03/11/2025
HIRSIZ ÇALMAZ KAVUNU-HAKAN TÜRKSOY
“İkinci el araba alma, sabah çorbanı sanayide içersin.” demişti bir büyüğüm.
Ne kadar haklı olduğunu yıllar sonra anladım.
Rahmetli annem dolaptan çıkardığı beyaz peynirin kırıntılarını yerdi; bize hep bütün tarafını yedirirdi.
Annem her zaman haklıydı ama beyaz peynirin kırıntısına hasret kalanlar çoğaldıkça onu daha iyi anladım.
İtalyanların parmesan peynirinin karşılığı Bergama tulumu, mozzarella’nın karşılığı da dil peyniriymiş, öyle diyorlar.
Bunun doğru olmadığını, İtalyan şarküterilerinde öğrencilerin yediği devasa sandviçleri gördüğümde anladım.
Hırsız çalmaz kavunu büyüklüğündeki mozzarella topları, dilim dilim salamlar, pastırmalar...
Permesan peynirini hiç sormayın! Ne zaman bizim öğrenciler de böyle sandviçleri rahatlıkla alıp yiyecek hale gelir, işte o zaman mozzarella’nın karşılığı dil peyniri, parmesan’ınki Bergama tulumu olur.
“Alman usulü” dedikleri ödeme şeklini de, Alman Şansölyesi’nin Türkiye ziyareti sırasında kendi bavulunu taşıdığını görünce daha iyi kavradım.
Bizdeki “usul” ile onlarınki başka. Ciğer sarma, elbasan tava, yaprak sarma, biber dolma, lahana dolması... Hepsi tarih oluyor.
Bu günlerde Kıbrıs usulü tavuk dolmayı ve geleneksel İskoç kahvaltısını öğrenmem de bundandır.
Bir de Kıbrıs’ta diş kanal tedavisinin 200 liraya yapıldığını duydum, şaşırmadım.
Ayranlı içeceklerin fiyatını hiç sormayın. “Getir” diyeceği yerde “götür” diyene gülerdim eskiden.
Şimdi “Ne yapıyorsun?” yerine “Napan?” diyen birinin, “Kapıyı aç” yerine “Kapıyı kolla” dediğini duyunca gülmekle ağlamak arasında kaldım.
Biz “kollamayı” hep “Arkanı kolla!” cümlesinden bilirdik. Sanki bir şarkıdaki gibi:
Sevdiğin birini yürekten çağırırsın; geleceğini bilirsin ama ne zaman geleceğini bilemezsin. Ansızın gelmesini beklersin; üstelik hiç unutmamışsındır.
Bir de hep merak ederim: Ağaçlandırma çalışmalarında neden hep çam dikilir?
Belki de ocağına incir ağacı dikilen garibanların hikâyesi unutulsun diyedir...