23/11/2025
SİNANPAŞA İLKOKULU’NDAN ANADOLU LİSESİ’NE
Prof. Dr. Mustafa KAPLAN
Not: 2015 yılında Kargı Anadolu Lisesi’nin hazırladığı, Kargı’nın incisi dergisinde yayınladığım yazımı; rahmetli öğretmenimiz Yusuf Keklik anısına, 2025 yılı öğretmenler gününde sizlere sunuyorum.
Sevgili Gençler,
Katılacağım uluslar arası bir kongre için konuşmamı hazırlarken aldığım bir telefon beni önce Kargı’ya, sonra çocukluğuma götürdü. İtiraf etmeliyim, heyecanlandım. Onlarca kongrede konuşma yapmış, binlerce saat ders vermiş, bu konuda pek çok taltife mazhar olmuş bir akademisyen için ne şaşırtıcı değil mi?
Çocukluğumu hatırladığımda çok şey söyleyebilirim. Karaboyalı Hüsnü’nün ve Adalet’in oğlu olarak imkanlarımız çok sınırlı, ama ilçeye gelmekten de kaynaklanan umutlarımız vardı. Yaz aylarında Yağcılar’lı Hasan’ın kahvehanesinde garsonluk yaparken dükkanlarına yüzlerce kez çay taşıdığım Ahmet ve Şeref Şen, Hadi çiçek, Mahmut Pirinç, Kunduracı Ziya, Ekmekçi Fevzi ve Hüseyin, Mehmet Sakarya amcaları ve diğerlerini hatırlıyorum. Futbol takımımızın o yıllardaki futbolcuları Kaleci Yaşar, Hüsnü, Hamdi, Levent, Esat, Hasan, Nezir’i hala gözümde canlandırabiliyorum. Yaşayanlara selam olsun, vefat edenlerin mekanları cennet olsun.
1968 yılında Sinan Paşa ilkokulu yapıldığında rahmetli hocamız Yusuf Keklik’in öğrencileri olarak yola 2. sınıf olarak başladık. Okulunuzun güneyindeki alanda çok futbol oynadık, düştük kalktık, ama hiç mücadeleyi bırakmadık. Hepsini sayamam ama izninizle bazı arkadaşlarımın adlarını hatırlayarak hepsine selamlarımı sunmak isterim. Bazıları halen Kargı’da iken, birçoğu benim gibi uzaklarda, ama eminim yürekleri doğdukları topraklardan ayrılmadı. Mahmut Gülcan, Ahmet Endoğru, Ahmet Dikici, ile esnaf oldukları için birçok kez karşılaşabilsem de Mete Oğuz, Muhsin Kahraman, İsmail Öner, Rıfat, Metin Çelik, Galip, Murat Endoğru, Recep Dereli, Muharrem ile çok az görüşebildim. Ya kız arkadaşlarımız, Havva Başpınar, Zahir Dereli, Ayşe Yıldız, Hacer, Remziye Kılıçaslan, Aysel, Rukiye, Fatma Küçükerik, Cavide, Sıddıka ve Perihan ve ismini hatırlayamadıklarım? Ayrıca çok kahrımızı çeken okul görevlilerimiz Muharrem ve Haşim ağabeylere Allah’tan rahmet diliyorum. Okulumuzun diğer öğretmen ve idarecilerine minnet ve şükranlarımı sunuyorum.
Kıymetli Anadolu liseliler,
İyi yetişmiş bir genç olarak çabalarken lütfen dayanışma, birlikte bir şeyler başarma iradenizi kaybetmeyiniz. Gerçeği, güzeli aramak imece bir çalışmadır. Bilirim gençlik enerjisi farklı olmayı teşvik eder ama farklılığa tahammülü zorlaştırır. Ama farklılıklarımız ne de güzel yapar yaşamı. Biraz kafamızı kaldırır, gözlerimizi bilgelerin, bilimin rehberliğinde etrafa çevirirsek yaşam çeşnisinin zenginliğini çok derinden anlarız. Bu çeşnide biz bilsek de, bilmesek de yaşam bütünlüğü için her farklılığın özel bir görevi var. Bu çeşitlilikte dengeleri bozmadan yürümek, hayatı anlamlı kılmak bize düşendir.
Bugün çok bilgiye sahip olmak esas değildir artık. Bilgiyi işleyip; yararlanmak, yeni sonuçlara ulaşabilmek başarıdır. Sentez yapabilmek için bilginin işçiliğine soyunduğunuza inanıyor ve güveniyorum. Bu yolda yürürken ihtiyacınız olan en önemli şey “Yolu Sevmek”tir. Öğretmenlerimize düşen en özel görev “Yolu Sevdirmek”tir. İnşallah hiç olmazsa bir kaçınız öğrencim olursunuz ve yolda birlikte yürürüz.
“Yaratan Torpil Yapmaz” inancı; kendimize, diğer insanlara, coğrafyamıza bakışımızı değiştirebilir. Hepimizin henüz hepsi görünür değilse de çok özel vasıflarımız olduğunu kabul etmek durumundayız. Bize düşen bu vasıfları açığa çıkarmaya gayret etmektir. Çok sayıda örnekle, ayrıntılı anlatmak gerekli ise de, sadece Sibirya’ya bakmak bizi düşündürebilir. Sibirya iklim şartları nedeniyle yaşanılması çok zor, ekonomik değeri çok düşükken, doğal gaz petrol zenginliği keşfedilince…? Gelecekte Antarktika tatlı su rezerviyle ya da bugün bilmediğimiz bir nedenle çok kıymetli olabilir mi? Coğrafyayı, imkanları, zorlukları anlamlandıran en önemli şey insandır, insan kaynağıdır. Çözümsüzlük yok, zorluklar vardır. Zorluklar aşılmak içindir. Boyabat barajı tarım alanlarında azalmaya, nüfus açısından bazı güçlükler yaratabilirken bunu; bir dönüşüme, fırsata çevirebilir miyiz? Bu kısa yazı da bu konuları tartışma imkanı olmasa da, arayışın yöntemine vurgu mümkündür. İnsan kaynağından yararlanma, imece çalışma …
2.5 gramlık tohumunda ulu bir çınarın yaşam enerjisi ve bilgisinin bulunduğu bilmek sizlere kendinizi anlamlandırmada yol gösterebilir. Bir bilgenin “Dünya üzerinde en güçlü silah, ateşlenmiş insan ruhudur” sözü moral değerlerin gücünü ne güzel ifade ediyor. Kendine güvenmeyene başkası neden güvensin? Yapabiliriz ama nasıl arayışını yolun kendisi olarak gördüğümü ifade etmek isterim.
Kargının İncisi adıyla dördüncüsünü çıkardığınız bu derginizin adı size pek güzel yakışmış. Çabalarınızın artarak devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. İnciler dizmeye devam…
Yıllardır gurbette olmamıza rağmen hatırlanmak güzel. Tam Kargılı kalabildik mi? Biraz tartışmalı… Hemşehrimiz yurt müdürü Hüseyin Akyıldız ağabeyi yıllar sonra Antalya’dan öğrencilerimle Bursa’da, kurumunda ziyaret ettim. Görüşme öncesi sekreteri “Kargılıyım” dediğimi söylemiş. İtiraz etmiş, öyle dememiştir diye. Ben anlamayarak sordum neden itiraz ettin ağabey. Gülerek, “Garguluyum demiştir”, diyerek gülümsedi. Bu hatırlama vesilesiyle kendisine rahmet diliyorum.
Kardeşlerim,
İnanıyorum ki; kendinizi de aşan hedefleriniz var ve gerçekleştirebilmek için yürüyorsunuz. Yolunuz açık, bahtınız güzel olur inşallah. Sizleri sevgi ile kucaklıyorum. 21.04.2015