlar için güçlü bir mobilizasyon aracı olmuştur. Türkiye’nin iç ve dış politika meselelerinde milliyetçi bir duruş sergilemesi, hem MHP’nin halk nezdindeki konumunu güçlendirmiş hem de Bahçeli’yi Türk siyasetinde vazgeçilmez bir figür haline getirmiştir.

6. Uzun Vadeli Düşünme ve Sabır
Devlet Bahçeli’nin devlet adamlığı karakterini güçlendiren en önemli faktörlerden biri, onun uzun vadeli stratejik düşünme ve sabır kapasitesidir. Siyasette ani tepkiler vermektense, olayların seyrini dikkatle gözlemleyen ve uzun vadeli çıkarları gözeten bir yaklaşımı benimseyen Bahçeli, bu özellikleriyle birçok siyasi krizden sağlam bir şekilde çıkmayı başarmıştır.

Siyasette kısa vadeli kazançlar peşinde koşmaktansa, milli çıkarlar ve devletin bekası gibi uzun vadeli hedeflere odaklanan Bahçeli, bu yönüyle Türkiye’nin siyasal istikrarına katkıda bulunmuş, krizlerin derinleşmesini engellemiştir.

7. Bir Devlet Adamı Olarak Devlet Bahçeli
Devlet Bahçeli, Türk siyasetinde güçlü bir devlet adamı olarak uzun yıllardır varlık göstermektedir. Onun devletin bekası odaklı siyaseti, kriz yönetimindeki başarısı, siyasi pragmatizmi ve disiplinli liderliği, Bahçeli’yi Türk siyasetinde stratejik bir aktör haline getirmiştir. Devlet Bahçeli’nin liderliğinde MHP, Türkiye’nin en köklü siyasi hareketlerinden biri olarak hem ülke siyasetinde hem de milliyetçi değerlerin korunmasında önemli bir rol oynamaya devam etmektedir.

Bahçeli’nin güçlü devlet adamlığı, sadece MHP’nin lideri olarak değil, aynı zamanda Türkiye’nin siyasi ve milli çıkarlarını gözeten, kriz dönemlerinde soğukkanlılıkla hareket eden bir lider olarak Türk siyasetinde kalıcı bir iz bırakmıştır.

https://www.guncelhavadis.com/bir-devlet-adami-olarak-devlet-bahceli
Devlet Bahçeli

Son dönemde, toplumda artan şiddet eğilimleri endişe verici bir boyuta ulaşmış durumda. Sokaklarda, evlerde, okullarda, ...
15/10/2024

Son dönemde, toplumda artan şiddet eğilimleri endişe verici bir boyuta ulaşmış durumda. Sokaklarda, evlerde, okullarda, iş yerlerinde ve dijital dünyada gözlemlenen bu şiddet artışı, bireyler ve toplumlar üzerinde derin izler bırakıyor. Bu yazı, şiddetin nedenleri ve sonuçlarına dikkat çekmek, bu tehlikeli eğilimle nasıl başa çıkılabileceğine dair bazı öneriler sunmak amacıyla kaleme alınmıştır

Şiddetin Nedenleri
Şiddet eğilimlerinin artmasında pek çok faktör rol oynamaktadır.

Bunların başlıcaları:

Ekonomik Zorluklar: Yoksulluk, işsizlik ve ekonomik belirsizlik, bireyler üzerinde büyük bir baskı oluşturur. Maddi güvensizlik, bireylerin duygusal dengesini bozabilir ve şiddete başvurma olasılığını artırabilir.

Medyanın Rolü: Televizyon, internet ve sosyal medyada sıkça şiddet içerikli sahneler ve haberlerle karşılaşıyoruz. Şiddetin normalleştirilmesi, özellikle gençler üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.

Eğitimdeki Eksiklikler: Empati, çatışma çözümü ve duygusal zeka gibi becerilerin eksikliği, bireylerin şiddeti bir çözüm yolu olarak görmesine neden olabilir. Toplumun bu tür becerileri kazanabileceği eğitim programlarına duyulan ihtiyaç oldukça büyüktür.

Aile İçi Şiddet ve İhmal: Şiddetin kökeni genellikle aile içinde başlar. Çocuklukta şiddete maruz kalan bireyler, ilerleyen yaşlarında şiddet eğilimleri gösterebilirler. Bu, şiddet döngüsünün nesilden nesile aktarılmasına yol açabilir.

Sosyal İzolasyon ve Yalnızlık: Özellikle pandeminin etkisiyle artan sosyal izolasyon ve yalnızlık duygusu, bireylerin psikolojik dengelerini sarsarak şiddet eğilimlerini tetikleyebilir.

Sonuçlar
Şiddetin toplum üzerindeki etkileri çok yönlüdür:

Devamı Güncel Havadis de
https://www.guncelhavadis.com/toplumdaki-siddet-egilimlerinin-artisina-dikkat

Kir dolu hayat akıntısını sır dolu geçit haline getirme gayesiyle mevzilendiğimiz,Sığ ve kokuşmuş zaman dairesi içine ka...
08/05/2024

Kir dolu hayat akıntısını sır dolu geçit haline getirme gayesiyle mevzilendiğimiz,
Sığ ve kokuşmuş zaman dairesi içine karşı cephelendiğimiz ; şahsımıza , düşünce dünyamıza gösterilen teveccüh üzerine,
MHP Pendik İlçe Başkanlığı İlçe Başkanımız Sayın Kerim Kaya 'nın
takdim etmiş olduğu takdir teşekkür plaketini,
Etkiyi yetkide değil,hizmette, şefkatte, merhamette, ve hikmette gören tüm gönüldaşlarım ülküdaşlarım adına aldım.
Bu çerçevede Sayın İlçe Başkanımız Kerim Kaya'ya hem şahsım adına hem de tüm gönüldaşlarım adına teşekkür ederim.

Türk'ün dilini, edebiyatını, tarihini, sanatını, ahlak ve sosyal yapısını, inancını, folklorunu, ekonomisini geliştirmek...
03/05/2024

Türk'ün dilini, edebiyatını, tarihini, sanatını, ahlak ve sosyal yapısını, inancını, folklorunu, ekonomisini geliştirmek, tanıtmak ve Türk düşüncesini hayat biçimi haline getirerek, Türk'lüğün yüceliğini anlatmak gayesiyle, Türk Dünyası'nın sorunlarının, "DİLDE, FİKİRDE, İŞDE BİRLİK" ilkesinin gerçekleştirilmesi ile çözüleceğine inanıyoruz

3 Mayıs Türkçülük/Milliyetçilik gününüSadece yalın bir şekilde kutlamak yetmezO gün,yakılan meş'alenin ışığı bütün ülke ...
03/05/2024

3 Mayıs Türkçülük/Milliyetçilik gününü
Sadece yalın bir şekilde kutlamak yetmez
O gün,yakılan meş'alenin ışığı bütün ülke sathına yayılmasını bugün içinde bulunduğumuz asırda müşahide etmekteyiz.
Bu ışık adaletin ,
Nizami alemin
İ'lây-ı Kelimetullah'ın sonsuz nuru
İlim ve İrfanın ,
Bilimin ve barışın doğal mesajı
Gelecek nesillere kutlu çağrısı
Dünün,yarınlara vasiyeti
İnsanlığın nihai kurtuluşu
O ışık ki Metehan dan Alparslan'a ,
Ertuğrul beyden Osman beye
Fatih'den Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'den Alparslan Türkeş'e
Bu uğurda varlıklarını Türk varlığına armağan etmiş
Hüseyin Nihal Atsız,Nejdet Sançar,Reha Oğuz Türkkan,Fethi Tevetoğlu,Zeki Velidi Togan ve bu misyonun taşıyıcılığı yapan tüm dava adamları ve Türk aydınlarına Allah gani gani rahmet eylesin .

Bu tarihi misyonun taşıyıcıları ve
Dünya'ya nizam verme iddiası üzerine cümle kurduğumuz kutlu seslenişimizin daha çok gönüllerde yer bulması üzere,
Zamanı yakalamak , çağın gerekliliklerini kavramak ,
Genel Başkanımız Sayın Dr. Devlet Bahçeli beyin ifadesi ile " ayaklarımızı yerden kesmeden parmaklarımızın ucu ile yıldızlara dokunmak" suretiyle içinde bulunduğumuz asrı Türk ve Türkiye Yüzyılı yapmak için
Bıkmadan ,usanmadan ,yılmadan
Yeminlerimize sadık kalarak
Gelişerek , çağın sorunlarını çağın ötesinde çözümler sunarak
Hepimizin üstüne düşeni yapması dileklerimle
3 Mayıs Milliyetçiler günüz kutlu olsun

Sinan GÖRGÜN

Address

Pendik
Istanbul
34500

Website

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when PenTürk Haber posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Business

Send a message to PenTürk Haber:

Share

www.penturkhaber.com

“gerçeğin izinde ,haber peşinde”