11/11/2025
Hadarat ve Medeniyet Anlayışı Esenler’de Masaya Yatırıldı
Köklü Değişim Esenler Temsilciliği, “Hadarat ve Medeniyet” başlıklı bir panel düzenledi. Programda konuşmacı olarak yer alan İbrahim Kahya, İslam ümmetinin son iki asırdır yaşadığı kimlik bunalımını ve Batı medeniyetine bakıştaki kavramsal karmaşayı ele aldı.
Köklü Değişim Esenler Temsilciliği’nde gerçekleştirilen panelde İbrahim Kahya, “Hadarat” (hayat hakkındaki mefhumların bütünü) ile “medeniyet” (maddi araçlar ve yaşam araçları) arasındaki farkı detaylı biçimde anlattı.
Kahya konuşmasında, Müslümanların Batı’dan neyi alıp neyi alamayacağı konusundaki ölçünün, alınmak istenen şeyin Batı’nın akidesinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını bilmekle belirleneceğini vurguladı.
Konuşmasında, “Bir Müslümanın laiklik, demokrasi, kapitalizm gibi Batı’nın akidesinden doğan sistemleri alması caiz değildir. Ancak teknoloji, makine veya uçak gibi akideden bağımsız olan unsurlar alınabilir,” diyen Kahya, bu ayrımın ümmetin dünya ve ahiret saadeti açısından hayati bir önem taşıdığını ifade etti.
İslam’ın kendine özgü bir hayat nizamı olduğuna dikkat çeken Kahya, Müslümanların amellerini keyfi biçimde değil, şeriatın ölçüleri çerçevesinde belirlemesi gerektiğini ayetlerle temellendirdi.
Konuşmasında, “Hakimiyet kayıtsız şartsız Allah’ındır. Batı hadaratında ise hakimiyet millete aittir. Bu anlayış farkı, Müslümanların neden kendi hadaratlarını korumaları gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır,” ifadelerini kullandı.
Panel, katılımcıların soruları ve fikir alışverişinin ardından sona erdi.
Programa katılan tüm kardeşlerimizden Allah razı olsun.