Lotus Yayınevi

  • Home
  • Lotus Yayınevi

Lotus Yayınevi Kitabın kalbimizde yeri var. Tarih, Sosyoloji, Felsefe, Siyaset Felsefesi, Siyaset Sosyolojisi, Tarih Felsefesi özellikle ilgilendiğimiz alanları oluşturuyor.

Düşünce dünyamızda yeni bir perspektif açmayı, entelektüel düzeyde yeni bir yol aralamayı hedefleyerek 1999 yılında faaliyete başlayan yayınevimizin en başta gelen hedefi, nitelikli düşünce eserlerini, edebi eserleri okurla buluşturmaktır. Bu çerçevede her geçen gün genişleyen yazar kadromuz, artan kitap sayımızla birlikte "yayılmayı" hak eden düşünceleri yaymaya; düşünce, edebiyat ve sanatla ve k

ültüre hizmet etmeye devam ediyoruz. Lotus markamızla özellikle bu alanda yazılmış kaliteli eserleri yayımlıyoruz. Ayrıca edebiyat ve düşünce alanındaki klasikleri de Lotus markamızla yayımlıyoruz. Farklı alanlarda da yayın üretmek amacıyla grubumuzun diğer markaları Kent Kitap, Kent Kardeş, Kitab-ı Hayat, Likya, Otorite, Patara Yayınları da yine yetkin ve kaliteli eserleri yayımlamaya devam ediyor. Kent Kitap markamızla edebiyat eserlerini ve popüler kitapları, Kent Kardeş markamızla hedef kitlesi çocuklar ve gençler olan eserleri, Kitab-ı Hayat markamızla maneviyat kitaplarını, Likya markamızla kültür araştırmaları, dil kitapları, kişisel gelişim ve psikoloji alanında kitapları, Otorite markamızla hukuk, siyaset, iktisat incelemeleriyle doktora ve yüksek lisans tezlerini yayımlıyoruz. Cemil Meriç'in ifadesiyle hür fikrin kalesi olduğuna inandığımız dergilerin düşünce hayatımızdaki önemine binaen "Düşünen Siyaset" isimli bir dergimiz yıllardır okuyucularımızla buluşuyor. Her sayısında, bu "hür kale"den düşünce ufuklarına yeni tohumlar atılıyor, yeni pencereler açılıyor. Düşünen Siyaset sayfalarında bu güne kadar 300'den fazla düşünce adamının yazıları okuyucuyla buluşurken dergimiz, Türkiye'de entelektüel hayatının nabzını tutan, entelektüel gündemi belirleyen bir yayın olma vasfını kazanmıştır. Yayın Grubumuz, sadece kitap yayımlamakla kalmayıp, dünyaya yeni bir bakış açısıyla yaklaşmanın sır perdesini aralayarak, binlerce yıllık kültürün ışığı ile geleceğe yürüyenlere yol arkadaşlığı yapmaya devam ediyor.

█ 1 √
██ 10 √
███ 50 √
████ 100 √
█████ 500 √
██████ 1.000 √
███████ 5.000 √
████████ 10.000 √
█████████ 20.000 √
██████████50.000 √
███████████ 100.000

On küçük kediciğin hikâyesi gerçek hayattan alınmış hikâyelerdir. Ülkenin çeşitli yerlerinden hikâyelerini alıp getirdiğ...
21/07/2025

On küçük kediciğin hikâyesi gerçek hayattan alınmış hikâyelerdir. Ülkenin çeşitli yerlerinden hikâyelerini alıp getirdiğimiz bu yavru kediler her bölümde anlatacağımız gibi hayat tiyatrosunda kendi üstlerine düşeni fazlasıyla yerine getirmiş hayvanlardır.

Bu hikâyelerin amacı çocuklarımızın içindeki hayvan sevgisini açığa çıkarmak ve onların yavru kedilere daha fazla ilgi ve sevgi göstermelerini sağlamaktır.

Kitabı okuduktan sonra bu gerçekleşmediği takdirde yazarımız amacına ulaşamamış olacaktır.

Mevcut genç-yetişkin romanlarını tahtından edecek denli acı gerçeklerden cesurca kaçışı anlatan akıcı bir eser var karşı...
17/07/2025

Mevcut genç-yetişkin romanlarını tahtından edecek denli acı gerçeklerden cesurca kaçışı anlatan akıcı bir eser var karşınızda. Genç-yetişkin ya da gelişim romanları kategorisini aşarak mükemmel anlatısı ve benzersiz hayal gücü ile gizem, korku ve fantezinin tüm unsurlarına sahip bir çalışma bu. İftiraya uğrayarak evinden kaçan bir delikanlının tesadüfen sığındığı bir fırında başına gelen her türden olay, fantezi olmakla beraber aslında umutsuz hakikatleri yansıtan birer aynadır. Genel edebiyat ile kurgusal büyüyü tam kararında harmanlamış bu eser aynı zamanda tamamen farklı bir kurguya susamış okura da müstesna bir okuma keyfi sunuyor.
***
Bu kitap, sana iki (ya da üç) soru soruyor. Birinci soru, hayatın çıkmaz sokağına dalmışsın, kaçıp saklanacak bir yerin var mı? Mis gibi ekmek kokan sıcacık bir fırın, sana rehberlik edecek büyücü bir akıl hocası ve seni kucaklayacak mavi kuşa benzeyen bir arkadaşın varsa ne mutlu sana! İkinci soru, yaşamak sana acı veriyor, peki hiç zamanı geri almak istedin mi? Eğer öyleyse, hangi zamana gitmek istersin? Belirli şartları var ama... Tüm anılarını silip gitmek zorundasın mesela. Peki, o zaman aynı seçimleri tekrarlamayacağından emin misin? Aynı seçimi yaparsan, daha önce yaşadığın korkunç acıları gene yaşamak zorunda kalacaksın. Dikkat et! Bu kitap seni tatlı ekmek kokularıyla baştan çıkaracak ve kâbus gibi korkunç bir gerçeğe götürecek. (Üçüncü soru… Sen, ey okuyucu! Tüm bunlara rağmen bu kitabı okuyacak mısın?)
Kwon Yeo-sun (Yazar)

Not: Çocuk kitabı değildir. On sekiz yaş üzeri okura hitap etmektedir.

📸:

Bu gönderiyi kaybetmemek için kaydetmeyi unutmayın!

일의 기쁨과 슬픔 / Çalışmanın Hüznü Ve Neşesi Bu kitap Kore toplumunda kadın olarak yaşarken ve iş hayatında yaşanan zorlukları...
15/07/2025

일의 기쁨과 슬픔 / Çalışmanın Hüznü Ve Neşesi

Bu kitap Kore toplumunda kadın olarak yaşarken ve iş hayatında yaşanan zorlukları, ayrımcılığı ve cinsiyet sorunsallarını konusunu ele almış.
Kitapta 8 farklı hikayelere yer verilmiş, ana karakterler sıradan ofis çalışanları ve çevremizde sık sık karşılaşabileceğimiz insanlardır.

Genel olarak beğendim, arada kendi kendime gülümsediğim durumlar oldu 🤭



[Tag]

#장류진 #일의기쁨과슬픔 #북스타그램 #한국문학 #첵스타그램

İnsan ve yaşama dair bugüne dek birçok şey söylenmiş ve yazılmıştır. Nitekim, nasıl bir insan olunması gerektiği ya da h...
14/07/2025

İnsan ve yaşama dair bugüne dek birçok şey söylenmiş ve yazılmıştır. Nitekim, nasıl bir insan olunması gerektiği ya da hayatın nasıl yaşanması gerektiği gibi temel meseleler bugüne dek referanslarıyla birlikte hiç bu kadar kısa ve öz anlatılmamıştır.

Bu eser, gelip geçen ama bir o kadar da güzel hayatın cilvelerine katlanmamızı sağlayan birtakım değerleri sanatsal ve felsefi kaynaklar aracılığıyla bizlere açıklıyor. Punktum, aura, ethos, katarsis ve kitap yazgısı gibi görece yeni kavramları dile getirerek bir insanın nasıl bir hayat yaşaması gerektiğini, hayatın anlamının nerede saklı olduğunu yazarın deneyimleri ve okuyup incelediği kitapları aracılığıyla öğreniyoruz.

Her şeyden öte insancıl bir insan, iyi bir baba ve iyi bir eğitimci olmaya çalışan yazarın kişisel deneyim ve çıkarımlarını samimi bir dille olduğu gibi anlatmaya çalıştığı bu eser, günümüzdeki içtenlikten uzak ve basmakalıp kişisel gelişim kitaplarından son derece farklı olup samimi bir biçimde yazıldığını değindiği yaşamsal konularla yeterince kanıtlıyor.

“Irmak değil; sudur akan. Zaman değil; biziz geçen.”

Bu kitabı okuyarak hayatın anlamını bir nebze de olsa keşfetmeye hazır mısınız?


📸:

Bu gönderiyi kaybetmemek için kaydetmeyi unutmayın!

Sadece maaş yetmediğindeacil bir servete ihtiyaç vardır!Çalışmanın Hüznü ve Neşesi ile büyük yankı uyandıran Jang Ryujin...
11/07/2025

Sadece maaş yetmediğinde
acil bir servete ihtiyaç vardır!

Çalışmanın Hüznü ve Neşesi ile büyük yankı uyandıran
Jang Ryujin, ilk uzun soluklu romanı Aya Gidelim ile
okurlarını tekrar hayatın tam ortasına,
tam da bildikleri o yere davet ediyor.

Bir büyük şirkete girip çalışmak bile tek başına yetmezken, hayat hâlâ dar bir odanın dört duvarı arasında sıkışıp kalıyorsa Bir çıkış yolu elbet vardır, değil mi?
Belki de dijital evrende, hızla yükselen bir grafik çizgisinde...

Kripto para dünyasının baş döndüren temposuna kapılan üç genç kadın, hem bugünün ekonomik gerçekliğini hem de kendi hayallerini sorgularken, bizleri de bir hız trenine davet ediyor inişleriyle, çıkışlarıyla, bazen boşlukta kalmışlığıyla.

Jang Ryujin, çağının dilini bilen, zamanın ruhunu yakalayan bir anlatıcı. Onun karakterleri sıradan değil; tanıdık, yakın ve çoğu zaman bizden. Gerçeklikle kurduğu keskin ama duygusal bağı sayesinde, Aya Gidelim yalnızca bir zamanın hikâyesi değil, aynı zamanda bir kuşağın sessiz çığlığına kulak veren
edebi bir belge.

Şimdi hep birlikte, o çılgın coin trenine atlayalım.
Hedef: Ay!

Gönderiyi kaybetmemek için kaydetmeyi unutmayın!✨


Mesafeleri kısaltan, göğü yere indiren ve görmediği düşmanları yenen insanlık...Ölümün kızılıyla başa çıkabilir mi?"İnsa...
10/07/2025

Mesafeleri kısaltan, göğü yere indiren ve görmediği düşmanları yenen insanlık...
Ölümün kızılıyla başa çıkabilir mi?
"İnsanlık" dediğimiz şey, kendi canını kurtarmak için başkalarının canını çiğnemeye karar verdiğimizde biter mi?

Jack London, 1912 yılında yazdığı bu kitabında veba salgınıyla yok oluşun eşiğine gelmiş insanlığın yeniden doğuş çabasını salgından sonra geçen altmış yılda hayatta kalan tek kişinin ağzından anlatıyor.

Kızıl Veba'da insanlığın "medeniyet" perdesi bir çırpıda kaldırılıp hayatta kalmak için neler yapabileceği ve gözle görülmeyen küçücük bir varlık karşısında nasıl da çaresiz kaldığı gözler önüne seriliyor.

📸:  ✨Herkese merhabaaaa! Beni Kore Edebiyatı ile tanıştıran o çok güzel öykü kitabının yorumuyla karşınızdayım.Hemen siz...
09/07/2025

📸:

✨Herkese merhabaaaa! Beni Kore Edebiyatı ile tanıştıran o çok güzel öykü kitabının yorumuyla karşınızdayım.Hemen size kısaca kitabın konusundan bahsedeyim.

Kitap çalışma hayatının zorlukları ve güzelliklerini anlatan 8 kısa hikayeden oluşuyor.Her hikayede farklı bir karakterin iş hayatında başına gelen birkaç olayı okuyoruz.

Kitap o kadar akıcıydı ki 1 günde bitirdim.Her hikayeyi okurken kendinizden çevrenizden bir parça buluyorsunuz.Yazım dili de çok akıcıydı.Her hikaye farklı olaylar ve kişiler üzerinden ilerlese de kitaptan kopma gibi bir durum yaşamıyordunuz.

Neredeyse her karakterde kendimden bir şeyler buldum diyebilirim.Benim için okuması çok keyifli bir öykü kitabı oldu.Herkese tavsiye edebileceğim insanı içine çeken bir kitaptı.✨

“Sanırım insanların yaşı ilerledikçe sadece görmek istediklerini görüp duymak istediklerini duyuyorlar.”

"Onunla konuşurken kelimeler kendiliğinden akıyordu. Daha önceki hiçbir ilişkimde hissetmediğim bir deneyimdi bu. Onun ağzından çıkan kelimeler benimkiyle karışınca eşsiz bir ahenk oluşuyordu."

“Bugünlerde her şey doğru anı yakalayıp yakalayamamakla ilgili.Bu sadece bir şarkı.Karşı konulmaz şeylerle dolup taşan şu dünyada, üç dakika boyunca insanların kulaklarını ve kalplerini ele geçirebiliyorsan, olay bitmiştir.Yapabileceğinin en iyisini yapmışsın demektir.”

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️/5

Unutmayı arzulayan bir kalp... Hatırlamaya musallat bir hayaletGecenin derinliklerinde, bir adamın iç dünyasında yankıla...
07/07/2025

Unutmayı arzulayan bir kalp... Hatırlamaya musallat bir hayalet
Gecenin derinliklerinde, bir adamın iç dünyasında yankılanan bir fısıltı yükselir: Hatırlamak lanetse, unutuş bir kurtuluş mudur?
Bir karanlık teklif gelir:
Acıyı, ihaneti, pişmanlığı, hatayı... Hepsini silmek.
Ama hatıralar yok olduğunda, insanlığın özü de onunla birlikte kaybolur mu?
Charles Dickens'tan, zihnin karanlık dehlizlerinde dolaşan, hafızanın kırılganlığını ve affetmenin gölgede kalan yüzünü sorgulayan unutulmaz bir gotik anlatı.

Lanetli Adam ve Hayaletle Anlaşma
Zamanı, hüznü ve insan olmanın ağırlığını taşıyanlar için...


Ülkemizin çeşitli bölgelerinde meydana gelen ve doğal yaşam alanlarını tehdit eden yangınlar hepimizi derinden üzmektedi...
04/07/2025

Ülkemizin çeşitli bölgelerinde meydana gelen ve doğal yaşam alanlarını tehdit eden yangınlar hepimizi derinden üzmektedir.
Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza ise acil şifalar diliyoruz.
Yangınların en kısa sürede kontrol altına alınmasını ve bir daha yaşanmamasını temenni ediyoruz.

Kore'de azalan doğum oranını artırmak amacıyla ilk kez denenen bir devlet projesi kapsamında, şehirden uzakta aceleyle i...
03/07/2025

Kore'de azalan doğum oranını artırmak amacıyla ilk kez denenen bir devlet projesi kapsamında, şehirden uzakta aceleyle inşa edilen bir apartmanda, bir arada yaşamak zorunda kalan dört aile, bu yeni yaşam alanlarında sosyal ve psikolojik zorluklarla karşı karşıya kalır. Devletle imzalanan anlaşma gereği aileler bu konutlarda kira ödemeden oturma hakkı karşılığında, en az üç çocuk sahibi olmayı taahhüt etmiş, projeye başvuru yapan onlarca kişi arasından seçilerek bu apartmanda oturma hakkı elde etmiştir. Çiftler, şayet imzaladıkları taahhütnameye uymazlarsa apartmanda geçirilen süre için ödemeleri gereken kira bedelini faiziyle birlikte devlete geri ödemek zorundadırlar. Dört çift, bu baskı altında, şehir imkanlarından uzakta, toplu taşımanın zayıf olduğu, altyapının henüz tamamlanmadığı ve okulla kreşlerin uzak olduğu bir yerde yaşamaya ve komşuluk ilişkilerini sürdürmeye çalışır. Güzel bir yaşam hayal ederek taşındıkları bu apartmanda her şey umdukları gibi gitmeyecektir.

Binanın arka bahçesindeki ahşaptan yapılmış, elle taşınamayacak kadar büyük bir masa vardır. Bu masa; bina sakinlerinin ortak kararlar aldığı, yemek yediği toplanma noktasıdır. Birbirinden farklı yaşam tarzlarına sahip insanlar, ağır yaşam koşullarının üstesinden gelebilmek için birbirlerine bağımlı olarak yaşamak durumundadırlar.

Roman, ortak kelimesinin altını çizen, gelecek için tasarlanan deneme apartmanında bir araya gelen dört komşunun hikâyesini konu almaktadır. Kitapta; evli çiftlerin ilişkileri, onların yaşam tarzları, evli çiftlerin ekonomik zorlukların üstesinden gelebilmek için verdikleri mücadeleler ve toplumun geleceği üzerine derin bir sorgulama yapılır.

Gönderiyi kaybetmemek için kaydetmeyi unutmayın!

25. Hankyoreh Edebiyat Ödülü kazananı Seo Su-jin’in ilk romanı Korece Öğretmeni, Seul’ün prestijli H Üniversitesindeki d...
02/07/2025

25. Hankyoreh Edebiyat Ödülü kazananı Seo Su-jin’in ilk romanı Korece Öğretmeni, Seul’ün prestijli H Üniversitesindeki dört kadın öğretim görevlisinin bir akademik yılını konu alıyor. Okurlar dört kahramanın her biriyle birer dönem geçirirken onların öğretmenlik hayatlarında yaşadıkları zorluklara ve heyecana eşlik edecek.

Bu kitap dört kadının öyküsünü ve öğretim görevlisi olmak için seçtikleri benzersiz yolları derinlemesine incelerken bir yandan da onların sosyal ve etik açıdan sayısız zorlukla mücadelesine, mesleklerine ve kişisel yaşamlarına tanık olmanızı sağlayacak.

Hem öğrencileri hem de meslektaşları tarafından maruz kaldıkları cinsiyetçilikle mücadele ederek kendilerini modern kariyer kadınları olarak kabul ettirmeye çalışırken, bir yandan da üniversite tarafından bazı öğrencilerin diğerlerine göre daha “cazip” sayılmasının şok edici gerçeğiyle yüzleşen dört Korece öğretmeninin yaşantısına
konuk olacaksınız.

Peki ya siz, H Üniversitesi öğretim görevlilerinden Seonyi’nin ciddiyetiyle, Miju’nun adaletiyle, Gaeun’ın masumiyetiyle ve Hanhee’nin öfkesiyle tanışmaya hazır mısınız?

“Bu romanı kısaca özetlemem gerekirse şunu söyleyebilirim:
Çalışan kadınların hikâyesi.”
— Jang Eun-jeong,
Daesan Üniversitesi Edebiyat Ödüllü Eleştirmen

“Bu roman, yüksek eğitimli kadınlar da dahil olmak üzere pek çok kadının toplumumuzda bir şey olmaya çalışmasının hâlâ engellenip engellenmediğini sorgulamamızı sağlıyor.”
— Kang Young-sook,
Hankook Ilbo Edebiyat Ödüllü Yazar


Kore Halk Hikayeleri: Cinler, Hayaletler ve Periler|   | Haftanın yarısını Korelilerle geçiren biri olarak, bu halk hikâ...
30/06/2025

Kore Halk Hikayeleri: Cinler, Hayaletler ve Periler
| |
Haftanın yarısını Korelilerle geçiren biri olarak, bu halk hikâyelerindeki ortak temaların günümüze nasıl taşındığını düşünmeden edemedim.

Bu derlemede Kore’nin doğaüstü ögeler içeren halk hikayelerine yer verilmiş diyebiliriz. Korktukları için başkalarını öldürmeye çalışan cinler, perili evler, insanlara zarar veren kötücül ruhlar, cadı kadınlar… Aslında tüm bu varlıklar bize de hiç yabancı değil.

Bir diğer dikkat çekici nokta ise Kore toplumunun yüzyıllar öncesinden bugüne kadar süregelen güzellik algısı. Yaş farkı ya da cinsiyet gözetmeksizin, dış görünüşe verilen önem hiç değişmemiş. Güzellik o zamanda olduğu gibi önemli bir kavram.

Ayrıca hikayelerde “büyük adam” olma arzusu da öne çıkıyor. Bu da çoğunlukla eğitimli olmak ve devlet kademelerinde yüksek bir mevkiye gelmekle ilişkilendiriliyor. Statüye verilen bu değer, geçmişten bugüne taşınan başka bir toplumsal motif olarak dikkat çekiyor.

Bu tarz aktarılan hikayelerin, toplumun belirgin özelliklerini yansıttığını düşündüğümüzde, en çok dikkatimi çeken kavramlar bunlar oldu. Toplumsal yapı bakımından bize çok yakın olmasa da, doğaüstü unsurlar açısından benzerlikler fazlasıyla hissediliyor.

📸:

Address


Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Lotus Yayınevi posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Business

Send a message to Lotus Yayınevi:

Shortcuts

  • Address
  • Alerts
  • Contact The Business
  • Claim ownership or report listing
  • Want your business to be the top-listed Media Company?

Share

Kitabın kalbimizde yeri var!

Düşünce dünyamızda yeni bir perspektif açmayı, entelektüel düzeyde yeni bir yol aralamayı hedefleyerek 1999 yılında faaliyete başlayan yayınevimizin en başta gelen hedefi, nitelikli düşünce eserlerini, edebi eserleri okurla buluşturmaktır. Bu çerçevede her geçen gün genişleyen yazar kadromuz, artan kitap sayımızla birlikte "yayılmayı" hak eden düşünceleri yaymaya; düşünce, edebiyat ve sanatla ve kültüre hizmet etmeye devam ediyoruz. Tarih, Sosyoloji, Felsefe, Siyaset Felsefesi, Siyaset Sosyolojisi, Tarih Felsefesi özellikle ilgilendiğimiz alanları oluşturuyor. Lotus markamızla özellikle bu alanda yazılmış kaliteli eserleri yayımlıyoruz. Ayrıca edebiyat ve düşünce alanındaki klasikleri de Lotus markamızla yayımlıyoruz. Farklı alanlarda da yayın üretmek amacıyla grubumuzun diğer markaları Kent Kitap, Kent Kardeş, Kitab-ı Hayat, Likya, Otorite, Patara Yayınları da yine yetkin ve kaliteli eserleri yayımlamaya devam ediyor. Kent Kitap markamızla edebiyat eserlerini ve popüler kitapları, Kent Kardeş markamızla hedef kitlesi çocuklar ve gençler olan eserleri, Kitab-ı Hayat markamızla maneviyat kitaplarını, Likya markamızla kültür araştırmaları, dil kitapları, kişisel gelişim ve psikoloji alanında kitapları, Otorite markamızla hukuk, siyaset, iktisat incelemeleriyle doktora ve yüksek lisans tezlerini yayımlıyoruz. Cemil Meriç'in ifadesiyle hür fikrin kalesi olduğuna inandığımız dergilerin düşünce hayatımızdaki önemine binaen "Düşünen Siyaset" isimli bir dergimiz yıllardır okuyucularımızla buluşuyor. Her sayısında, bu "hür kale"den düşünce ufuklarına yeni tohumlar atılıyor, yeni pencereler açılıyor. Düşünen Siyaset sayfalarında bu güne kadar 300'den fazla düşünce adamının yazıları okuyucuyla buluşurken dergimiz, Türkiye'de entelektüel hayatının nabzını tutan, entelektüel gündemi belirleyen bir yayın olma vasfını kazanmıştır. Yayın Grubumuz, sadece kitap yayımlamakla kalmayıp, dünyaya yeni bir bakış açısıyla yaklaşmanın sır perdesini aralayarak, binlerce yıllık kültürün ışığı ile geleceğe yürüyenlere yol arkadaşlığı yapmaya devam ediyor. █ 1 √ ██ 10 √ ███ 50 √ ████ 100 √ █████ 500 √ ██████ 1.000 √ ███████ 5.000 √ ████████ 10.000 √ █████████ 20.000 √ ██████████50.000 √ ███████████ 100.000