05/12/2025
5 Aralık 1934…
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, dünya tarihine örnek olacak bir kararla Türk kadınına seçme ve seçilme hakkını tanıdı.
Bu karar, yalnızca bir siyasi hak değil; bir toplumun geleceğini değiştiren, kadınların sesini kamusal alana taşıyan, eşitlik ve özgürlük manifestosuydu.
Dünyada pek çok ülke, kadınların sandık başına gitmesine ve temsil hakkına kavuşmasına yıllar sonra izin verdi.
Biz ise, henüz genç bir Cumhuriyetken, Atatürk’ün vizyonu sayesinde cesur bir devrimi gerçekleştirdik.
Çünkü Atatürk, bir milletin yükselişinin, kadının yükselişiyle mümkün olduğunu biliyordu.
“Kadınlarını geri bırakan toplum, geride kalmaya mahkûmdur” diyerek bu devrimi yalnız hukuka değil, tarihe yazdı.
Bugün, bu hak 91 yıllık bir miras…
Ve bu miras, her birimizin omzunda bir sorumluluk:
Birbirini destekleyen, üreten, sorgulayan, güçlü kadınlar ve onlara eşlik eden adil bir toplum olmak.
Bugün; yalnız geçmişi anmıyoruz.
Geleceğe dair söz veriyoruz:
Bu kazanımları koruyacak, geliştirecek, kadınların sesinin daha çok duyulduğu bir Türkiye için çalışacağız.
Bu büyük devrimi mümkün kılan Atatürk’e,
Cumhuriyet’i var eden tüm kadınlara ve bugün hâlâ eşitlik için mücadele eden herkese teşekkürle, saygıyla…
5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü kutlu olsun.
Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın kadın emeği, aklı ve cesareti. 🇹🇷
🇹🇷🇹🇷🇹🇷
