Reality TV

Reality TV Türkiye'nin ilk reality TV-Haber platformu
Algının değil daima gerçeklerin peşindeyiz! Reklam ve iş birliği için DM📮
İhbar, başvuru,söz hakkı... 📮
(1)

SİİRT’TE 74 GÜN ÖNCE ORTADAN KAYBOLMUŞTU!83 YAŞINDAKİ ALZHEİMER HASTASI RAMAZAN BATUR ÖLÜ BULUNDU!Siirt'in Kurtalan ilçe...
29/11/2025

SİİRT’TE 74 GÜN ÖNCE ORTADAN KAYBOLMUŞTU!
83 YAŞINDAKİ ALZHEİMER HASTASI RAMAZAN BATUR ÖLÜ BULUNDU!
Siirt'in Kurtalan ilçesine bağlı Karabağ köyünde 74 gün önce kaybolan 83 yaşındaki Alzheimer hastası Ramazan Batur, ölü bulundu. 17 Eylül'de başlayan ve aralıksız sürdürülen umutlu bekleyiş, gelen acı haberle son buldu.
Ramazan Batur, 17 Eylül 2025 tarihinde saat 15.00 sıralarında Karabağ köyündeki evinden ayrıldı ve bir daha geri dönmedi. Durumun 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirilmesi üzerine bölgede bugüne kadarki en kapsamlı arama kurtarma operasyonlarından biri başlatıldı.
Arama çalışmalarının koordinasyonunu üstlenen AFAD'ın yanı sıra Jandarma Komutanlığı ekipleri, Türk Kızılay, İHH, Umut Kervanı, Eruh ve Hak Arama Kurtarma ekipleri gibi çok sayıda sivil toplum kuruluşu ve gönüllü, zorlu dağlık ve engebeli arazide adeta iğneyle kuyu kazdı.
Arama ekipleri termal kameralı dronlar, özel eğitimli arama köpekleri ve insansız hava araçları kullanarak 125 kilometrekareyi aşkın bir alanda yoğunlaştı. Ancak aradan haftalar geçmesine rağmen Ramazan Batur’a ait en küçük bir ize dahi rastlanamaması, ailenin ve ekiplerin endişesini giderek artırdı.
74 gün süren bekleyiş, Kurtalan'a bağlı Atabağı beldesi yakınlarındaki arazide bulunan bir cansız beden ihbarıyla son buldu. İhbar üzerine hızla bölgeye intikal eden jandarma ekipleri, yaptıkları ilk incelemede cesedin, 74 gündür kayıp olarak aranan Ramazan Batur'a ait olduğunu tespit etti.
Gündüzleri çaresiz, geceleri uykusuz geçirilen 74 gün boyunca Batur’un zorlu arazi koşullarında tek başına nasıl hayatta kalmaya çalıştığı bilinmiyor.
Ramazan Batur'un cenazesi, kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için detaylı otopsi yapılmak üzere morga kaldırıldı. Olayla ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı!

29/11/2025

ÜNLÜ ŞARKICI GÜLLÜ’NÜN PATRONU FERDİ AYDIN ŞÜPHELİ ÖLÜMÜN PEŞİNİ BIRAKMIYOR!
ESKİ EŞ GÜROL GÜLTER, HAFTALAR SONRA YENİDEN KONUŞTU!
Arabesk müziğin kraliçesi Gül Tut'un (Güllü) şüpheli ölümü soruşturması, kızı Tuğyan Ülkem Gülter’in çevresindeki organize tehdi ve şiddet sarmalını ortaya çıkardı. Patron Ferdi Aydın ve diğer tanıkların ifadeleri, olayın kaza değil, sistematik bir ölüm olduğunu gösterirken, şüpheli Tuğyan’ın annesine olan nefretini "sinirden söyledim" diyerek geçiştirme çabası, kamuoyunda infial yarattı.
'de yayınlanan Habertürk Manşet programına konuk olan Güllü'nün patronu Ferdi Aydın, Tuğyan ve eski asistan Çiğdem Hanım'ın (Deniz) şiddet eğilimlerini ve suç bağlantılarını açıkladı:
Aydın, eski asistan Çiğdem’in, Güllü'ye çok sert davrandığını belirtti. Bu durum, Tuğyan’ın çevresindeki şiddet eğilimini ve "Agresif biri" olduğu yönündeki şüpheleri destekler.
Şüphelilerin ilk baştaki "düştü ama görmedik" yönündeki çelişkili ifadeleri ve olay yerindeki yer yıkama gibi şüpheli eylemler, olayın organize şekilde kapatılmak istendiğini gösterdi.
eski eşi Gürol Gülter'in şok edici ifadeleriyle, dosyanın geldiği vicdani ve hukuki kaos noktasını gözler önüne serdi.
Gürol Gülter, soruşturmanın geldiği karmaşık ve çözümsüz noktayı dramatik ifadelerle özetledi:
Gülter, "Bu filmin sonunu ben de çok merak ediyorum. Çok sıkıldık," diyerek, davanın uzamasından duyduğu yorgunluğu ve çaresizliği ifade etti.
Olayın geldiği noktanın ne alaka olduğunu anlayamadığını belirterek, "At izi it izine karışmış. Şoktayım yani," sözleriyle, davanın organize tehditler ve yalanlar nedeniyle çözülmez bir karmaşaya girdiğini vurguladı.
Gülter, "Ateş olmayan yerden duman çıkmaz," diyerek, kızları Tuğyan Ülkem Gülter üzerindeki bu kadar ağır şüphe ve iddia yumağının temelinde bir gerçeklik olduğunu dolaylı olarak kabul etti.
.aydin3636

TÜRKİYE’NİN YILLARDIR KONUŞTUĞU ‘’PALU AİLESİ’’ DAVASI ULUSLARARASI BELGESEL HALİNE GELİYOR!Türkiye'nin yıllarca konuştu...
29/11/2025

TÜRKİYE’NİN YILLARDIR KONUŞTUĞU ‘’PALU AİLESİ’’ DAVASI ULUSLARARASI BELGESEL HALİNE GELİYOR!
Türkiye'nin yıllarca konuştuğu ve Müge Anlı'nın programıyla gündeme oturan Palu Ailesi vakası, uluslararası bir yapımla dünya sahnesine taşınıyor. Türkiye yayınlarına bomba gibi giriş yapan dünyaca ünlü dijital yayın platformu HBO Max, Kocaeli'de 17 yıl önce kaybolan Meryem Tahnal ve kızı Melike Tahnal olayını konu alan bir belgesel hazırlığında olduğunu duyurdu.
Platformun sosyal medya paylaşımında, "Karanlık sırlar ve gerçek ifadeler… Türkiye'nin en sarsıcı dosyalarından biri yeniden açılıyor" ifadeleri kullanıldı. Belgeselin, olayla ilgili özel röportajlar, arşiv kayıtları ve derinlemesine araştırmaları içereceği belirtildi. Bu yapım, Türkiye gündemine bomba gibi düşen bu trajik aile skandalına ilk kez uluslararası bir perspektif kazandıracak.
Olayın hukuki süreci ise karmaşık bir seyir izlemeye devam ediyor. 20 Aralık 2008'de öldürüldüğü kabul edilen Meryem Tahnal cinayeti davasında, enişte Tuncer Ustael ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmış, diğer aile üyeleri de farklı hapis cezaları almıştı. Ancak bu kararlar, yapılan itirazlar sonucu Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi ve ardından Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından üst üste bozuldu.
(30 Mart 2023): Yargıtay, "suç vasfında yanlışlığa düşüldüğü" gerekçesiyle kararı bozdu ve 4 yıl tutuklu kalan Emine Ustael, Ayşe Melek Palu ve İsa Palu'nun tahliyelerine karar verdi.
(3 Ekim 2023): Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay'ın bozma ilamına uymayarak ilk kararlarında direndi.
(9 Ocak 2025): Dosyayı yeniden inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesi, bir kez daha bozma kararı verdi.
Son olarak, tutuklu sanık Tuncer Ustael ile tutuksuz sanıklar 18 Mart 2025'te 4. kez yeniden yargılandı. Türkiye'nin çarpıcı davasında Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin son kararının beklenmesi sürerken,
HBO Max, belgeselde yalnızca suç dosyasını değil, olayın Türkiye'de medya, toplum ve adalet sistemi üzerindeki etkilerini de ele almayı hedefliyor. Belgeselin yayın tarihi henüz açıklanmadı.

29/11/2025

E-DEVLET VE E-NABIZ İLE ORGAN BAĞIŞI ARTIK DAHA KOLAY!
Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, Lider Haber'de katıldığı "Soruyoruz" programında sunucu Neşe Berber'in sorularını yanıtlayarak, organ bağışı sürecinin dijitalleştiğini ve çok kolaylaştığını duyurdu. Bakan Memişoğlu, vatandaşların artık e-Devlet ve e-Nabız uygulamaları üzerinden organ bağışı vasiyetinde bulunabileceğini belirterek, tüm toplumu bu hayati çağrıya kulak vermeye davet etti.
Bakan Memişoğlu, organ bağışı konusundaki en büyük çekincelerden biri olan gizliliğe değinerek, yeni dijital sistemin bu endişeyi tamamen ortadan kaldırdığını vurguladı:
"E-Devlet'e girdiğiniz zaman, E-Nabız üzerinden veya 'Ben organ bağışlamak istiyorum' diye arama motoruna bastığınız zaman, direkt oradan organ bağışlayabiliyorsunuz. Ve bu organları elektronik sistemde bağışlıyorsunuz. Kimsenin haberi olmuyor. Eğer siz istemediğiniz sürece kimsenin haberi olmuyor."
Memişoğlu, vasiyetin ne zaman aktif hale geleceğini de netleştirdi:
Bağış vasiyeti, kişi beyin ölümü gerçekleştikten sonra elektronik sisteme ölüm bilgisinin girildiği anda işleniyor.
Bu bilgi, yalnızca organ nakil ekiplerine ve ilgili hastanedeki hekimlere ulaşıyor.
Yakınlarınız da dahil olmak üzere, siz istemediğiniz sürece hayattayken kimse bu vasiyetten haberdar olmuyor. Bu durum, bağışın hukuki bir vasiyet niteliği taşımasını sağlıyor.
Sağlık Bakanı, Türkiye'deki organ nakli ihtiyacının ciddiyetine dikkat çekerek, bu dijitalleşmenin önemini bir kez daha vurguladı.
Türkiye'de 32.500'ün üzerinde insanın organ beklediğini ve maalesef çoğunun hayatını kaybettiğini belirten Memişoğlu, şu an yapılan nakillerin büyük çoğunluğunun canlıdan canlıya nakiller olduğunu söyledi. Canlıdan alınan karaciğer veya böbrek parçalarının yerine, vefat eden kişilerin bağışladığı organların kullanılması gerektiğini şu sözlerle ifade etti:
"Öldükten sonra bu organlar toprağa gidiyorlar. Esas bunları kullanmamız gerekir. Diyanet de bununla ilgili fetva verdi. Kur'an-ı Kerim'de de 'bir insanı kurtarırsanız dünyayı kurtarmış olursunuz' ayeti var."

MARDİN'DE 3 KİŞİLİK KAYA AİLESİNİN EVLERİNDE KATLEDİLMESİYLE İLGİLİ 3 TUTUKLAMA! Mardin'in Kızıltepe ilçesinde 25 Kasım'...
29/11/2025

MARDİN'DE 3 KİŞİLİK KAYA AİLESİNİN EVLERİNDE KATLEDİLMESİYLE İLGİLİ 3 TUTUKLAMA!
Mardin'in Kızıltepe ilçesinde 25 Kasım'da bir apartmanda Mehmet (37), eşi Berna (33) ve 5 yaşındaki kız çocukları Samyeli Kaya'nın evlerinde başlarından silahla vurulmuş halde ölü bulunmasıyla ilgili soruşturma sürüyor..
Olay, 25 Kasım'da gece saatlerinde Kızıltepe ilçesi Turgut Özal Mahallesi Mardin Caddesi'ndeki Hacı Şeyhmus Can Apartmanı'nın 2'nci katındaki dairede meydana geldi. Kaya ailesinden haber alamayan komşuları, mahalle muhtarı ile birlikte kapıyı açarak içeri girdi. Evde yapılan kontrolde baba Mehmet Kaya, eşi Berna Kaya ve çocukları Samyeli Kaya'nın başlarından silahla vurulmuş halde hareketsiz yattığını gördü. İhbarla adrese sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kontrolde 3 kişinin hayatını kaybettiği belirlendi. Berna Kaya ile kızı Samyeli Kaya'nın cenazeleri, Van'ın Tuşba ilçesine bağlı Akköprü Mezarlığı'nda yan yana toprağa verildi. Mehmet Kaya'nın cenazesi ise Savur ilçesine bağlı kırsal İşgören Mahallesi'nde defnedildi.
Olay yeri inceleme ekiplerinin yaptığı incelemede; silahın evde bulunmadığı ortaya çıktı. Evde boğuşma izine rastlanmazken, kapıda zorlanma olmadığı da belirlendi. Samyeli'nin cansız bedeninin kanepede, anne ve babasının ise odanın ortasında olduğu tespit edildi. Olayla ilgili İl Emniyet Müdürlüğü tarafından özel ekip kuruldu. Soruşturma kapsamında ilçedeki bütün Kent Güvenlik Yönetim Sistemi (KGYS) ve güvenlik kameraları incelemeye alındı. Ayrıca ailenin komşuları ve akrabalarının da ifadelerine başvuruldu.
Soruşturma kapsamında ailenin komşuları M.C., olayda kullanıldığı değerlendirilen tabanca ile birlikte yakalandı. M.C. işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Ailenin avukatlarından Nurullah Öner, adliye çıkışı yaptığı açıklamada, M.C.'nin 'delil karartma' ve 'Kasten öldürme' suçundan tutuklandığını açıkladı. Soruşturma kapsamında ayrıca M.C.'ye yardım ettiği iddia edilen V.E. de gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan V.E. de 'delil karartma' suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.Soruşturmada dün gözaltına alınan 2 kişiden B.K. 'delil karartma' suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi!

ZAMANINDA HAREKETE GEÇİLSEYDİ AYŞE TOKYAZ ÖLDÜRÜLMEYECEKTİ! DİYARBAKIR'DA 24 TEMMUZ 2023 GÜNÜ İŞLENEN EJEGÜL OVEZOVA CİN...
29/11/2025

ZAMANINDA HAREKETE GEÇİLSEYDİ AYŞE TOKYAZ ÖLDÜRÜLMEYECEKTİ!
DİYARBAKIR'DA 24 TEMMUZ 2023 GÜNÜ İŞLENEN EJEGÜL OVEZOVA CİNAYETİ DAVASI BAŞLADI!
İstanbul'da 11 Temmuz 2025 günü üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz'ı (22) öldürdükten sonra valizde cesedini yol kenarına atan ve bu suçtan tutuklu bulunan Cemil Koç (38), Diyarbakır'da birlikte yaşadığı Türkmenistan uyruklu Ejegül Ovezova'nın (29) ölümüyle ilgili davada ilk kez hakim karşısına çıktı!
Ayşe Tokyaz cinayetinden 'Tasarlayarak öldürmek' suçundan yargılanan Cemil Koç,Ejegül Ovezova'yı d4 Temmuz 2023'te bir sitenin 8. katından düşürerek öldürmekle suçlanıyor.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 4 Temmuz 2025 tarihli iddianamesinde, olay yerinde yapılan incelemelerde kan lekelerinin çoğunun maktule ait olduğu tespit edildi. En çarpıcı delil ise Adli Tıp Kurumu raporunda yer aldı: Ovezova'nın tırnakları altından alınan sürüntü örneğinde, hem Ovezova hem de Cemil Koç'a ait genotiplerin karışık olarak bulunduğu belirlendi. Bu durum,iikili arasında bir boğuşma yaşandığını ve Koç'un Ejegül'ü pencereden düşürmek suretiyle ölüme sebep olduğunu gösteren yeterli şüphe olarak değerlendirildi. Koç'un ifadesinde ise Ovezova'yı lavabodan çıktığında yerde yüzüstü yatarken gördüğünü ve intihar etmiş olabileceğini düşündüğünü söylemesi yer aldı.
İddianame, Koç'un 'Kadına karşı kasten öldürme' suçundan Türk Ceza Kanunu'nun 82/1-f maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep ediyor.
Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmada, davanın tek sanığı olan Koç'un avukatı dosyadan çekildi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı katılan sıfatıyla yer alırken, Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Komisyonu avukatları davaya müdahillik talebinde bulundu. Mahkeme heyeti, sanığın avukatının çekilmesi nedeniyle gelecek celse savunmasının alınmasına, tutukluluk halinin devamına ve Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Komisyonu'nun müdahillik talebinin kabulüne karar verdi. Dava, 24 Mart tarihine ertelendi.
Cemil Koç'un aynı anda iki ayrı "kadın cinayeti" davasında yargılanması, kamuoyunda büyük yankı uyandırırken Ayşe Tokyaz cinayeti davasının görülmesine 29 Aralık günü başlanacak!

28/11/2025

İSTANBUL’DA 26 NİSAN 2006 TARİHİNDE KAYBOLAN ÖĞRETMEN HİKMET AKÇAY’IN ÖLDÜRÜLDÜĞÜ 19 YIL SONRA ORTAYA ÇIKTI, 4 ZANLI TUTUKLANDI!
İstanbul'da, 26 Nisan 2006 günü emekli öğretmen Hikmet Akçay'ın öldürülmesine ilişkin soruşturmada 19 yıl sonra gözaltına alınan 1'i kadın 4 şüpheli tutuklandı.
İstanbul Emniyet Müdürü Selami Yıldız'ın talimatıyla Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, zaman aşımı süresi yaklaşan soruşturma dosyalarının öncelikli incelemeye alınması için çalışma yapyor.
Hakkında kayıp başvurusu yapılan ve kimliği belirsiz cesetlerle ilgili incelemeleri artıran ekipler, emekli matematik öğretmeni Hikmet Akçay'ın (55) dosyasını tekrar araştırdı.
Akçay hakkında ailesinin kaybından 1 hafta sonra 2 Mayıs 2006'da kayıp başvurusu yaptığını, bir gün önce ise Silivri'de Beyciler köyü fabrikalar bölgesinde muhtarın ihbarı üzerine jandarma ekiplerinin yakılmış halde kimliği belirsiz bir ceset bulduğunu dikkate alan ekipler, iki olay arasındaki ilişkiyi irdeledi.
Hikmet Akçay'ın bağlantılı olduğu kişileri yakın takibe alan polis, Akçay'ın en son dosyada ismi olan Esin B'nin Kocaeli'deki evine gittiğini ve telefonuna ait HTS kayıtlarının burada kesildiğini belirledi.
Polis, 6 aylık çalışmanın ardından İstanbul ve Gaziantep'te düzenlediği operasyonlarda şüpheliler Esin B. (42), Erdoğan Y. (63), Zemçi S. (45) ve Erdoğan Y'nin kuzeni Hakan D'yi gözaltına aldı.
Şüphelilerden Esin B. ifadesinde Bayrampaşa'da İlköğretim Okulu'nda matematik öğretmeni olan Akçay'ın, maddi durumu kötü olduğu için kendisiyle ilgilendiğini ve yardımlarda bulunduğunu anlattı.
Kocaeli'de üniversitedeyken Zemçi S. ile ilişkisini öğrenen Akçay'ın kendisiyle görüşmek istediğini ve tehdit ederek evine geldiğini ifade eden Esin B, yaşanan arbede sırasında mutfaktan aldığı bıçakla Hikmet Akçay'ı öldürdüğünü ve Silivri'deki arazide bavul içinde yaktığını itiraf etti.
O dönem kimsesizler mezarlığına defnedilen cesede ait Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek DNA incelemesi sonucu beklenirken gözaltındaki 4 şüpheli, emniyet ve savcılıktaki işlemlerinin ardından sevk edildikleri mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi!

ÇORUM’DA 6 OCAK 2014 TARİHİNDE İŞLENEN 71 YAŞINDAKİ ASİYE ŞAHİN CİNAYETİNDE KATİL ZANLISI EN YAKININDAKİ KİŞİ ÇIKTI!Çoru...
22/11/2025

ÇORUM’DA 6 OCAK 2014 TARİHİNDE İŞLENEN 71 YAŞINDAKİ ASİYE ŞAHİN CİNAYETİNDE KATİL ZANLISI EN YAKININDAKİ KİŞİ ÇIKTI!
Çorum'un Alaca ilçesinde 2014 yılında işlenen ve faili 11 yılı aşkın süredir bulunamayan Asiye Şahin cinayeti, dosyanın yeniden açılmasıyla aydınlatıldı. 71 yaşındaki diyaliz hastası kadını 18 bıçak darbesiyle öldüren kişinin, cesedi bulan bakıcısı M.E.Y. (34) olduğu tespit edildi ve şüpheli tutuklandı.
Olay, 6 Ocak 2014 tarihinde Alaca Cumhuriyet Mahallesi Harmanlar Sokak’ta yaşandı. Yalnız yaşayan 71 yaşındaki Asiye Şahin, sabah saatlerinde eve gelen bakıcısı tarafından kapının açılmaması üzerine durumdan şüphelenildi. Komşulara haber verilmesi ve polisin çilingir yardımıyla eve girmesi sonucu, Şahin kanlar içinde bulundu. Yapılan incelemelerde yaşlı kadının cinsel saldırıya uğradığı ve vücudunun çeşitli yerlerinde toplam 18 bıçak darbesiyle öldürüldüğü belirlendi. Cesedi otopsi için Ankara Adli Tıp Kurumu’na gönderilen Asiye Şahin'in ölümü, ilçe sakinlerini derinden sarsmıştı. Mahalle Muhtarı Eyüp Deve, o günlerde Şahin'i "çok sakin, kimseye zararı olmayan bir kadın" olarak tanımlamış ve olayın faili meçhul kalmasından üzüntü duyduklarını belirtmişti.
Yaklaşık 10 yıl boyunca sonuç alınamayan soruşturma dosyası, yaklaşık 1,5 yıl önce Alaca Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla tekrar açıldı. Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, yoğun bir inceleme başlattı. Çalışmaların odak noktasına, cinayet sabahı yaşlı kadının evine gelerek cesedi ilk bulan kişi olan bakıcı M.E.Y. alındı.
Yapılan detaylı araştırmalar sonucunda, cinayetin failinin o dönem 23 yaşında olan bakıcı M.E.Y. (34) olduğu kesinleşti.
Soruşturma derinleştirildiğinde, cinayet şüphelisi M.E.Y.'nin başka bir suçtan ötürü cezaevinde olduğu tespit edildi. Şüpheli, Asiye Şahin cinayetiyle ilgili olarak cezaevinden getirilerek Alaca Adliyesi’ne sevk edildi.
M.E.Y., sorgusunun ardından çıkarıldığı hakimlikçe "cinsel saldırı ve kasten öldürme" suçlarından dolayı tutuklanarak tekrar cezaevine gönderildi!

21/11/2025

ÜNLÜ ŞARKICI GÜLLÜ’NÜN ŞÜPHELİ ÖLÜMÜNDE SONA GELİNDİ!
HERKESİN SUÇLADIĞI KIZI TUĞYAN ÜLKEM GÜLTER KONUŞTU! -2
Arabesk müziğin kraliçesi Gül Tut'un (Güllü) şüpheli ölümü soruşturmasında, baş şüpheli kızı Tuğyan Ülkem Gülter, 56 gün sonra bugün 2. röportajını Show Haber'e vererek suçlamaları yine reddetti. Tuğyan, tüm delillerin geçmişe ait olduğunu ve tehditlerin hedefi olduklarını öne sürdü.
Tuğyan Ülkem Gülter, üzerine yöneltilen kasten öldürme suçlamaları karşısında savunma yaptı:
"Bunu söyleyen insanların merhametsiz, vicdansız olduğunu düşünüyorum. Çünkü neden? O benim annem," diyen Tuğyan, "Acı yarım kaldı, yaşayamadık," sözleriyle 56 gündür olayın konuşulmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Suçlamaların, acısını yaşamasını engellediğini savundu.
Tuğyan'a göre, ortaya çıkan tüm ses kayıtları ve mesajlaşmalar (öldürme arzusu, tehditler) "vefatın çok çok öncesine ait" ve "geçmişe ait" şeylerdi. Bu delillerin, kendi güçleriyle elde edilip, dün yaşanmış gibi lanse edildiğini iddia etti.
Annesiyle arasının bozuk olduğu iddialarını reddeden Tuğyan, "Gayet mutluyduk, hiçbir problemimiz yoktu. Beraber saatlerce fasulye ayıklamıştık," diyerek, son gün annesiyle oyun oynadıklarını savundu.
Tuğyan, kendisini suçlayan tanıklar Bircan Dülger, Ferdi Aydın ve Çağrı Kutlu'yu hedef aldı:
"Bu zamana kadar aklı neredeydi?" diyerek Bircan Dülger'in güvenilirliğini sorguladı. Annesinin yakın çevresi olduğunu iddia eden bu kişilerin, aslında annesinin yakını olmadığını ve iftira attığını savundu.
Yeni ortaya çıkan bir ses kaydına cevap veren Tuğyan, annesi Güllü'nün kendisine sitem ederek, "Bana yaşattıklarını sen de yaşayacaksın Tuğyan, biliyorsun değil mi? Hani sen de annesin ya," dediği yönündeki sözleri paylaştı.
özel haber:

21/11/2025

ÜNLÜ ŞARKICI GÜLLÜ’NÜN ŞÜPHELİ ÖLÜMÜNDE SONA GELİNDİ!
HERKESİN SUÇLADIĞI KIZI TUĞYAN ÜLKEM GÜLTER KONUŞTU!
Arabesk müziğin kraliçesi Gül Tut'un (Güllü) şüpheli ölümü soruşturması, kızı Tuğyan Ülkem Gülter'in 56 gün sonra kameralar karşısına geçerek yaptığı çarpıcı açıklamalarla doruk noktasına ulaştı. Yaşanan gelişmelerin ardından iki ana haber bültenine konuşan Tuğyan Ülkem Gülter, hakkındaki tüm iddiaları reddetti.
Tuğyan’ın ölüm tehditlerine, bıçaklı saldırı teşebbüsüne ve ormana kaçırma girişimine maruz kaldığını söyleyen eski nişanlı Kervan, bugün Yalova Adliyesi ve Yalova İl Emniyet Müdürlüğüne giderek adalete yardımcı olmak amacıyla tüm dijital verilerini teslim etmişti ve saatlerce ifade vermişti.
Tuğyan'ın, "Annemi öldürmek için katil bulur musun" yazışmaları ve "Keşke annemi bu şekilde öldürmeseydim" sözleri, Bircan Dülger ve Çağrı Kutlu tarafından doğrulanmıştı.
Bircan Dülger'in, "Tuğyan Ülkem'le cenazede göz göze geldik, bana 'abla ben yaptım, çok pişmanım' dedi" yönündeki iddiasını Tuğyan, "Asla kesinlikle kabul etmiyorum. Böyle bir konuşmanın olacağı bir ortam asla yok" diyerek yalanladı. Tuğyan, Bircan'a "Madem bu cümlelerini kullandım, neden 60 gün olacak neredeyse, bu zamana kadar aklı neredeydi?" diye sitem etti.
Tuğyan, cezaevine girmemek için 30 kiloya düşmeye çalıştığı ve ölüm orucu tuttuğu yönündeki iddialara, "30 kilo değilim. Karşınızdayım, görüyorsunuz. Herhangi bir ölüm orucu yok. Tüp mideliyim" diyerek karşılık verdi ve sadece psikolojik olarak yıprandığı için zayıfladığını savundu.
Çağrı Kutlu'nun, Tuğyan'ın "bu kadın beni katil edecek, bu kadını öldüreceğim" dediği yönündeki iddialarını da "Bu bir iftiradır" diyerek reddetti.
Tuğyan'ın bu açıklamalarından hemen sonra, soruşturmanın geldiği ciddiyet gözler önüne serildi.
Dosyayı sürdüren savcı sayısı, alınan yeni deliller ve tehditler üzerine üçe çıktı.
Türkiye'nin 56 gündür konuştuğu olay, birçok kilit ismin ardı ardına itirafçı konumuna geçmesiyle en kritik dönemeçte!
Gözler Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı ve Yalova İl Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliğinde!
haber:

KASTAMONU’DA ŞÜPHELİ ŞEKİLDE ÖLEN HURİYE HELVACI VE OĞLU OSMAN İLE İLGİLİ TANIKLAR KONUŞUYOR,DÜĞÜM ÇÖZÜLÜYOR!Kastamonu B...
21/11/2025

KASTAMONU’DA ŞÜPHELİ ŞEKİLDE ÖLEN HURİYE HELVACI VE OĞLU OSMAN İLE İLGİLİ TANIKLAR KONUŞUYOR,DÜĞÜM ÇÖZÜLÜYOR!
Kastamonu Bozkurt’ta cansız bedenleri bulunan Huriye Helvacı (43) ve oğlu Osman Helvacı'nın şüpheli ölümleriyle ilgili soruşturma, ortaya çıkan çelişkili ifadeler ve görgü tanıklarının çarpıcı iddialarıyla birlikte bir cinayet şüphesi etrafında yoğunlaşıyor. Hukuk yollarıyla şüpheli Mustafa Uzun'a elektronik kelepçe tedbiri getirilirken, ölen Huriye Helvacı'nın yaşam tarzı da sorgulanıyor.
Huriye Helvacı’nın görümcesinin eski eşi olan şüpheli Mustafa Uzun, programdaki birçok tanığın ve hatta Huriye'nin ablasının ifadelerini yalanlamaya devam ediyor:
Mustafa Uzun, Huriye Helvacı'nın kendisiyle evlenmek istediğini söylediğini ve Huriye’ye gül getirdiğini iddia ediyor.
Başka bir görgü tanığı olan Şerife Hanım, Huriye ve Osman’ın Mustafa’nın evine geldiğini söylerken, Mustafa Uzun bu ifadeyi "Yalan söylüyor!" diyerek reddediyor.
Huriye Helvacı’nın Kur’an kursu arkadaşları ve taksiciler, Huriye'nin 2 kilometrelik yolu bile taksiyle gidip geldiğini belirtiyor. Bu durum, Mustafa Uzun’un "20-30 kilometre yürüdük" şeklindeki savunmasını tamamen çürütüyor.zun'u, anne ve oğulun geçtiği güzergahta, evinden 1 km uzakta tek başına gördüğünü belirtti. Bu ifade, Mustafa Uzun'un olay anına yakın o kritik bölgede bulunduğunu kanıtlıyor.
Huriye Helvacı'nın Kur'an kursu arkadaşı Emine Turan, Huriye’nin son zamanlarda çok değişken olduğunu, Kur'an dersi alırken bile yerinde duramayıp sürekli telefonla oynadığını anlatarak tuhaf bir döneme işaret ediyor.
Gizli tanıklar, Huriye’nin bu durumundan faydalanarak üzerinden menfaat sağlamaya çalışan kişiler olduğu yönünde iddialar öne sürdü ve Mustafa Uzun dahil birkaç ismi telaffuz etti.
Emine Turan, Huriye'nin belki de Mustafa'yı arkadaşı gibi düşündüğünü, ancak Mustafa’nın bunu farklı algılayarak cinayete yeltendiğini düşündüğünü açıkça ifade etti.
Bayram Helvacı’nın, eşi ve çocuğunun gece eve gelmemesine rağmen sabaha kadar aramaya başlamaması ve ablasına dahi haber vermemesi programda yoğun eleştiri topladı.

Ekran Parıltısı
20/11/2025

Ekran Parıltısı

TÜRKİYE’NİN KONUŞTUĞU İDDİA!
‘’BEZ BEBEK’’ DİZİSİNİN YILDIZLARI EVRİM AKIN VE ASENA KESKİNCİ ARASINDA 15 YIL SONRA BÜYÜK GERİLİM!
2007-2010 yılları arasında yayınlanan ve yıllardır yayınlanan tekrar bölümleriyle hafızalarda yer eden 'Bez Bebek' dizisinin çocuk oyuncusu Asena Keskinci (Yağmur), yıllar sonra yaptığı çarpıcı açıklamalarla dizinin başrolü Evrim Akın'ı (Nana) hedef aldı ve magazin gündemini sarstı.
Sosyal medyada paylaştığı videolarla dikkat çeken Asena Keskinci, çocukluk döneminde gördüğünü iddia ettiği ağır muameleyi anlattı:
Keskinci, annesi ve babasının boşanma sürecinde Evrim Akın'ın kendisine, "Ben seni diziden attırırsam ne olur? Sokakta mı kalırsınız?" gibi tehditlerde bulunduğunu öne sürdü.
Ünlü oyuncunun saçını çektiğini ve yüzüne sigara dumanı üfleyerek çocuk yaşta kendisini korkuttuğunu iddia etti.
En sarsıcı iddia ise, Evrim Akın'ın annesi ve babasının boşanmasına sebep olduğu,babası Güray Keskinci ile birlikte yaşadığı yönünde oldu.
Keskinci, bu açıklamaları dikkat çekmek için yapmadığını belirterek çocuk oyuncuların setlerde yaşadığı zorluklara dikkat çekmek istediğini vurguladı.
Gazeteci İbrahim Haskoloğlu, dizinin diğer çocuk oyuncusu Ege Tanman'a (Emre) ulaşarak iddiaları sordu. Tanman, Asena Keskinci'nin açıklamalarının bir kısmını doğruladı ve şunları aktardı:
"Asena ile Evrim abla arasında sürekli problemler yaşanıyordu. Asena'nın bu yüzden ağladığına şahit oldum."
Asena Keskinci'nin iddiaları sonrası gözler Evrim Akın'a çevrilirken, ünlü oyuncu avukatı aracılığıyla resmi bir açıklama yaptı.
Evrim Akın'ın avukatı, şiddet ve zorbalık iddialarının "tümüyle afaki, hayal ürünü ve gerçek dışı" olduğunu belirterek iddiaları kesin bir dille reddetti ve hukuki süreç başlatılacağını duyurdu.
Evrim Akın'ın avukatının yaptığı açıklamanın en dikkat çekici kısmı, "Evrim Akın ile haberlerde adı geçen Sayın Güray Keskinci arasında son 3 yıllık süre içerisinde sevgi ve saygıya dayanan birliktelik mevcuttur." şeklindeki ifade oldu.
Evrim Akın, Asena Keskinci'nin babasıyla ilişkisi olduğunu doğruladı ancak bunun dizinin çekildiği döneme değil, son 3 yıla dayandığını belirtti.

Address

Konya

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Reality TV posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Business

Send a message to Reality TV:

Share