Kütahya Arşiv

Kütahya Arşiv Kütahya Arşiv, Kütahya'dan haberler veren bir haber sitesidir.

02/08/2025

Tostçu Baba kıymetli müşterilerinden bir hafta izin istiyor. Bugün başladığımız (02.08.2025) kısa aramıza 09.08.2025 Cumartesi günü son vereceğiz.
Efsane lezzetlerimizle damaklarınızı bayram ettirmeye bu tarih itibarıyla devam edeceğiz.
Saygılarımızla...

18/07/2025

Başka Türkiye yok!

Şimdilerde Türk halkının tamamına yakın kesiminin; “Allah’ım bu ülkede güzel bir şey olmayacak mı? Hep mi kaos, hep mi kanunsuzluk, hep mi adaletsizlik, hep mi zulüm, hep mi kavga, hep mi hırsızlık, hep mi haksızlık, hep mi felaket, hep mi vahşet, hep mi cinayet, hep mi sıkıntı yaşamak zorundayız. Allah’ım nedir bu başımıza gelen!?” dediğini duyar gibiyim…

Sanırım ilk soruya ve yaşananlara verilebilecek 2 cevap var:

Birincisi; Yıllardır çeşitli varyasyonlar ve argümanlarla bozmayı başardıkları aile ve toplum yapısı nedeniyle milli karakterimizin kayboluşu. Bunun neticesinde cahilleştirilmiş, birlikten uzak, menfi çıkar ve edinimlerin ilk plana alındığı, diğergam olmayan, vicdansız, merhametsiz, edepsiz ve de bencil karakterli bireylerin çoğunlukta olduğu bir toplum yapısının ortaya çıkarılması.

İkincisi ve en önemlisi ise; ülke sathında gördüğümüz ve yaşadığımız tüm bu kaosun, bölgenin ABD, Batı ve İsrail’in çıkarları doğrultusunda dizayn edilmesinden kaynaklanıyor olması. Bunu yaparken de kalkan tozu ve kötü gidişatı kamufle etmek için, zihinlerin başka şeylerle meşgul edilip, dikkatlerin başka yönlere çekilerek söz konusu hedefe varmaya çalışıyor olmaları.

Emperyalistler ve de Siyonistler biliyorlar ki –tecrübelerine de dayanarak- Türkiye’ye fiziken saldırarak veya işgal etmeye çalışarak parçalamak çok zor. Yani yüz yıldır ceplerinde taşıdıkları Sevr’i kaba kuvvetle hayata geçirmek çok zor.

Peki ne yapacaklardı, amaçlarına nasıl ulaşabilirlerdi; Türkiye dini, mezhebi ve de etnik kimlik ayrımına götürülerek, siyaseten ve toplumsal olarak kitleler kuplaştırılacaktı. Toplum bölünüp-parçalanıp, küçük parçalar haline getirilip, yutmaya hazır hale getirilmeliydi. Yani Türkiye Lübnanlaştıralacaktı.

Türkiye’nin ABD Ankara Büyükelçisi diyor ki: “Türkiye için en iyisi Osmanlı milliyet yönetimidir!.”
Yani, Osmanlı’nın parçalanmasına neden olan etnik kimlik üzerinden, dini ve mezhepsel bir milliyet yönetimi biçimi…

Atatürk ve silah arkadaşları, işte bu ayrışmanın ve azınlıklara verilen imtiyazların neticesinde Osmanlı’nın parçalandığını gördükleri için Sevr’i yırtarak yeni bir yönetim anlayışı getirerek, üniter bir devlet ortaya çıkardılar.

Kanun ve adalet önünde herkesin eşit olduğu, hiç kimseye ayrıcalık ve imtiyaz sağlanmayan, kimsenin dinine ve ibadetine karışılmadığı, etnik kimliği ne olursa olsun herkesin eşit haklara sahip olduğu, sadece ve sadece kendini Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bir ferdi olarak görmenin esas olduğu birleştirici ve yapıcı bir devlet kurdular. Biliyorlardı ki bu coğrafyada ayrışmak, parçalanmanın ve de yok olmanın tek nedenidir!

Yani , “Sen Kürtsün sana şu ayrıcalığı veriyorum. Sen Arapsın, sen Çerkessin, sen Ermenisin, sen Rumsun, size şu ayrıcalığı veriyorum. Sen Yahudi’sin senin şu ayrıcalığın var, sen Hristiyansın, yahu sen Müslümansın, sen Sünnisin, sen Alevisin senin şu hakların olmalı.” demediler. Yani temelinde bir bölücülük, ayrımcılık yapmadılar.

Ayrışarak, kutuplaşarak, liyakatin ortadan kaldırıldığı, adaletin ve de hukukun yerle yeksan edilerek toplumun birbirine düşman edildiği, dağılmayan ve de yutulmayan daha dünyada başka bir ülke kalmamıştır. Yani, kanun ve adalet önünde hiç kimsenin eşit olmadığı, yönetimde bizden olsun da kim olursa olsun mantığının yaşandığı, liyakatin dikkate alınmadığı, imtiyazın, adam kayırmanın olduğu, ancak demokrasinin ve eşitliğin söz konusu dahi olmadığı, muhalif olanın düşman ilan edildiği, eleştirenin, doğruyu söyleyenin cezalandırıldığı bir yönetim şekliyle emperyalizme yem olmamak imkansızdır.

İnanıyor musunuz, Türkiye son zamanlarda yaşatılan bu sahte süreç ile daha güzel bir demokrasiye mi geçecek? Değiştirilmek istenen Anayasa ile gerçek anlamda gelişmişliğine gelişmişlik katacak, kendine engel olan prangalarından kurtulacak?

İnanıyor musunuz, yüzyılı aşkın bir süredir Türkiye’yi bölüp parçalayıp yutmak isteyen bir zihniyetin ülkemiz için en iyisini istediğini?

İnanıyor musunuz, teröre destek verip büyütenlerin, cayır cayır BOP haritası yayınlayıp, Türkiye’yi haritalar üzerinde parçalayıp, Suriye-Irak temelli bir yapay İsrakürdistan inşa ettikten sonra Türkiye’den de parça istemeyeceklerine?

Hala inanıyor musunuz, pkk’nn silah bıraktığına, sınırda devlet olmuş ve yüz bini aşkın silahlı bir ordu konumuna gelmiş PYD-SDG-PEJAK’ın, adı her ne ise pkk uzantılarının gerçek amacının barış olduğuna?

Türkiye maalesef etnik kimlik, dini ve mezhepsel bir ayrıştırma operasyonu üzerinden gerçek bir Lübnanlaştırma projesi yaşıyor.

Bir taraftan Alman Almanım derken, Fransız Fransızım derken, İnglizi İngilizim, Rus Rusum derken demokrasi oluyor, demokrat oluyor, ama Türk Türküm deyince ırkçı oluyor. Türk çok kötü bir şey söylemiş oluyor. Yani işlerine gelince Kürt, Arap cici çocuklar oluyor, Türk ise ırkçı, kafatasçı, kötü çocuk oluyor…

Türkiye Cumhuriyeti çok kritik ve çok tehlikeli bir kırılma yaşamak üzere. Vatanını seven herkesin, demokrasiye ve eşitliğe inanan herkesin, emperyalizme yem olmak istemeyen herkesin gözünü açması gereken bir noktadayız.

Siz siz olun, emperyalizm ve siyonizmin ayak oyunlarına karşı uyanık olun. Onların içeride kullandığı aparatlara, kavramları eğip bükerek yeni isimler vermelerine, kuzu postları içinde sürüye canavarlar salmalarına karşı uyanık olun. Unutmayın, Cumhuriyet, demokrasi ve hukukun üstünlüğü bu ülkenin birleştirici yapı harcıdır.

Ülkenize sahip çıkın; Başka Türkiye yok…

KÜTAHYA'DA DOĞALGAZ ABONELERİ KENDİLERİNE GÖNDERİLEN BORÇ SMS'İLE SOLUĞU ŞİRKET BİNASINDA ALDITOROSGAZ'DAN ABONELERİN YÜ...
10/03/2025

KÜTAHYA'DA DOĞALGAZ ABONELERİ KENDİLERİNE GÖNDERİLEN BORÇ SMS'İLE SOLUĞU ŞİRKET BİNASINDA ALDI

TOROSGAZ'DAN ABONELERİN YÜREĞİNE SU SERPEN AÇIKLAMA:
“PANİĞE GEREK YOK, SADECE BORÇ HATIRLATMASI”

Kütahya’da doğalgaz dağıtımında yetkili firma olan Torosgaz’ın bazı abonelerin cep telefonlarına gönderdiği SMS’li borç bildirimi vatandaşların tepkisini çekti. Kütahya’da bazı doğalgaz abonelerinin cep telefonlarına düşen “… adet toplam …. ödenmemiş sözleşme borcunuz bulunmaktadır. 3 gün içinde ödeme yapılmadığı takdirde hakkınızda yasal işlemlere başvurulacaktır.” mesajı vatandaşın tepkisine neden oldu.

Pazartesi sabahı uyandıklarında cep telefonlarına düşen borç mesajıyla şok yaşayan pek çok abone, Torosgaz’ın kent merkezi Belediye Sokak’ta bulunan yönetim binasına hücum etti. Özellikle öğleden sonra daha da kalabalıklaşan vatandaşlar, burada yetkili arayarak borçlarının ne olduğunu öğrenmeye çalıştılar. Yer yer gergin anların yaşandığı şirket binasında muhatap bulamadıklarından yakınan çok sayıda doğalgaz abonesi vatandaş, aslında ödenmemiş hiçbir borçlarının olmamasına rağmen kendilerine bu mesajın geldiğini ve borcun ne olduğunu öğrenebilmek için Torosgaz firmasına geldiklerinde de tatmin edici cevap alamadıklarını ifade ettiler.

Bazı abone vatandaşlar, içerideki personelin kendilerine kaba davrandığını ve “Borç mesajı size ne için gönderildi bilmiyoruz. Ama sistemde borcunuz gözüküyor, bu parayı ödemek zorundasınız.” şeklinde tatmin edici bir cevap vermediklerini ileri sürdüler.

“BORÇLAR TAKSİTLERE BÖLÜNEN GÜVENCE BEDELLERİNDEN KAYNAKLANIYOR.”

Vatandaşlar tarafından şikayetin haber merkezimize iletilmesi üzerine harekete geçen haber merkezimiz durumu Torosgaz İşletme Yöneticisi Erman Özdobaç’la sordu. SMS’li borç bildirisi hakkında açıklamalarda bulunan Erman Özdobaç ise, vatandaşların panik yapmasına gerek olmadığını, durumun sadece bir borç hatırlatması olduğunu söyledi. Söz konusu borçların genelde yönetimi devraldıkları Çinigaz’ın abonelerden sayaç değişimlerinde aldığı ve taksitlere bölünen güvence bedellerinden kaynaklandığını ifade eden Erman Özdobaç. “Abonelerimize bu SMS’ler, ödenmemiş sözleşme borçlarından dolayı gönderildi. Örneğin, borç 10 taksite bölünmüş fakat vatandaş bunun son 4 ayını ödememiş. İşte böyle borcu olan tüm herkese bu SMS gitti. Paniğe gerek yok, sadece borç hatırlatması” şeklinde konuştu.

“BUNLARI ZAMANINDA ÇİNİGAZ FİRMASI YAPMAMIŞ AMA, BU BORÇLARA HERHANGİ GECİKME, BİR FAİZ VS EKLEMİYORUZ.”

Haber merkezimizin, “Kontorlü aboneler faturalı ödeme sistemine geçtiğinde kendilerine Çinigaz tarafından ilgili Güvence Bedellerinin taksite bölüneceği ve her ay faturalarına yansıtılacağı belirtilmiş. Peki o zaman sorumluluk vatandaşta değil, bu borcu zamanında faturalara yansıtmayan Çingaz’da mıdır diyorsunuz? Şeklindeki sorusuna cevap veren Erman Özdobaç, “Bunları zamanında Çinigaz firması yapmamış ama, biz tespit ettiğimiz bu borçlar için sadece hatırlatma SMS’i gönderiyoruz. Bu borçlara herhangi gecikme, bir faiz vs eklemiyoruz.” dedi.

“ABONELER BU BORCU BİR DEFAYA MAHSUS ÖDEYECEK.”

Söz konusu geciken borçlar nedeniyle herhangi bir gaz kesme gibi cezai bir müeyyidenin uygulanmayacağını hatırlatan Özdobaç, “Vatandaşlarımız panik yapmasınlar, biz sadece borçlarını hatırlatıyoruz. Çinigaz’ın unuttuğu veya gözden kaçırdığı bu borçları sistemi biz devraldığımızda tespit ettik ve bunların üzerine faiz veya gecikme ücreti eklemeden yeniden sisteme yüklemeye başladık. Bu çerçevede de abonelerimize hatırlatma SMS’i gönderdik. Örneğin, SMS’lerde 4 adet, 5 adet veya 7 adet gibi miktarlar belirtilerek, toplam borç miktarı 450 TL gibi bir ederin ifade edilmesi halinde, ödenmeyen 4,5 veya 7 taksit tutarından ortaya çıkan toplamda 450 TL borç kastediliyor. Yani abone bunu bir defaya mahsus olarak 450 TL ödeyecek.” şeklinde konuştu.

Özdobaç, SMS’le bilgilendirilen abonelerin ilgili borçları bankalar dahil tüm ödeme merkezlerinden yapabileceğini de sözlerine ekledi.

İşletmemiz, sağlık problemleri nedeniyle 18 Ocak Cumartesi - 21 Ocak Salı günleri arasında siz değerli müşterilerimize h...
21/01/2025

İşletmemiz, sağlık problemleri nedeniyle 18 Ocak Cumartesi - 21 Ocak Salı günleri arasında siz değerli müşterilerimize hizmet verememiştir.
Sağlığımıza kavuşur kavuşmaz, eşsiz lezzetlerimizle çok özlediğimiz siz değerli müşterilerimize hizmet vermeye devam edeceğiz.
Anlayışınız için teşekkür ediyoruz.
Sağlıklı günlerde buluşmak üzere...

09/01/2025

En düşük emekli maaşı!

Hesap basit, matematik profesörü olmaya gerek yok.

Geçen 2024 yılı başında verilen en düşük emekli aylığı 10 bin TL idi.
Temmuz 2024’de 12.500 TL yapıldı.

Aralık 2024 sonu itibarıyla yıllık enflasyon ise % 44,38 olarak açıklandı.

Bir başka deyişle 12.500 lira % 44.38 oranında değer kaybetti.
Yani 12.500 lira, 5.547,5 TL alım gücünden kaybederek 6.952,5 lira oldu.

Peki, eriyen 2024 maaşı telafi edildi mi?

Hayır, sadece % 15,75 zam yapıldı ve en düşük emekli maaşı 14.469 TL oldu.

Yani eriyen kısmın % 28,63’ü telafi edilemedi.

Diğer taraftan 2025 yılı resmi enflasyon beklentisi ne dendi; % 21.
Diğer bir ifadeyle, iyimser hesapla 2025 Ocak ayında verilen en düşük emekli maaşının yıl içinde % 21 daha erimesi bekleniyor. Yani 14.469 TL -3.038,49 TL= 11.430,51 TL.

2024 yılı 02 Ocak tarihinde gram altın fiyatı 1.861 TL imiş. O tarihte 10 bin lira ile 5,37 gr altın alınabilmekte imiş.

2025 Ocak ayı başında ise gram altın 3.010 TL. Yani yeni zamlı en düşük emekli maaşı ile 4.80 gram altın alınabiliyor.

Bu da geçen yıla oranla en düşük emekli maaşından cebimizden yaklaşık yarım gramda biraz daha fazla olan 0,57 gram altının alınması anlamını taşıyor.

“Yarım gram yauvv, ne olacaghh.” deyip geçmeyin, bir vekil maaşının yanında yarım gramın çok değeri olmaya bilir. Bugün 0,57 gram altın 1.715 lira demek. Bu para ise, kıt kanaat hayatta kalmaya çalışan bir emeklinin korkarak, kısık kısık yaktığı kombisinin bir aylık gaz faturası demek.

Yani emeklinin ödeyeceği o doğalgaz faturasının her ay o azıcık maaşından alınması demek.

Büyük şehirlerde yaşayıp da kirada ise vay emeklinin haline! En ez 15.000 lira demek, Kütahya’da yaşıyor ve şanslı iseniz 10 bin TL.
E, mutfak masrafı yapmadı emekli, evine ekmek, süt, sebze, meyve almadı, faturaları ödeyemedi, üstüne bir ceket, altına bir pantolon alamadı. Hasta olup eczaneye hastaneye gitmedi. Evlatlarına harçlık veremedi. Bir pikniğe çıkıp iki üç parça tavuk kanadı mangala koyamadı.

“Bana ne canım, çalışsın emekliler, pazarda limon satıp apartmanlara temizlik yapmaya gitsinler. Olmadı inşaatlarda amelelik yapsınlar.” diyen, vicdanını ve merhametini yitirmiş, kristal tabakanın insancıkları dolaşıyor aramızda görenleriniz duyanlarınız vardır…

Sokakta 2024’de hissedilen gerçek enflasyon bazılarına göre % 120, bazılarına göre yüzde yüz, bazılarına göre ise en az yüzde 75.

Peki 2025 de ne olur diyoruz, beklenti en az yüzde 60.

Ne diyelim, bunlar daha iyi günlerimizmiş, öyle diyorlar.

Allah enflasyon altında ezdirilmeyen emeklilerimize en başta çalışabilecek sağlık, güç, kuvvet ve de sabır versin…

Hayrünnisa Hanımım bu haftaki yazısının devamı için:
22/11/2024

Hayrünnisa Hanımım bu haftaki yazısının devamı için:

Son yıllarda yuvaların çocuklara rağmen hızla dağıldığını, mutsuz ve umutsuz bir toplum haline gelmeye başladığımızı üzülerek görüyoruz.

Para, şöhret ve makam...Hayrünnisa hanımın yazısı için:
21/10/2024

Para, şöhret ve makam...

Hayrünnisa hanımın yazısı için:

“Kendimi kötü hissediyorum.” dedi orta yaşlı bir bayan, öğleden sonra parkta yanında oturan yaşlı teyzeye. Hani bazen tanımadığınız birisine daha rahat açılırsınız ya, şaşırdı teyze, “Hayırdır?” dedi...

18/10/2024

Bu ülkede sokağa çıkan insanın en büyük endişesi ne; güvenlik...

Yani sokakta başıma bir şey gelir mi, evime sağ salim dönebilir miyim, bir hırsıza, gaspçıya, sapığa, uyuşturucu bağımlısına, tecavüzcüye veya sokak köpekleri sürüsüne rastlamadan evime güvenle dönebilir miyim endişesi...

Hal böyle iken niçin insanları, çoluğu çocuğu kör karanlıkta sokaklara dökmekte ısrar edersiniz? Neden yaz saati saçmalığında bu kadar ısrarcı olursunuz? Aslında böyle bir tasarruf yöntemi olmamasına rağmen, ki bilimsel olarak kanıtlanmıştır, niçin böyle çağ dışı bir uygulamayı yürürlükte tutmakta ısrar edersiniz? Niçin insanınıza bu zulmü reva görmekte kararlısınız? Ya, ülkede her şeyi çözdük, her problemi hallettik de, geriye sadece bu kalıcı yaz saati uygulamasından edineceğimiz sözde tasarruf mu kaldı?

Sabahın kör karanlığında, buz gibi sokağın ortasında okula giden o çocukların başına bir şey gelse, işine gücüne gitmek için yola revan olmuş insanların başına bir felaket gelse bunların vebalini ödeyebilir misiniz? Veya bu durumdan vicdanınız hiç mi rahatsızlık duymaz?..

Allah aşkına, uzatmayın bu saçma zulümü ve en azından çoluğun çocuğun, insanların gün ışığında okuluna, işine gitmesine izin verin...

"Bundan sonra Türkiye başka bir atmosfere evrilmiştir. Hiç bir siyasi iç çekişmenin, hiç bir ekonomik durumun, hiç bir a...
03/10/2024

"Bundan sonra Türkiye başka bir atmosfere evrilmiştir. Hiç bir siyasi iç çekişmenin, hiç bir ekonomik durumun, hiç bir adalet ve hukuk tartışmasının önemi kalmamıştır! Zaman kapımızdaki savaşa karşı maksimum ne önlem alacağımızın, ne tür adımlar atacağımızın ve nasıl gard alacağımızın eyleme geçirilme zamanıdır."

Yazımızın devamı için:

"Alev alev büyüyen ve bize hızla yaklaşan ateş topu kucağımıza düşmek üzere. Gazze, Lübnan, Suriye derken..."

03/10/2024

İsrail'in Türkiye ile arasında sadece 2 engel vardı; 1-Hizbullah ve Hizbullah kontrolünde bir Lübnan, 2-Düzenli bir ordusu bulunmayan Suriye ve onun başkenti Şam.
İsrail'in önünde asıl amacına ulaşmak için reeldeki bu kolay 2 hedefin anlamı şuydu:
1. Ülkesi zaten plan dahilinde çökertilip, düzenli ordusu yok edilip kolay lokma haline getirilen Suriye,
2- Zaten düzenli ordusu bulunmayan, (Uçak, helikopter, tank, ağır silah, İHA, SİHA vs.) sadece İran'dan temin ettiği bazı füzelere sahip olan bir Hizbullah'ın savunduğu ve İsrail için lokum kıvamında olan Lübnan.
İsrail'in çökertmek için çeşitli suikastlarla yorduğu Hizbullah şimdi çok zor durumda. İsrail Lübnan'ı işgal etmek üzere, ardından Şam'ı kuşatacak ve orayı alacak.
Böylelikle Siyonist hedefleri için Türkiye ile arasında, yani İşgal edilmiş Filistin'den başlayıp Güney'de Türkiye sınırlarına kadar arada hiç bir düzenli ordu kalmayacak!
Sınırımızdaki bir İsrail ile karşı karşıyayız diyebiliriz-er veya geç- ki fazla uzun sürmeyeceği malum...
Nasıl planlar tıkır tıkır işliyor, nasıl nihai hedefe adım adım yaklaşıyorlar değil mi?
Biz mi ne yaptık?
Cevabı herkes biliyor...

"Evlenmek istiyorum, ama eş adayını nasıl tanımalıyım ve ne yapmalıyım? Geçenlerde bir genç kızımız bu soruyu sordu. Zor...
22/09/2024

"Evlenmek istiyorum, ama eş adayını nasıl tanımalıyım ve ne yapmalıyım? Geçenlerde bir genç kızımız bu soruyu sordu. Zor bir soru, elimden geldiğince önerilerde bulundum ve günümüzün gençlerinin de bu konuda işlerinin zor olduğunu anladım..."

Hayrünnisa Hanımın evlenmek isteyenlere verdiği tüyoları kaleme aldığı yazısının devamı için:

"Evlenmek istiyorum, ama eş adayını nasıl tanımalıyım ve ne yapmalıyım?"

"İlköğretim 8 yıl, burada temel derslerin yanına en önemli ders olarak ahlak, edep, adap, insana ve tüm canlılara saygıy...
11/09/2024

"İlköğretim 8 yıl, burada temel derslerin yanına en önemli ders olarak ahlak, edep, adap, insana ve tüm canlılara saygıyı öğreten, vicdanı harekete geçiren temel bir ders de konulmalı..."

Hayrünnisa hanımın yazısının devamı için:

"İlköğretim 8 yıl, burada temel derslerin yanına en önemli ders olarak ahlak, edep, adap, insana ve tüm canlılara saygıyı öğreten vicdanı harekete geçiren temel bir ders de konulmalı..."

Address

Kütahya
43020

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Kütahya Arşiv posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Business

Send a message to Kütahya Arşiv:

Share